.. otuz beş yıldır litrelerce bira içiyorum, sevdiğimden değil -ayyaşlardan nefret ederim- düşünmeye yardımı olsun diye, metinlerin içine daha iyi girebilmek için içiyorum…
Dördüncü biradan sonra kitabın karakterinin halet-i ruhiyesi:
“ İsa'yı play-boy olarak gördüm, Lao-Tzu'yu salgı bezlerinin yüzüstü bıraktığı bir ihtiyar delikanlı olarak; İsa, buyurgan bir elle, güçlü bir jestle düşmanlarını lanetliyordu; Lao-Tzu boyuneğişle kollarını indirmişti; İsa'yı romantik, Lao-Tzu'yu klasik olarak gördüm; İsa suların kabarması, Lao-Tzu çekilmesiydi, İsa ilkbahar, Lao-Tzu kış, İsa insan sevgisinin somut örneği, Lao-Tzu boşluğun doruk noktası, İsa progressus ad futu rum, Lao-Tzu regressus ad originem...”
Yıllar yıllar önce okuduğumdan aklımda kalan ile bugün okuduğumda aklımda yer edenler farklı şeyler değil… o zaman da nasıl bir kitap yazmış. Orhan Pamuk , bir kitap okuyunca insanın hayatı nasıl değişir diye düşüne düşüne okumuştum kitabı. Güdül kasabası bayiler toplantısına kadar Allahım dedim gazete haberlerini art arda dizmiş neler okuyorum dedim :) markalar (saat markaları) mistik ( ) masum aynı zamanda katil karakter ve aşık olunan kadın “Canan” ile birlikte efsane bir “Murakami” kitabı okur gibi oldum kuyu kedi ve caz olsaydı tam olurdu diye bana katılanlar olacaktır. Lirizmin doruklarında dolaşırken hayatın eteklerine dolaşan büyülü halleri görmezden gelemeyeceğiniz bir eser
Zor olsa da keyifle okudum
Mutlu hafta sonları…
Yeni HayatOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20194 okunma
Emeğine sağlık Hocam🙏
Gelecek ay ben de külliyatı baştan saracağım, çünkü biliyorum ki her okuyuşumda yeni detaylar yakalayıp, yeni alanlar keşfedeceğim..