Gözlerim 2 sene önce 2 buçuk derece miyoptu, şimdi bozukluk ne oranda hiç bilmiyorum. Gözlük ya da lens kullanmam. Görüş alanımdaki kısa bir mesafeyle yetinmesini bilirim. İşte bu yüzden evime, işime bağlı, sağda solda ne olup bittiğiyle ilgilenmeyen biriyim. Ağır derece miyop ve gözlüksüz olunca da insan ister istemez mutluluğu da uzaklarda aramıyor. Evin yolu belli, işin güzergahı belli... Hayatımda başka bir şey istemem. Ama gözlüksüz biri için her şey o kadar da kolay olmuyor, mesela bilinmeyen bi yere giderken otobüs tabelalarını okumak büyük bir ızdırap, sinemaya gitmek baş ağrısı, konserler anlamsız, selam veren dostların beyhude çabaları veya iki masa ötede oturan çok güzel bir kız ise manasız oluyor.