Kitap başlarda iki farklı konuyu ve ülkeyi ele alıyor. Asıl konuya gelene kadar biraz hikaye uzatılmış gibi geldi bana. Bu iki hikayenin buluşacağı noktayı beklemek sabırsızlandırdı beni. Ama anlatılan mahalle ortamı çok samimi ve içten hissettirdi. Herkesin birbirine saygılı olması farklı ırka, farklı dine ve siyasi görüşe sahip kişilerin birbirlerine her zaman arka çıkması, beraber aile gibi olması kitabı okumamı kolaylaştırdı diyebilirim. Kitapta Şeref Düzyatanlar ile ilgili çok fazla olay yok. Daha çok Şeref'in doğumuyla birlikten ailesi ve tanıdıkları etrafında gelişiyor olaylar. Ama kitapta siyasi olaylar gereksiz şekilde uzatılmış. Birlikteliği anlatmak istemiş olabilir ama konu birden çok farklı alana sapmış ve sonra yine Şeref'in ailesine dönmüş. Sonu da çok tatmin edici değildi. Kitabın devamı gelecek gibi algıladım sonundan. Bundan dolayı da havada kalmış gibi olmuş. Okunur mu? Çok ağır bir kitap sonrası kafa dağıtmak için okunabilir. Ama okunmasa da pek bir şey kaybedilmez.