Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Toy çağımda bir öğüt vermişti babam, hala küpedir kulağıma: "Ne zaman," demişti, "birini tenkide davranacak olsan, hatırdan çıkarma, herkes senin imkanlarında gelmemiştir dünyaya!"
Zanaatçı/sanatçı statüsündeki ve imgesindeki ilerleme resim, hey- kel ve mimarlık sanatlarında daha da fazlaydı. Maalesef, popüler de- ğerlendirmeler bu ilerlemeyi fazlasıyla abartıyor ve Michelangelo gibi şahsiyetlere, bir nevi normal kulaklı Van Gogh muamelesi yaparak, kendilerini ifade etme aşkıyla yanıp tutuşan bir deha rolü biçiyorlar.
Sayfa 72
Reklam
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Johan Vilhelm Snellman ve Suomi'nin dirilişi...
Beyaz Zambaklar Ülkesinde... Bu güne kadar bu muhteşem eseri nasıl okumadım diye kendime kızmamla bitirdiğim ve alıntı üstüne alıntı aldığım harikulade bir eser. Kitap yerel dilde Suomi olarak geçen bataklıklar ülkesi olarak karşımıza çıkan Finlandiya'nın dünyanın en iyi eğitim ağına kavuştuğunu, dünyada iletişimde ve teknolojide neden bu
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202298,9bin okunma
Paraşüt
Manzara harikaydı, tüm ekipmanımla uçurumun kenarında atlamak için nefesimi sakinleştirmeye çalışıyordum. Cebimdeki bitter çikolatanın yarısını iki ısırıkta ağzıma attım ve kalanını cebime geri koydum. Çikolata tadında 3'ten geriye doğru saydım ve kendimi aşağıya bıraktım. Sanki ruhum bedenimden ayrılmışçasına boşluğa doğru düşüyordum. Biraz
56 syf.
·
Puan vermedi
Yazgısından kaçmaya çalışırken habersizce yazgısına koşan bir adamın hikayesi. Nasıl ifade edeceğimi kestiremiyorum hala etkisindeyim. Tek kelime ile muhteşem bir başyapıt.
Kral Oidipus
Kral OidipusSophokles · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20198,7bin okunma
"Toy çağımda bir öğüt vermişti babam, hala küpedir kulağıma. 'Ne zaman' demişti, 'birini tenkide davranacak olsan, hatırdan çıkarma, herkes senin imkanlarında gelmemiştir dünyaya!' ~ F.Scott- Fitzgerald "Muhteşem Gatsby filminden"
Reklam
Yine de nefret ve katliam arasında bile hayat hâlâ yaşamaya değer. Muhteşem karşılaşmaların ve güzel şeylerin var olması mümkün.
Hayao Miyazaki
Hayao Miyazaki
“Kadınlar muhteşem canlılar. Düşünün şimdi, o küçücük fırça ile ojeyi sürüyor ama sıçratmıyorlar. O saçlarla banyoda verdikleri mücadele en az 30 dakika. Hâlâ nasıl yaptıklarını bilmiyorum fakat o incecik topuklularla kilometrelerce yürüyebiliyorlar. Babalarından para sızdırmaktaki başarılarına hâlâ akıl erdiremedik ( biz babalarımızın ceplerinden çalardık). Biz erkekler yaptığında itici görünen birçok davranış onlar yaptığında hoş görünüyor. Bütün bunların yanında bir de aşık olabiliyorlar, daha da şaşırtıcı olan. Onlara deli gibi aşık adamları peşlerinde süründürüp kendilerinin burnunu boka sokan erkeklere köpek olabiliyorlar. Kadınlar demiştim, muhteşem canlılar. Erkekleri doğuruyorlar, adamları öldürüyorlar..”
Biz, hayatta kalan diğer kafasızların torunlarıyız
Bence tüm sıkıntı, esasen bir hayvan olduğumuzu bir türlü kabullenemememizden kaynaklanıyor. Bak basitçe anlatayım. Bizi diğer tüm mahlûkattan farklı kılan sevgili beynimiz, içerisinde işte o tüm mahlûkatın bilgisini de taşır. Sürüngen beyin, limbik sistem ve korteksten oluşan bu muazzam yapı, doğru yerlerine basıldığında muhteşem sesler çıkarır. Cinsellik sürüngen beyinle ilgiliyken, duygular limbik sistemde dolanır. Fakat elimizde, bizi akıl ve izana davet eden korteks gibi bilge bir kozumuz vardır. Aşk dediğimiz şey, kabul etmek gerekir ki, insan icadıdır. Biz icat ettik aşkı. Yerleşik düzene geçtikten sonra gelişen toplumsal kültürün biyolojiye etkisi sonucu aşık olmak üzere evrimleştik. Öncesinde genlerin devamı için aşka gerek yokken, zamanla bu bir zorunluluk haline geldi. İnsan bebeğinin diğer hayvanlara nazaran çok daha uzun süre bakıma ihtiyacı olması nedeniyle de, bir anne-baba işbirliği oluşturmak adına, tek eşlilik ve sadakat gibi kavramlara yöneldik. İşte bu yüzden, genlerimizin devamı için çıldıran sürüngen beynimizdeki hayvani düşünceleri, limbik sistemimizdeki duygularla olduk olmadık anlamlara bürüyüp aşık oluyor, o kişi tarafından istenmediğimizdeyse soyumuz kuruyacakmış gibi krizlere giriyoruz. Hayır, kurursa kurusun, bu çağda böyle ilkel yaklaşımlar da nedir? Çelişki tam burada işte. Aklını korteksine toplayıp sistemi reddedenlerin genleri devam etmiyor. Akıllılar ölüp gidiyor yani, hadi geçmiş olsun. Biz, hayatta kalan diğer kafasızların torunlarıyız özetle. O yüzden dedelerimiz ve ninelerimizle aynı tuzaklara düşüyor, hâlâ armut gibi aşık oluyoruz Osman.
Ne zaman ki 19. yüzyıl başında Jean-François Champollion hiyeroglifi çözdü, o zaman birdenbire üstümüze böyle bir gül çuvalı gibi o medeniyetin hare ve kokusu yığılmaya başladı. Hala bugün bile bu muhteşem sarhoşluğun altından kalkamıyoruz, her gün çarpıcı bilgiler öğreniyoruz.
Reklam
398 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Bin Izdırap
Kitap, Afrika'da geçiyor. Kadınların sessizce çektikleri sıkıntılar ve o sıkıntılar yetmezmiş gibi bir de savaşlara katlanmak zorunda kalmaları anlatılıyor. Asıl kötü olan tarafı ise bu sıkıntıların eski zamanlarda ve hâlâ günümüzde de az çok yaşanmaya devam ediyor olması. Sıkıntılardan kastım ise kadınların daha doğrusu çocukların 14, 15 yaşlarında babası yaşında ki adamlarla evlenmek zorunda bırakılmaları, okutulmamaları, oyun oynayacak çağda üstlerine ağır sorumlulukların verildiğini gerçek bir anlatımla şahane bir şekilde okuyucularına yansıtmış. Savaşların Leyla'dan kopardıklarını o acıyı adeta ben de okurken hissettim. Sanki kitap okumuyomuşum da film izliyormuşum gibiydi. Okurken nefesimin daraldığı bir kitaptı . Kesinlikle Leyla ve Meryem'in katlanılamaz hayatlarında ki mücadelelerini, gerçek savaşın yanında kendilerinin çektikleri iç savaşları, ızdırapları okumanız gerekli. Okurken şuan ki hâlimize şükrettiğim bir eserdi.
Bin Muhteşem Güneş
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020100,5bin okunma
İlkokul öğretmenim olan o muhteşem adamla hala görüşüyorum:)
Ben gıyabınızda ellerinizden minnetle ve hasretle öpüyorum öğretmenim... Beni sorgusuz sualsiz sevdiğiniz için, bana güvendiğiniz, doğum günümde kitap hediye ettiğiniz, veda partisi hazırladığınız, her hata yaptığımda gülümseyerek tatlı tatlı uyardığınız için, ama en çok da o gün orada kendimi bok gibi hissederken beni öptüğünüz için çok teşekkür ederim öğretmenim.
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Merhaba bugün sizinle BAYİLARRRAAAKKKK okuduğum bir polisiye kitabıyla tanıştırmak istiyorum NEMRUT VE KAYIP MEZAR Mimar Sinan Üniversitesi Arkeolog bölümü Profesörü Dr. Oktay Çetin, arkaloji tutkunu olan altmış yaşlarında koyu mavi gözleri ve etkileyici bir sesiyle karizmatik biridir.Oxford Üniversitesi Klasik Yunan Felsefesi alanında yüksek
Nemrut ve Kayıp Mezar
Nemrut ve Kayıp MezarUmut Altuğ · Düşün Yayıncılık · 202314 okunma
198 syf.
·
Puan vermedi
·
12 günde okudu
Herkese merhabalar Bu akşam sizlerle Ercan Kesal kaleminden Peri Gazozu ile buluşturmak istiyorum.
Peri Gazozu
Peri Gazozu
İstiyorum ki yazarımıza bir değinelim. Ercan Kesal Sosyoloğ, Doktor , Oyuncu , Senarist, Yazar daha ne diyebilirim. Bizler için kıymetli bir değer. Çok yönlü başarılara sahip ve üretken bir kişilik. Ama çok geç tanınmış olmasına
Peri Gazozu
Peri GazozuErcan Kesal · İletişim Yayınevi · 20194,087 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.