Gönderi

Şimdi Van Kalesi’ndeyim. Şu görünen Bahtiyar Kuralkan’ın kabri, ötede duran ise Molla Hamid, Molla Münevver... .. Bitlis derelerinde sanki Molla Habib gürlemektedir bir makineli tüfek gibi Moskoflara karşı. Mardin yamaçlarında Şeyhmus Hazretleri boy vermiştir, bir hudut bekçisi gibi. Ermenek’ten kopan bir rüzgâr Eyüp Sultan sırtlarında, Sadullah Nutku ve Polat’la el eledir. Ve bütün Türkiye’yi seyreder gibidirler. Samsun’da Fettahoğlu’dur bizim destanımızı söyleyen. Ordu’nun dereleri nere akar bilmem. Zigana Dağları’nda dallardan dökülen benim yaşlarımdır. Kanım akmadı ama İzmir’in içinde vurulan benim. Şahlanan bir at gibi Nemçe ufuklarına bakan Selimiye’nin sırtına atlayıp Viyana ötelerine gitmek geliyor içimden. Rüyadan uyanıyorum. Beyrut’tayım. Dışarıda makineli tüfeklerin akisleri kulakları tırmalarken radyodaki Kur’ân-ı Kerîm gür pınarlar gibi çağlıyor.
·
9 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.