Araba Sevdası, MEB cebri ile okutulan veya Türkçe kitaplarında kuş afedersinizi kadar özetleri bulunan kitaplardan biridir. Daha Vira Bismillah demeden, yazarın kitabı yazma nedenini açıklamasında “napayım mevsim uygun olsaydı, yazmak yerine bahçe kazardım” demesi, inşallah dedeciğim nüktedan bir yazardı, inşallah gerçek bir açıklama değildi,
"Ona file bekçisi denildiği de olur. Aslında kader kurbanı, mahkum ya da şamar oğlanı da denilebilirdi. Onun bastığı yerde bir daha çim çıkmadığı söylenir. O yapayalnızdır. Oyunu hep uzaktan izler. Hedef mekandan ayrılmaksızın üç direğin arasında idamını bekler. Eskiden hakem gibi, siyahlara bürünürlerdi. Artık hakemler kara karga kıyafetiyle çıkmıyorlar sahaya, kaleciler de renkli fantezilerle süslüyorlar yalnızlıklarını.
O gol atmaz. Onun varoluş nedeni gol atılmasını engellemektir. Gol futbolun bayramıdır, golcü mutluluklar yaratır; kaleci ise bozguncudur, oyunbozandır. Sırtında bir numaralı formayı taşır. İlk ödüllendirilen asla o olmaz. O her zaman ilk suçludur. Kaleci her zaman suçludur. Suçu olmasa da fatura ona çıkarılır. Oyunculardan biri dokuz kusurlu hareketten birini yaptığında ceza yine ona verilir: Bomboş alanın ortasında, celladıyla baş başa kalır. Takımların kötü olduğu günlerde de kabak onların başına patlar, şut sağanağı altında başkalarının günahlarını çekerler.
Öbür futbolcular bir ya da birkaç kez affedilmez hata yapabilirler; ama her zaman
milimetrik bir pasla, güzel bir çalımla ya da isabetli bir şutla kendilerini affettirebilirler. Onun böyle bir olanağı yoktur. Seyirci kaleciyi affetmez. Yanlış mı çıktı? Bacak arası mı yedi? Top elinden mi kaydı? Çelik parmaklar pamuğa mı dönüştü? Kaleci bir tek hatasıyla bir maçı mahvedebilir, bir şampiyona onun bir yanlışıyla kaybedilebilir. İşte o zaman seyirci kitlesi onun tüm başarılarını bir anda unutuverir ve onu günah keçisi olarak ilan eder. Kara talihi ömrünün sonuna dek onu terk etmeyecektir."
Oncelikle kitabi begendim.Etkileyici,buyuleyici cumleleri var.Yani okurken bir ustanin kaleminden okudugunuzu anliyorsunuz.Lakin begenmedigim bir kisim vardi.O da kadinlarin gunah kecisi olarak yaratilmis gosterilmesi...Ayrica kitabi okuduktan sonra aklimda su soru belirdi:"İnsanlar cennete gittiklerinde yasak meyve olacak mi,yani gitmek icin bu kadar dua ettigimiz cennetten kovulma ihtimalimiz olacak mi?"
"Ali Kemal" ismi zikredilince ardından gelecek ilk ve tek sözcük HAİN'dir!
Kitap belge ve kaynaklarıyla sağlam bir çaba ve çalışmanın ürünü. Orhan Karaveli düzgün bir yazar ve kalemi hem çok akıcı, hem de objektif ...
Hain olarak damgalanan bir şahsiyetin de neticede insan olduğunu ve linç edilerek cezalandırılmasını doğru bulmadığı fikrine katılıyorum. Kuvayı Milliye'yi küçümseyen ve Türk milli direnişine yazar ve aydın kimliğiyle katklı sağlamak yerine balta vuran mütareke iş birlikçileri Ali Kemal'den ibaret değildi! Cumhuriyetin ilanından sonra hain sıfatı taşıyan bir çok kalem affedilmişken; Ali Kemal birazda Sakallı Nurettin Paşa'nın kendisine duyduğu büyük kin neticesi ortadan kaldırılmıştır. Ali Kemal'in Çankırılı olduğunu ve torunu Boris Johnson halen Londra belediye başkanı olduğunu bilmeyenler için hatırlatalım.
Sorgucular çoğu kez becerilerini kanıtlamak için, sanıktan neye mal olursa olsun bir itiraf koparırlar; ancak duruşmayı bir günah keçisi bularak sonuçlandıran bir sorgucunun iyi bir sorgucu olduğunu sanarak...