Ceplerimize, evlerimize, mutfaklarımıza, tencerelerimize, midelerimize giren haramlar, nesillerimizi ifsad etti. Dindar bir nesil yetiştirmeyi planlarken yediğimiz ve yedirdiğimiz haramlar, nesillerimizi, Efendimiz'in (s.a.s): "Öyle bir zaman gelecek ki ümmetimin helaki sefih gençler eliyle olacaktır..." (Buhari) hadisinde belirttiği Allah'tan korkmayan, kuldan utanmayan, sözün ve nasihatin tesir etmediği sefih gençler haline getirdik.
Sayfa 86 - Mgv YayınlarıKitabı okudu
Dünya nimetlerinden istifade etmek için kaderi aklına bile getirmezken, günahlar, haramlar mevzuubahis olduğunda bütün suçu kadere yüklemek ne kadar zalimce bir tutumdur!.. Müslüman toplumlar; hata ve ihmallerinin faturalarını kader ve/ veya şeytana kesmekten vazgeçerek sorumluluklarının gereğini yapmalıdırlar
Sayfa 115 - Marmara Akademi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Günahseverlik...
Günahların gün geçtikçe estetize edildiği günlerden geçiyoruz… Günahseverliğin prim yaptığı günlere kaldık adeta… Önceleri gizlenilen, saklanılan, utanılan günahlar şimdilerde izhar ve ifşa ediliyor… Öyle ki gün geçtikçe günahlar toplumsallaşıyor, normalleşiyor ve yasallaşıyor… Günahla barışık olma pervasızlığı sınır tanımıyor… İster istemez
"İnsan doğar doğmaz dünyayı ve etrafı kirletmeye başlıyor. Başka bir canlı var mı bu kadar doğayı kirleten? Sürekli bir şeyler atıyoruz, çöpler, atıklar, dışkı, deri, kıl, tırnak, kan, gözyaşı ve en sonunda cesedimizi. Dünya ve toprak ne yapsın kardeşim, şu insanlara can olmuş da dayanıyor, ihh bile demiyor. Yiyip içtiğiyle kalsa iyi, bir ömür usanmadan bir şeyler biriktiriyor. Arkalarında dağ gibi bir miras ve öteberi bırakmak için çırpınıyor. Önce ailesi için çalışıyor. Bir ev alıp başını sokuyor. Sonra çocuklara sıra geliyor. Çocukların okuması, evlenmesi, onlara da birer adet ev alma ameliyesi. Borçlar, haramlar, yalanlar. Daha bitmedi. Sonra torunlara başlıyorsunuz. Onları okutmak, ev almak. Ne bitmez bir işkence. Ben belki çalışmıyorum ama işte bu saydığım aşırılıkları, dünyayı ve toprağı yoran perişan eden pek çok şeyleri de yapmıyorum. Hırs sahibi değilim. Biriktirip saymıyorum. İnce ince hesaplar yapmıyorum. Verileni yiyorum, fazlasını bırakıyorum. Siz insanları geçici olan makamlar, paralar ve biriktirdikleriyle tartıyorsunuz. Bu şekilde tartılırsa elbette o insan ağır gelir. Oysa insanın kendi şahsiyeti, amelleri ve kalıbı dışındaki her şey onun darasıdır. Tartıya çıkmadan darasını almak gerekir. Bir de böyle tartılın bakalım, ensesini birkaç kedi dolansa bitiremeyen kelli felli adamlar kaç kilo gelecek?" Bu garip sözleri dinleyen eşi bile öyle ikna olurdu ki onun çalışmamasına uzun süre ses çıkarmazdı.
Müslümanların fikir, sanat ve hareket cepheleri çöktü. "İslam bize yeter" diyenlerin yerini şeriatsız müslümanlar aldı. Helaller terk edildi, haramlar helal oldu(!) sokakta çiftleșen batıya doğru koştukça BATIyoruz. "Sadece İslam" diyenler bugün değilse ne zaman konuşacaksınız?
İhsan Şenocak
İhsan Şenocak
“Nasihat vermek kolaydır, nasihat kabul etmek ise güçtür. Çünkü, nefislerine uyanlara, dünya zevklerinin peşinde koşanlara, nasihat acı gelir, haramlar ise tatlı gelir.” İmâm-ı Gazâlî hazretleri
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.