Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Çile arzusu bir yana, Heidegger, "varlığın" çağdaş yaşamda yüksek duygulanım anlarında en şiddetli biçimde çınladığını fark eder. Sisli veya yağışlı havada bir dağ yamacında yolunu kaybeden herkes bu çınlamanın nasıl bir korku uyandırabileceğini bilir, insanın doğa olayları karşısındaki çaresizliği tüm çıplaklığıyla hissedilir. Deniz fırtınaları, depremler veya seller de benzer duygular uyandırır. Heidegger'e göre, aşk veya bir yakının ölümü gibi yoğun duygu durumları da kişinin yaşam üzerindeki tasarrufunun ne kadar az olduğunu gösterir. Böylesi durumlar herkesin yaşam ve ölümün, varlık ve hiçliğin dolaysız mevcudiyetine ne kadar yakın durduğunun göstergesidir. Heidegger'e göre, günlük hayatın az da olsa kontrolümüz altındaki dayanak ve meşgaleleri, bilimsel ve teknolojik destek sistemleri böyle durumlarda nadiren işe yarar veya huzuru sağlar. Hoşumuza gitsin ya da gitmesin, varlığımız dikkatimizi hep dürter ve bizi en sevdiğimiz oyalayıcı uğraşlardan bile alıkoyan Heidegger'e göre, varlık ve hiçlik karşısında ürpermeye devam etmeliyiz. Varlığın süregiden mevcudiyetini ve gizil kudretini unutursak yolumuzu kaybederiz.
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.