Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hatice Şeyma ÇELEN

Hatice Şeyma ÇELEN
@haticeseymacelen
Sıkı Okur
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Lisans
Kırıkkale
24 Ağustos 1996
282 okur puanı
Nisan 2021 tarihinde katıldı
156 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Uzun zamandır kitaplığımda duran ama yeni okuma fırsatı bulduğum bu kitap bana neden bu kadar geç okudum pişmanlığı yaşattı. Hayatın içerisinden izler taşıyan kitap dini ve mitolojik öğelerle örülü. Çocukluk arkadaşının ölümü üzerine memleketi Mardin’e giden bir gazetecinin burada bir mülteci kızın peşinden gitmek için göçmen kampları, dini
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 202199,9bin okunma
Reklam
163 syf.
7/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Kuzenimin eşinin önerisiyle alıp okuduğum bu kitabın, okurunda ciddi farkındalıklar oluşturacak bir kitap olduğu kanısındayım. Kadınlar olarak çoğu zaman erkeklerin bizleri anlamadığından yakınırız. Erkekler de kadınların çok naif ve kırılgan yapıda olmasından. Aslında kitap her iki tarafa da bu durumun nedenini açıklıyor. Erkeğin beyin yapısını, beynin içindeki salgılanan hormonları, hangi nörohormonun erkek anatomisinde ne işe yaradığını ve erkeğe neler yaptırdığını çalışma sonuçları ve araştırmalarıyla ortaya koyuyor. Bunları açıklarken gözlemlediği danışanlarından ve danışanlarının ilişkilerinden örnek olaylar göstererek anlattığı için sıkmıyor, bir psikoloğun danışanlarını dinliyor gibi hissediyorsunuz. Beni en şaşırtan kısım aslında cinsiyetçiliği yerleştirmemek adına her ne kadar çocuklara bebeklikten başlayarak her iki cinsiyete de ait olan renkleri ve oyuncakları kullandırmaya çalışsak da araştırmacıların anatomik olarak bunun mümkün olmadığını ortaya koyması ve hatta insanlar ve maymunlar üzerinde yapılan iki deneyle bunu çok net bir şekilde kanıtlamaları oldu. Buradan çıkarılan sonuca göre ebeveyn çocuğa bu konuda herhangi bir öğretide bulunmasa bile erkek çocuğu ortamda bir araba varken asla bir bebekle oynamayacaktır. Hem bilgi dolu hem çok keyifle okuduğum, yer yer feminist damarımın tuttuğu yer yer onları anlayabildiğim, bazen de “erkek işte” dedirten bir kitap oldu.
Erkek Beyni
Erkek BeyniLouann Brizendine · Say Yayınları · 2011441 okunma
62 syf.
5/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
Yaşamdan İzler
Portakallar
Portakallar
,
Alphonse Daudet
Alphonse Daudet
’in henüz ikinci baskısı yapılan hikaye kitabı. 6 adet hikayeden oluşan kitapta aslında verilen hikayelerin hepsi günlük yaşamdan izler taşıyor. İçlerinde en çok etkilendiğim hikayelerden biri Altın Beyinli Adamın Hikayesi oldu. Aslına bakarsanız hepimiz biraz benziyoruz bir şeyler için beynini tüketmekte olan adama. Kendimi bulduğum, hikayenin sonunda şöyle bir durup düşündüğüm bir hikayeydi. Üç Müziksiz Ayin hikayesinde ise kendi nefsinin kurbanı olup dünyevi şeyler uğruna Tanrı’yı kandırmaya çalışan bir papazın öyküsü anlatılmış. Bu hikayede de aslında günümüzde dini bazı şeyler için satan kişilerden izler bulunmakta fikrimce. Etkilendiğim hikayelerin bir diğeri İki Han hikayesiydi. Bu öyküde yazar aslında neşenin ve mutluluğun, hüzün ve gözyaşına galip gelişini ve insanın en yakınlarının bile gözyaşını görmeye tahammül edemeyip neşeli olan kişilere ve yerlere kaçışını anlatmış. En çok bu hikayede kendimden bir parça -hatta hayattan bir parça- buldum. Genel biçen itibariyle dili oldukça akıcı ve okunması kolay kısa klasiklerden biri. Çerezlik, bir solukta ve sıkılmadan okunabileceğiniz bir kitap.
Portakallar
PortakallarAlphonse Daudet · Can Yayınları · 2022450 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
526 syf.
6/10 puan verdi
·
13 günde okudu
Bir bilimkurgu klasiği olan
Denizler Altında Yirmi Bin Fersah
Denizler Altında Yirmi Bin Fersah
tamamen random olarak aldığım bir kitap oldu. Adı itibariyle denizaltı dünyasıyla alakalı bir kitap olduğunu öngörerek almıştım. Kitap genel hatları itibariyle yaşanan olaylar açısından sürükleyici fakat oldukça fazla bilimsel bilgiye de yer verilmiş. Nautilus’un içerisinde bir denizaltı keşfi yapan karakterler doğabilimci olduğu için gördükleri tüm canlıları isimleri, özellikleri ve familyaları itibariyle sınıflandırıyor ve gezinti boyunca keşfettikleri adaları, mağaraları, yanardağları, çukurlukları tüm tarihleriyle, enlem-boylam dereceleriyle anlatıyor. Kitabın bu kısımları beni biraz sıktı fakat eğer denizaltı dünyasına çok ilgiliyseniz, denizaltı belgeselleri izlemeyi seven biriyseniz bu kitabı çok seversiniz. Benim bu denli bir ilgim olmadığı için yer yer yarım bırakma hissiyatına kapıldım fakat gelişen olayların sürükleyiciliğiyle sonuna kadar devam edip tamamladım. Kitabı okurken en çok yazarın bilgi birikiminden etkilendim. Bütün bu bilimsel, tarihî ve doğaya, denizaltı canlılarına dair bilgi birikimini sağlayabilmek için gerçek bir doğabilimci olmak gerek zira. Bir hukukçunun bu bilgilerin tamamına hakim oluşu beni oldukça şaşırttı.
Denizler Altında Yirmi Bin Fersah
Denizler Altında Yirmi Bin FersahJules Verne · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20196,2bin okunma
286 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Cumhuriyet, ilelebet!
İlber Ortaylı
İlber Ortaylı
‘nın Cumhuriyetin 100. Yılı şerefine bu yıl Ekim ayında çıkan bu yeni kitabını çıkar çıkmaz aldım, okumak yeni nasip oldu. Bir İlber Ortaylı hayranı olarak öncelikle şunu belirtmeliyim ki kendisine hem kişilik yönünden hem olaylara bakış açısı ve değerlendiriş tarzı yönünden hem de tarihçiliği yönünden hayranım. Cumhuriyetin Doğuşu aslında
Cumhuriyet'in Doğuşu
Cumhuriyet'in Doğuşuİlber Ortaylı · Kronik Kitap Yayınları · 2023643 okunma
Reklam
469 syf.
10/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Haruki Murakami
Haruki Murakami
kitaplarını sıklıkla gördüğüm ve kitapevlerinde çok denk geldiğim, elimi attığım ama bir türlü almaya ve okumaya fırsat bulamadığım bir yazardı. Son kitap alışverişimde son zamanlarda oldukça viral olan bu kitabını almıştım. Konusunu dahi bilmeden almıştım üstelik. Beğenmeme ihtimalime karşı serinin diğer kitaplarını almadım sadece ilk kitabını almıştım. Kitap daha ilk sayfalarından itibaren okuru içine alıyor. Birçok konuyla bağlantılı olan kitapta aslında paralel evrenler temi üzerinden 1984 yılı Japonya'sında politika, cinsel yaşam, disleksi, çocuk istismarı, ensest istismarı, cinayet, aile zorbalığı, cemaat adı altında yapılanan örgütler, yine (sözde) dini yapılanmalar içerisinde dönen tecavüz olayları ince detaylarına kadar işlenmiş. Metinlerarasılığa sıklıkla yer verilmiş. Özellikle
George Orwell
George Orwell
' ın
1984
1984
adlı kitabına yapılan atıflar oldukça yerindeydi. Okuru gerilim filmi izler gibi bir ruh haline çeken kitap son zamanlarda okuduğum en sürükleyici roman oldu. Sahneler açısından bu yıl içerisinde izlemiş olduğum, başrolünü Pınar Deniz'in oynadığı Aktris dizisiyle oldukça fazla bağlantı kurdum, hatta dizinin senaristinin bu kitabı uyarlamış olması ya da bu kitaptan ilham alarak senaryoyu yazmış olması olası. Kitabın çevirisi oldukça duru, dil sade ve akıcı, okuru yormayan bir üsluba sahip. Bilimkurgu, gerilim, paralel dünya konularına ilgisi olanların mutlaka şans vermesi gereken bir seri. Serinin diğer kitaplarını okumak için sabırsızlanıyorum.
1Q84 - 1. Kitap
1Q84 - 1. KitapHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20202,490 okunma
222 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Hayatın Kullanma Kılavuzu
Arthur Schopenhauer
Arthur Schopenhauer
, yakınlarımdan adını sıklıkla duyduğum bir filozoftu. Bu da onun ilk okuduğum kitabı, ve kesinlikle son olmayacak. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki kalemine bayıldım. Konuları ele alış şekli, açıklayışı, yapmış olduğu benzetmelerle zihinde çok güzel yer ediyor. Çoğu satırı birden fazla kez okudum. Bir kez okuduktan sonra gelen bir idrak ediş ikinci okuyuşta yerini aydınlanmaya bırakıyor çünkü. Konusu bakımından Schopenhauer kitapta insanın kaderinin 3 şeye bağlı olduğunu ileri sürerek kitabın bölümlerinde bu üç şeyi ayrı ayrı açıklamış. Aslında bu konular üzerinden mutlu olmanın formülünü, kişinin huzurlu ve acısız bir hayat yaşamasının yolunun aslında yalnızlıktan geçtiğini işliyor. Ona göre kişi kendini toplumdan ne kadar yalıtırsa o kadar mutlu ve kaliteli bir hayat yaşayabilir. Eser genelinde entelektüel zihinlerin yalnızlıktan duyduğu mutluluğa ve kendi başına bir şeyler yapmaktan ne kadar keyif aldıklarına vurgu yapılmış. Felsefi bir kitap olması nihayetinde çok akıcı olmayıp biraz ağır bir kitap olmasına rağmen ben okurken cümleleri anlamakta zorlanmadım. Bilakis, hayatın çeşitli dönemlerinde yeniden yeniden okunmayı hak eden bir kitap. Hatta tabiri caizse adeta bir başucu kitabı. Hayatın kullanma kılavuzu. Mutlaka bir şans verilmesini öneririm.
Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar
Yaşam Bilgeliği Üzerine AforizmalarArthur Schopenhauer · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20197bin okunma
550 syf.
9/10 puan verdi
·
26 günde okudu
KÖMÜR KARASI HAYATLAR
Fransız edebiyatının kült kitaplarından olan Germinal aslında kelime kökü itibariyle Latince’de “tohum, tomurcuk” anlamına gelen ‘germen’ kelimesinden türemiştir. Aslında buradan yola çıkarak kitabın ana konusu da açığa çıkıyor. Kentsoylulara başkaldıracak olan işçi sınıfının fikirsel tohumları yavaş yavaş ekiliyor emekçinin yüreğine. Kitap
Germinal
GerminalEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201910,9bin okunma
%5 (22/400)
·
Puan vermedi
Bu tarz kitapları sıklıkla okuyan biri olarak söylemeliyim ki kitabı çok büyük beklentilerle aldım. Kitabın ismi ve alt başlığı kitabı almamdaki ana etken oldu. Adından da anlaşılacağı gibi Ezbere Yaşayanlar, günlük rutin haline gelmiş, bu nedenle de aslında artık yaparken farkında bile olmadığımız, çoğunlukla hayatımızı derinden etkileyen davranışlar ele alınmış. Ve alt başlıkta da belirtildiği üzere vazgeçemediğimiz alışkanlıklarımızın kökenlerinden bahsediyor yazar. Fakat bunu yaparken oldukça derine inilmiş, yani okuduğum kitap isminin çağrıştırdığından ziyade bir tarih kitabı edasıyla yazılmıştı. Tarih kitapları tahmin edebileceğiniz üzere genellikle her okurun aynı oranda sevip okuduğu bir tür değil. Bilgi ağırlıklı kitaplar beni hayli yorduğu için bu kitap da aynı hissiyatı verdi. Kitaptan beklentim tam olarak günlük rutin haline gelen olumsuz davranışların kökenlerine inip bunlardan kurtulmanın yollarına ulaşmaktı. Ancak üzgünüm ki sadece tarih anlattığı ve bir çözüme ulaşmadığı için beklentimi karşılamadı. Normalde kitap bırakmak huyum değildir, kitaba devam etmek adına maksimum efor gösterdim fakat yine üzülerek belirtmeliyim ki yarım bırakmış bulunmaktayım. Bunun dışında kitapta diğer kitaplarda karşılaşmadığım ve fikrimce kitapta bir devrim niteliğinde olan bir özellik mevcut. Dipnot neredeyse hiç yok! Dipnot yerine yazar dipnot eklemesi gereken konularda açıklamaları kendisinin yaptığı YouTube videolarının QR kodlarına yer vermiş sayfa kenarlarında. Bu çok iyi düşünülmüş bir fikirdi. Bu özelliği takdire şayan buldum.
Ezbere Yaşayanlar - Vazgeçemediğimiz Alışkanlıklarımızın Kökenleri
Ezbere Yaşayanlar - Vazgeçemediğimiz Alışkanlıklarımızın KökenleriEmrah Safa Gürkan · Kronik Kitap · 20221,748 okunma
376 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
“İlk romanım, son üstadıma…”
Eylül’ü ayında okumayı tercih ettim. Çoğumuzun bildiği, bilmese de lise yıllarından Türk Edebiyatı dersinden hatırladığı gibi Türk Edebiyatının ilk psikolojik romanı. Eserin ithafı Halit Ziya Uşaklıgil’e yapılmıştır. Mehmet Rauf’un “ilk romanım, son üstadıma” ifadesiyle kastettiği Uşaklıgil’dir. Eylül, beklentimin aksine beni oldukça yoran bir kitap oldu. Şunu söyleyebilirim ki kitap çok ağır ilerliyor. Bu, yazarın kullandığı dil ve üsluptan kaynaklı. Eseri orijinal metinden okuyanlar görecektir ki oldukça sanatlı ağır bir dille yazılmış, tam olarak döneminin dil ve sanat özelliklerini taşıyan bir Tanzimat dönemi eseridir. Üslubunun aksine konusu oldukça sürükleyici ve akıcı ilerliyor. Eser bir aşk üçgeninden oluşuyor. Çetrefilli bir aşk hikayesi Süreyya, Suat ve Necip üzerinden, kahramanların derinlemesine psikolojik analizleri yapılarak okuyucuya sunulmuş. Aslında kitabı okurken bir roman değil de Necip ve Suat’ın günlüklerini okuyormuş gibi hissettim. Sevdaları, hüzünleri, pişmanlıkları, korkuları en ince ayrıntısına kadar verilmiş. Net bir vurgu yapılmamış olsa da eserin dikkati çeken bir yönü de Süreyya ve Suat üzerinden taşra - kent çatışmasının verilmiş olması. Suat ve Süreyya’nın taşra hayatının havasından, suyundan, tüm monotonluğundan bunalıp denize nazır bir yalıya taşınması, aşk üçgenindeki olaylar zincirinin başlangıcı olur. Muhtevası itibariyle oldukça akıcı, üslubu itibariyle oldukça yorucu bir kitap.
Eylül
EylülMehmet Rauf · Can Yayınları · 202239,9bin okunma
Reklam
84 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
“Sezai’nin Küçük Şeyler’i için çıldırdım!”
Samipaşazade Sezai’’nin Küçük Şeyler’i için çıldıran Halit Ziya Uşaklıgil ile hemfikir olmak, hem Uşaklıgil gibi başarılı bir edebiyat sanatçısı ile aynı görüşü paylaşmak hem de edebiyat tarihimizde Sezai’nin yeri açısından oldukça onur verici! Edebiyatımızın yenileşmeye başladığı dönemde Batılı anlamda ilk öykü denemelerinden sayılacak nitelikte
Küçük Şeyler
Küçük ŞeylerSamipaşazade Sezai · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201813,2bin okunma