Daha depresif, daha manik veya obsesif olabilirdik. Kişilik örüntülerimizdeki izler bir sızıntı bulmuş kendilerini açığa çıkarmaya çalışıyor, beynin kontrolünü ele geçiriyorlardı. Anlık ne düşünüyor veya ne hissediyorsak onu yapıyorduk zira bir plan yapmak mümkün değildi. Kapının ne zaman çalacağı belli değildi. Belirsizlik içindeki bu karantina yurdunda, bilinmeyenlerle dolu dünyada, belirsiz bir nesne gibi nefes almaya uğraşıyorduk, aldığımız nefesi geri verebildiğimizden emin olamadan...