Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

gizem özkul

gizem özkul
@gzmozkul
adana, 7 Eylül
202 okur puanı
Ağustos 2020 tarihinde katıldı
"Bir şey zorla olmaz; rızaen olmaz ise o şey var olmuş mudur?" " hayır tabi ki?" " ya tesadüfen olmuş ise; her zaman üçüncü bir ihtimal de vardır unutma"
Reklam
nesnel zannettiğiniz bir takım doğrularla maddi gerçeğe ulaşılmaz. “kadın namusu konusunda iftira atmaz.” ya da “husumeti olmayanlar iftira atmaz.” ya da “çocuk istismarı bu kadar ayrıntılı anlatmaz” gibisinden şahsen nesnelleştirdiğiniz doğrularla bir yere varılmaz. hukuk devletinde cezalar bireyseldir; nesnelleştirilmiş doğrular bireyleşmiş cezalara gerekçe olamaz. nesnelleştiren doğruların başına “ne derece?” koyabiliyorsak; misal "ne derece kadın iffetini ilgilendiren konularda iftira atmaz" diye sorabiliyorsa zaten olay şüpheden arınmamış demektir ve verilen ceza da önce mantığa sonra vicdana yakışmıyor demektir; ha yakıştıran elbette olacaktır ama eminim haktan hukuktan nasibini henüz almamıştan olur. nesnelleştirilmiş doğruları bir kenara bırakalım da delil var mı yok mu bakalım ki dosyamızda yok olduğu görülecektir.
Namus Namına Tutuklusun
“Sanırım aileler çocuklarına namuslu, aklı başında, bacaklarını kapalı tutmayı bilen, ahlaklı, elinden her iş gelen ya da gelmese bile başa iş açmayan, maaşlı, okumuş ya da okumasa bile görgülü, bilgili bir gelin ya da damat aramak yerine, ONLARI VAR ETMELİ.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Tecavüz nedir? Bu boş kâğıda tecavüz ile ilgili ne yazabilirsiniz? İnsan bildiği şey hakkında sayfalarca yazabilir, öyle değil mi? Bildiğini zannettiği şeyler hakkında ise yazmaya başlar ama tıkanır ve öylece kalır değil mi? En büyük cahillik bilmek mi bildiğini zannetmek mi?”
“Rusya’da defalarca tecavüze uğradım ve o yazılanların hiç biri tecavüz değil.” “Benden komşumun kızına tecavüz etmemi mi istiyorsun; başıma bela mı alayım?”
Reklam
Yıllar yıllar önce, kendimi o meydanda zina ettiğim için taşlanırken hayal ediyorken hayat sanki daha güzel geliyordu. En azından Allah’ın emri için taşlayacaklardı, bugün ise neden asıldığıma dair bir tahminim bile yoktu.
Sayfa 264 - perseus yayıneviKitabı okudu
Kamile de benim gibi çok üşüdüğü için vücuduma kenetlenmiş, tir tir titriyordu. Çok üşüdüğü için acı çekiyor, ‘bundan da zevk alıyorum’ diyordu. Biraz daha acı çektikten sonra direkt kucağıma oturdu ve bana sarıldı. “Bu yeterli değil, yani yeterince soğuk değil.” Suya buz döktük… Daha fazla acı çekmek için çıldırmak gerekliymiş. Kucağıma alıp onu öpmeye ve vücudunu, göğüslerini okşamaya başladım.