Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

208 syf.
·
Puan vermedi
DIANA
Meksikalı bir ailenin çocuğu olarak, 1928 yılında Panama'da dünyaya gelen Carlos Fuentes, çağdaş İspanyol edebiyatının kurucularından kabul ediliyor. Fransa Ulusal Liyakat Nişanı sahibi olan Fuentes'in, Cervantes, Prince Asturias, Xavier Villaurrutia Award, Romula Gallegos, Freedom of Speech Award, Alfonso Reyes Internatıonal Prize, Belisario Dominguez Medal of Honor, Prix Formentor, Menendez Pelayo Internatıonal Prize, Grinzane Cabour Prize gibi kıymetli ödülleri de bulunmakta. Otobiyografik bir roman olan Diana'da, haliyle yazarı Fuentes'in hayatından kesitlere şahit oluyoruz. Dönemin ünlü Amerikan aktristi Jean Seberg ile yaşadığı yasak aşkı, kendi dili ile okura sunuyor Fuentes. Yasak diyorum çünkü bu aşk zuhur ederken, Jean, Emile Ajar takma adıyla da bilinen ünlü yazar Romain Gary ile, Fuentes ise Meksika'nın Altın Çağı'nın ünlü oyuncusu Rita Macedo ile evli. Jean Seberg araştırdığım kadarıyla, ırkçılığa karşı çalışmalar yapan, hayvansever, komünist, feminist bir aktivist. Bir sinema filmi çekimi için Meksika'da bulunan Seberg ile 1969'un yılbaşı gecesinde, bir yılbaşı partisinde tanışıyor Fuentes. Takribi üç ay gibi bir süre, tutkulu bir aşk yaşayan çift, çeşitli nedenlerle ayrılıyorlar ve Jean karnında bir bebek ile Meksika'yı terkediyor. Jean 'in hamileliği, mücadeleci kimliğinden dolayı kendisine karşı tetikte bekleyen FBA için bir umut oluyor ve bebeğin babasının, Jean in işbirliği içinde olduğu bir örgütün elebaşı olan bir zenci olduğu iddiasını ayyuka çıkarıyorlar. Seberg, çok direniyor, çok göğüs geriyor bu söylentilere lakin tüm bu direnişi, erken doğum yapıp bebeğini kaybetmesine mani olamıyor. Akabinde bir basın toplantısı düzenleyerek, ölü bebeğini "Bebeğim beyaz, bembeyaz, bakın görün" diye basın önünde gözyaşlarıyla teşhir ediyor. Bu acıyı yaşayan bir kadın olarak artık iflah olmuyor Jean ve kendisini alkole, uyuşturucuya bağımlı kılıyor. Bir süre sonra da Paris'te, arabasının içinde, 13 günlük cesedi bulunuyor. Jean'in bebeğinin babalığını gözü kapalı üstlenmeyi kabullenen Romain Gary ise bu aşkın acısına dayanamayıp suçluluk hissediyor ve ona sahip çıkamadım diye, eski eşinin arkasından intihar ediyor... Masal gibi dinlediğiniz bu olaylar birebir gerçekler efendim. Fuentes soracak olursanız, bebeğini asla kabul etmiyor,çünkü Jean onun için burnunu silip attığı bir mendilden daha değerli değildi. Kitap hakkında söyleyecek fazla sözüm yok zira bir özel hayat ihlali içeriyor. Öyle ya da böyle bunca badireler atlatmış ve hayatının bir döneminde kendisine yarenlik etmiş bir kadın için pek yakışık almayan söylemlerde bulunmuş yazar. Aralarındaki en özel anlar, kitaba malzeme olmuş. Benim bünyem bu riyakarlığı ve vefasızlığı kaldıramadı ne yazık ki. Cinsiyetiniz ne olursa olsun, lütfen karşı cinsi anlamaya, destek olmaya, onu olduğu gibi kabul etmeye çalışın. Yokten yere onu yerip durmayın, yaftalamayın. Çünkü Fuentes öyle yapmış. Sevmiş mi evet çok sevmiş Jean'i. Ama ben diyorum ki olmaz olsun böyle sevgi... Özel anlatılarını bir kenara bırakıp yazarın yazarlığına gelecek olursak, evet çok başarılı bir kalem. Anlatımı ve üslubu oldukça nitelikli, aşk hayatının satır aralarına, dönemin hükümetini hedef alan bolca emperyalizm ve kapitalizm eleştirisi de yerleştirmiş. Kendisinin de sıklıkla dile getirdiği gibi Fuentes bir edebiyat aşığı: "Yazacak zamanım kalmazsa diye ödüm kopuyor. Yazmak benim tutkum. Her yazar sınırlı bir zaman süresiyle doğmuştur. Yazı yazmak için oturduğunuz anda ölüme karşı savaşa başlıyorsunuz. Her Allahın günü ölüm kulağıma şöyle fısıldar: Bir gün daha geçti. Vaktin yetmeyecek." Muhakkak ki Carlos Fuentes ile tanışmak için yanlış bir seçim yaptım. Eminim çok daha iyi kitaplara imza atmışlığı vardır ama adamın bu yaptıkları üzerine ben kendisini okumaya devam edebilir miyim, emin değilim. Biz kadınlar için çok, çok önemli, erkekler için ise manasız gelecek bir detayı da belirtmeden geçmeyeyim; Jean öldüğü zaman, Fuentes'in ona Meksika'da hediye aldığı pelerin varmış üzerinde, gel de kahrolma...
Diana
DianaCarlos Fuentes · Can Yayınları · 201496 okunma
··
779 görüntüleme
AkilliBidik okurunun profil resmi
Sevgili seda_bera Yine dört dörtlük bir inceleme yazmışsın👍 Fuentes'in hayatındaki bu detayları bilmiyordum, çok şaşırdım.
Seda okurunun profil resmi
Teşekkür ederim
AkilliBidik
AkilliBidik
, içine giremediğim kitaplar hakkında yazamıyorum aslında ama moderatör korkusundan karaladım üç beş satır, el mahkum🤣
1 sonraki yanıtı göster
Yeşim okurunun profil resmi
Af buyur Şener Şen'in ünlü repliği ile yorum yapıcam. "Nomissiz!" Eline sağlık 🌼🤗
Seda okurunun profil resmi
Bugünlerde ne kadar namussuz adam haberleri duyuyoruz, değil mi
Yeşim
Yeşim
1 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.