Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Pan tabi hayvansal bilinci temsil ediyor. Memeli bilinci de kucaklamaktadir ama onun kişiliğinde sürüngen bilinçten de izler vardır. Sürüngen bilinç, biz memeli evresine geçtiğimizde beyinlerimizden silinip yok olmamıştı. Memeli bilinç onun üzerini kaplamıştı, o kadar. Birçok aydınlanmamış gelişmiş bireyde, memeli katmanı ince ve gözenekliydi. Sürüngen enerjinin pek çoğu bu gözeneklerden içeri sızıyordu. Çok eski atalarımız denizlerden karalara çıktıklarında besbelli balık beyinlerine sahiptiler. Su altında kalan kardeşlerinden daha zeki, daha serüvenci, daha meraklıydılar ama yine de balık zihinliydiler. Ama bataklıklar içinde kuru toprağa doğru yol alırken kendimize bir sürüngen zihin edindik.ne de olsa, o on milyon yıllık süre boyunca... Sürüngen enerji egemendi bu gezegene; dinozorlarda en gelişmiş biçimini gösteriyordu. Sürüngen bilinç soğuk, saldırgan, kendini korumaya dönük, öfkeli, açgözlü ve paranoyak bir bilinçti. Kafalarımızda hala çalışır durumda ve sağlam bir sürüngen beyni taşımakta olduğumuzu ilk işaret eden nörofizikçi, Paul MecLean olmuştu. Sürüngen beyni soyut bir kavram değildir. Anatomik olark gerçektir. Sürüngen beyni, asıl beyin sarmış kaplamıştır ama beynin ön tarafında hala yer almaktadır. Belki de hareket bölgesinden, hipotalamustan ve en eski kabuğun diğer parçalarından oluşmaktadır. Vücudumuzu soğuk terler kapladığı zaman, kendimizi kör bir öfkeye kaptırdığımız zaman ya da duygusuzlaştıgımız zaman, bilincimizi o an için sürüngen beynin esir aldığını bilmemiz gerekir. Sürüngenler çağı sona ererken ilk çiçeklerle ilk memeliler ortaya çıktı. Marcel LeFever, çiçeklerin dev sürüngenleri ortadan kaldırdığına inanmaktaydı. Ama buna memelilerin de katkısı olmuş olabilirdi; çünkü nice memeli için, sabah kahvaltısı olarak dinozor yumurtasından nefis yiyecek yoktu. Ne olursa olsun, o sırada formasyon itibariyle memeli ve çiçeksi beyinler edinmiş bulunmaktaydılar. Evrim kendine ait nedenlerle memeli enerjisinin eğemen olmasına izin verdi. Yeni gelişen orta beyin ya da eski kabuk, en eski kabuğun üzerini kapladı. Buna memeli beyin denilebilirdi. Memeli bilincin tipik yanları, sıcaklık, cömertlik, sadakat, sevgi ( romantik, platonik, ve ailesel), sevinç, üzüntü, mizah, gurur, rekabet, entelektüel merak, resim ve müzik sanatlarından zevk alma gibi şeylerdi. Memeli dönemin sonlarına doğu kendimize üçüncü bir beyin edindik. Bu yeni kabuktu. En tipik yani, neokorteksti. Bu, mevcut memeli beynin üzerini örten, yaklaşık sekiz milIm kalınlığındaki sinir liflerinden oluşan yoğun bir kabuktu. Beyin araştırmacıları neokortekse pek saşirmaktadırlar. Nedir bunun fonksiyonu? Neden oluşmuş, neden ortaya çıkmıştır? LaFever'ye göre, neokorteks, gelişmiş bir bellek bankasıdır. Bu niteliğe sahip olduğuna da kuşku yoktur. Robert Bly'a göre, neokorteks her nasılsa ışıkla ilgiliye. Bly''ın bu sezgisi çok mantıklı gelmektedir; çünkü üçüncü beyin çiçeksi bir beyin olup, çiçekler de enerjilerini ışıktan alırlar. Neokorteksin esrarengiz biçimde ortaya çıkmasından önce bile beyinlerimizde bazı çiçeksi nitelikler vardı. Beynin tümü bilimde bir "ampul" olarak nitelendirilir. Onu oluşturan nöronların ince lifleri, yani kök ve dalları vardır. Beyincik, sık yapraklar kütlesi gibi bir maddeden oluşur. Bunlar sinir hücreleri olup, genellikle "yapraksi" diye tanımlanırlar. Yalnız tek tek nöronlar bitki ve çiçeğe benzemekle kalmaz,beynin kendiside botanik bir varlık görünümündedir. Bir sapı, embriyonik büyümede açılan bir taci vardır, tıpkı bir güle benzemektedir. Yeni kabukta, yani yeni beyinde çiçek benzerliği artmaktadır. Sinir lifleri bölunmekte, bir ağacın dallarına benzemektedir. Bu sürece dallanma denmektedir. Bu süreç sırasında, minik nöromelanin damlaları tohum gibi saçılmaktadır. Nöromelanin tohumları, besbelli beynin başta gelen organizasyon molekülleridir. Glial hücrelerle birleşir, sinir hücrelerinin ateşlenmesini düzenlerler. Bizler düşündüğümüz zaman, yaratıcı fikirler üretiriz. Yani gerçek anlamda bir tomurcuklanma yer almaktadır. Bir şeyleri anlayan beyin, tıpkı yasemin dalının tomurcuklanması gibi davranır. Daha küçüktür, daha hızlıdır, tek farkı da o kadardır. Ayrıca nöromelanin ışığı emer. Işığı diğer enerji türlerine çevirme yeteneği vardır. Yani Bly haklıdır. Neokorteks ışığa duyarlıdır. Ve kendisi, daha yüksek zihinsel faaliyetlerle aydinlanabilmektedir. Yani örneğin meditasyonla veya şarkı söylemeye. Eskiler "aydılanmak" tan söz ettikleri zaman bu sözü mecaz anlamıyla kullanmıyorlardı. Neokorteksin ortaya çıkmasıyla, beynin çiçeksi nitelikleri, milyonlarca yıl hareketsiz bekledikten sonra, harekete geçmeye başladılar. Ve yavaş yavaş çiçeksi bir bilincin egemenliğine doğru ilerlediler. Hayat, yağmacılar arasındaki sonu gelmez bir mücadeleyken, sağ kalmak için her an savaş verilen bir meydanken, sürüngen bilinci şarttı. Denizler asılacak, vahşi kıtalar keşfedilecek, oralara sert koşullar altında yerlesilecek, tarım öğrenilecek, madencilik yapilacak, uygarlık kurulacaksa, o zaman memeli bilinci gerekliydi. Sosyal ve ailesel acıdan hala da gereklidir; ama artık egemen olmamalıdır. Bu fiziksel sınırlar artık asılmıştır. Sanayi Devrimi kendini tüketmiştir. Bizim yaşadığımız yüksek teknoloji çağında, memeli duyarlılığının sert ve kaba tutumu artık yardımcı değil, engeldir. ( Sürüngen duyarlığın o savunma tutumu ise, delilik sayılacak kadar tehlikelidir.) Bize fiziksel saldırganlığa daha az bir insan beyni gereklidir şimdi. Daha sakin, düşünceli, yumuşak davranışlı, esnek kişilikler gereklidir. ancak o zaman varlığımızı sürdürebiliriz Bu yeni sistemde. ancak o zaman bir sonraki evrim aşamasina katılabiliriz. çiçeksi bilinç evresinin kesinlikle bir takım ruhsal ilintileri vardır. En yoğun ruhsal yaşantılar, zamanın askıya alınmasını gerektirmektedir.
Sayfa 404 - Ayrıntı yayınlarıKitabı okudu
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.