Gıdaların büyük bir çoğunluğu daha süpermarket raflarına bile ulaşamadan tarlada yok ediliyor ve gıda toptancıları yalnızca görsel standartlara uygun ürünleri kabul ettiği için hasadın dışında bırakılıyor. (...) Bazı tahminlere göre bir yandan dünya üzerinde yaklaşık bir milyar insan açlık çeker ve günde en az 20.000 insan açlıktan ölürken, endüstri ülkelerinde imal edilen gıdaların yarısı çöpe gidiyor.
İklim Değişikliği Sorunu: Kültürel Çözüm
İnsan türünün başlangıcına dair muammayı iskelet özelliklerine göre çözmek imkansızdır. Bu nedenle, homininilerin habitatını ve ekolojik gelişimini içeren iklimsel bir coğrafi senaryo (Görsel 8) bize yardımcı olabilir. Paranthropus boisei türünün ortaya çıkışı sırasında, yaklaşık 2,8 ila 2,5 milyon yıl önce, ön insanlar yaklaşık 15.000 nesil boyunca giderek artan aşırı iklim ve çevre koşullarında yaşamış ve bu durum gıda temellerinde köklü bir değişikliğe yol açmıştı. Homo cinsi de tam bu zamanda ortaya çıknuştır. Olayların eşzamanlılığına bakıldığında (bkz. Görsel 7), bu durumun, oldukça sağlam bir çiğneme aletinin geliştirilmesine alternatif olduğu sonucuna varılabilir. Bu alternatif aynı zamanda artan kuraklıkla gittikçe daha sert yiyecekleri parçalamak için de uygundur. Alet kültürü de böylelikle başlamıştır.
Reklam
Ekranın arkasındaki hemen hiçbir görsel gerçeği yansıtmaz. Hiç kimse görsellerdeki kadar mutlu, kusursuz, enerjik değildir. Karşımıza çıkan gıda fotoğrafları hiçbir zaman var olmamış ve birileri tarafından tadılmamıştır çünkü hepsi bir kurgunun parçası olarak oradadır. Yaşadığımız, olduğumuz, yaptığımız ve kendi gözlerimizle gördüğümüz gerçektir ve bütün kusuruyla güzellik oradadır. Zira güzel, yaşanandır.
O KADAR İNANDIK Kİ SANALI GERÇEK SANDIK
Ekranın arkasındaki hemen hiçbir görsel gerçeği yansıtmaz. Hiç kimse görsellerdeki kadar mutlu, kusursuz, enerjik değildir. Karşımıza çıkan gıda fotoğrafları hiçbir zaman var olmamış ve birileri tarafından tadılmamıştır çünkü hepsi bir kurgunun parçası olarak oradadır. Yaşadığımız, olduğumuz, yaptığımız ve kendi gözlerimizle gördüğümüz gerçektir ve bütün kusuruyla güzellik oradadır. Zira güzel, yaşanandır. Hayal edilen, arzu duyulan idealdir ve ideal hiç yaşanmamıştır.
Sayfa 35
Nasıl ki beden hastalığı ya gıda eksikliğinden, ya da gıda fazlalı­ğından kaynaklanıyorsa. Kalp hastalığının kaynağı da böy­ledir. Ya gıda eksikliğindendir, gıda alınmalıdır, ya da gıda fazlalı­ğındandır fazlalık atılmalıdır. Kalbin gıdası bilgidir. Bundan dolayı­dır ki: "Onların kalplerinde maraz (hastalık) vardır." Âyetindeki maraz kelimesi pek çok müfessirlerce bilgisiz­lik, yâni şüphe ve tereddüt olarak anlaşılmıştır. Biliyoruz ki bir şey hak­kında şüphe, o konuda bilgi eksikliğinden kaynaklanır. O konu­daki şüphe ve tereddütler kalbi istila eder ve o konuda tam bilgi gelinceye kadar bu durum kalbe elem verir. O konuda tam bir bilgi elde edilince kalpteki tüm şüphe bulutları dağılıverir. Onun içindir ki Allah’ın Rasû-lü: "Bilmediklerinden sorsalardı ya! Zira cahilliğin şi­fası sormaktır." Buyurur. Kalbin sahibi ve doktoru olan Allah; yukarıdaki âyet­lerde, onun doyuma ve sükûnete kavuşmasının iki yolundan bahset­mişti. Bunlardan birisinin Metluv âyetler dediğimiz şu Kur’an âyetleri, ikincisinin de meşhûd âyetler dediğimiz kâinatta serpişti­rilmiş görsel âyetler olduğunu haber vermişti. Bu münâfıklar bu âyetlere yönelme­diklerinden, tedaviden yana olmadıklarından Kalbin gıda­sını alma­dık-larından dolayı kalpleri hastadır. Kalbin gıdası olan gerçek bilgiye, Allah bilgisine, vahiy bilgisine yönelmediklerinden dolayı kalpleri has-tadır. Allah’tan gelen mutlak doğru bilgiler onların kalplerine gir­medi-ğinden kalpleri şüphe, tereddüt ve cehalet bulutları tarafından is­tila edilmiştir.
Bütün Alıntılar
YENİLENME USTASI Aksolotl (Ambystoma mexicanum), Meksika’da yaşayan bir su semenderi türü. Onu diğer su semenderlerinden ayıran şeyse gelişimini tamamladığında hem suya hem de karaya uygun hale gelemiyor oluşu. Belki bunu yapamıyor ama öyle bir şey yapıyor ki, tüm hayvanlar aleminde tek bir benzeri bile yok. Bu semender türü sadece
Reklam