Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

308 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Atsız'ın anısına (ruhun şad olsun şovalye)
Kitap Uygurlara ait bir masalla başlıyor. Masalda bir eşe sahip olduğu halde güzel bir kadına aşık olan Yüzbaşı Burkay'in bu aşk uğruna hem hayatta hem de öldükten sonra çektiği ızdıraptan söz ediliyor. Romanın baş kahramanı olan Yüzbaşı Selim Pusat da aslında bu masal kahramanıyla aynı kaderi paylaşıyor. Farklı zamanlarda yasak aşka tutulan iki aşığın yaşadığı nefis mücadelesi de diyebiliriz. Kitap bölümler halinde ilerliyor ve bölümler çok uzun tutulmamakla birlikte bir sonraki her bölüm okuyucuda ciddi bir merak uyandırıyor. Açıkçası kitaba başladığımda okurken büyük bir lezzet aldım ve son kısımlara yaklaşıncaya kadar hiç bitmesin istedim. Zira üslubu, konusu, yer yer geçen şiirler etkileyiciydi. Fakat son kısımda bu yasak aşkın nihai noktası olarak Allah'in nezdinde bir mahkeme kurulduğundan bahsediliyor. Bu kısım bazı saçmalıklarla doluydu. Saçmalık diyorum çünkü ezeli ve ebedi olan Yaratıcı'ya bir başkaldırma; Allah ve Rasûlü'ne had safhaya varan itaatsizlik söz konusuydu. Tarihte yaşamış birtakım devlet adamları Yaratıcı karşısında kurulduğu anlatılan büyük mahkemede göklere çıkarılırken, Efendiler Efendisi (sav) açıkça yerilmiştir. Kitapta anlatıldığına göre Mete Han gibi devlet adamları Tanrı'nın huzuruna çıktığında Tanrı'yi yere diz vurarak, Peygamber Efendimiz ise eğilerek selamlamiştır. Devlet adamlarının sergilediği yere diz vurarak selam verme unsurunu Yaratıcı'ya karşı bir hadsizlik, baskaldirma olarak görüyorum. Diğer yandan yine bu sahnede Peygamberlerin Tanrı'nın huzuruna çağırılması üzerine Zerdüşt ve Buda'nın da Hz.Muhammed ile bir tutularak Peygamber olarak nitelendirilmesi söz konusu. Bir Müslüman olarak bunu tabi ki de kabul etmiyorum. Her ne kadar bu bir roman olsa da, bir kurgu oluşturulmuş olsa da hak din olan İslamiyet, Allah ve Rasûlu üzerinden böyle bir kurgu yapılmasını eminim ki hiçbir Müslüman doğru bulmaz. Velhasıl-ı kelâm kitap bu mahkeme sahnesi dışında kurgusuyla anlatımıyla güzel bir eser. Yazarin bahsettigim düşüncelerine katılmamakla birlikte diğer kısımları okurken büyük zevk aldım... Kitabı bitirdiğinizde etkisinden kurtulup normal hayata dönmeniz bir hayli zaman alıyor. Romanın Hüseyin Nihal Atsız'ın hayatını anlattığı(Selim Pusat karakteri adında) rivâyet ediliyor. Doğa tasfirlerini, ruh talillerini dibine kadar hissedeceğiniz, aşkı da bir o kadar güzel yaşayacağınız ve anlayacağınız muhteşem bir kitap.Kitabın kurgusu, şiirlerin yerleştirildiği zamanlar o kadar güzel ve inceki kitap sizi adeta içine hapsediyor. İşte Yüzbaşı Selim Pusat'ın aşkını ilan ettiği, aşkından hasta okup yataklara düştüğü biricik GÜNTÜLÜ için yazdığı muhteşem şiir : GERİ GELEN MEKTUP Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden? Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu. Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse, Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse, Herşey silinip kayboluyorken nazarımdan, Yalnız o güzel gözlerinin nuru görünse.. Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla, Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla, Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince, Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince. Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım, Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım. Gözler ki birer parçasıdır sende İlah'ın, Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın. Vur şanlı silahınla, gönül mülkü düzelsin, Sen öldürüyorken de, vururken de güzelsin! Bir başka füsun fışkırıyor sanki yüzünden, Bir yüz ki yapılmış dişi kaplanla hüzünden.. Hasret sana ey yirmi yılın taze baharı, Vaslınla da dinmez yine bağırdaki ağrı. Dinmez! Gönülün, tapmanın, aşkın sesidir bu! Dinmez! Ebedi özleyişin bestesidir bu! Hasret çekerek uğruna ölmek de kolaydı, Görmek seni ukbadan eğer mümkün olaydı. Dünyayı boğup mahşere döndürse denizler, Tek bendeki volkanları söndürse denizler! Hala yaşıyor gizlenerek ruhuma 'Kaabil' İmkanı bulunsaydı bütün ömre mukabil Sırretmeye elden seni bir perde olurdum. Toprak gibi her çiğnediğin yerde olurdum. Mehtaplı yüzün Tanrı'yı kıskandırıyordur, En hisli şiirden de örülmez bu güzellik. Yaklaşması güç, senden uzaklaşması zordur; Kalbin işidir, gözle görülmez bu güzellik...
Hüseyin Nihal Atsız
Hüseyin Nihal Atsız
' ın ölüm yıl dönümü sebebiyle başlatılan etkinlik sayesinde okumaya başladığım yazarımızın diğer kitaplarına daha özenli bir şekilde dikkat kesileceğim. Bu nedenle arkadaşlarım @AnnaHeymes ve @_A_Y_ de ayrıca teşekkür etmek isterim... #93243697
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 201926,8bin okunma
··
453 görüntüleme
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
https://1000kitap.com/AnnaHeymes ve benim başlatmış olduğun bu güzel, debi etkinliğe senin de iştirak ederek, yazarın en güzel romanlarında birisi olan,
Ruh Adam
Ruh Adam
ile başlaman ne kadar da hoş olmuş Ayfer. İncelemeni keyifle okudum ve ne irdeleyecek ne de farklı açıdan yaklaşacağım. Sana, okurken yaşadıkların ve hissettiklerini dikkatle kaleme aldığın ve hiçbir şekilde gönülleri kırmamak adına gösterdiğin hassasiyetin ve nezaketin için teşekkür ederim. Edebiyat farklı bakış açılarını biz okurlara aşılamak, empoze etmek için vardır. Aslında dile gelen o kadar çok şey var, ama sevgili kalemlerimizden Sn.
Orhan Yeniaras
Orhan Yeniaras
'ın bir kitabında geçen sözünün ifade ettiği; < “Münasip dille söyle” demek kolaydı ama münasip dili bulmak zordu. > dediği noktadayım. Dile gelenleri söylesem bir türlü, söylemesem bir türlü! Ama çamurun üzerime sıçramasındansa, çamuru kendi bataklığında kurumaya bırakmak en doğrusu olacak gibi görünüyor. Katılımın, incelemen ve her şey için yeniden teşekkürü borç bilir, sana güzel bir gece dilerim. Çıkmış olduğunu bu yolda kalemin keskin, mürekkebin daim ve okurun bol olsun.
Ayfer okurunun profil resmi
Bu güzel duygu ve düşüncelerle beni ayrıca mutlu ettin arkadaşım, eminim ki bu etkinlik olmasaydı asla yazarımızın kitabını okuyamazdım;çünkü dilinin ve konuların ağır oluşundan çekiniyordum... Fakat hep belirttiğim üzre farklı bakışın sayesinde farklı kitap okuma anlayışım oluştu ve tekdüze bir okuma planından sıyrıldığımı düşünüyorum, üsluba gelecek olursam eğer, herkes aynı görüşte olsaydı robotlaşmış bir yaşam tarzımız olurdu, senin bakış açını yadırgayanlara karşı tavrın yerinde ve kararında, bu da kendini bilmezlere biraz sıkıntı çıkarıyor ve çekememek dediğimiz o hisle başbaşa kalıyorlar, sen bu yoldan şaşma ki sen "sen" olmaktan çıkmayasın. Tekrar herşey için teşekkür ederim, okur kal arkadaşım 🤗☘️
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.