Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne acıdır ne tatlı
#Alıntı# Siz ne derseniz deyin, yine de hakikate "Acıdır." diyemiyorum. Hakikat ne acıdır ne de tatlı. Hakikat, hakikatten ibarettir. Onu acılaştıran, onda hiç değilse lezzet diye bir şey bırakmayan bizleriz. Uğradığımız hayal kırıklıklarında, yukarıdan aşağıya yuvarlanışlarımızda hakikatin hiçbir suçu, hiçbir günahı yoktur. Siz uzaktan gördüğünüz bir kadını veya bir erkeği yıllardır hasretini çektiğiniz, canınız kadar sevdiğiniz birine benzetir de kucaklamak için üzerine doğru koşarsanız sonra da yanına geldiğiniz zaman onun sizin sevdiğiniz insan olmadığını görürseniz, uğradığınız hayal kırıklığında o insanın ne kabahati vardır? Onu çirkin, kaba, adi, kötü hatta "acı" bulmaya kalkarsanız haksızlık etmiş olmaz mısınız? İşte o insan hakikattir. Yani ne ise odur. Eğer başınıza fena bir şey geldi ise kabahat onda değil sizde, sizin yanılmanızdır.
Reklam
Hile yok bu oyunda, maksat hakikat Aksak nefesler, aslen kuralsız Hayal miydi, rüya mıydı? Yaşandı mı yoksa? Çok ince bir nokta; aşar seni, korkma
72 syf.
8/10 puan verdi
·
29 saatte okudu
Çin’de geçen ve ülkenin tek çocuk yasasını, baskıcı yönetimini ve yöneticilerini satır aralarında sıkça eleştiren bir kitap
Bayan Ming'in Hiç Olmayan On Çocuğu
Bayan Ming'in Hiç Olmayan On Çocuğu
. Arka kapak yazısıyla derinden etkiliyor ve insanı kendini sorgulamaya itiyor: “ Hakikat en çok hoşumuza giden yalanın ta kendisidir.” Tuvalet temizlikçisi Bayan Ming ve onun on çocuğunun öyküsünü bazen şaşkınlıkla bazen şüpheyle ama hep büyük bir merakla dinleyen Fransız iş adamı arasında geçen bilgelikle dolu diyaloglar çok keyifliydi. Hayal nerede başlıyor, gerçek nerede bitiyor? Ne yalan, ne doğru? Hangisi kurmaca, hangisi hakikat? Sayfalar boyunca bir uçtan bir uca savurmuş okurunu
Eric Emmanuel Schmitt
Eric Emmanuel Schmitt
. Sonunda da güzel bir ters köşeyle noktayı koymuş. Keyifli okumalar diliyorum.
Bayan Ming'in Hiç Olmayan On Çocuğu
Bayan Ming'in Hiç Olmayan On ÇocuğuEric Emmanuel Schmitt · Doğan Kitap · 20202,026 okunma
Sedef'in evvelce de bahsettiği Amerika'da doktora yapma konusu Alper'e hem cazip hem ürkütücü geliyordu. Boğaziçi'ne başvururken kabul alacağına dair hiç umudu olmadığından, şimdi orada öğrenci olmayı başarınca kendini yeterince gerçekleştirmiş hissediyor, Amerika'nın olanakları güzel hayaller kurdursa da bu hayallerin hakikat duvarı ile çarpışıp tuzla buz olacağına inanıyordu. Hangi gerçeklik hayali kırmazdı ki? Bir yandan gitgide boğucu bir hal alan politik atmosferin, hükümetin yaşam tarzına müdahale girişimlerinin onlar gibileri belirli mahallelere sıkışmaya hatta ülkeyi terk etmeye mecbur kıldığını kabul ediyor, lakin bir yandan da bu kaçışların çözüm olmadığını düşünüyordu. Ne yapacağına karar vermenin zorluğu ile yüzleştikçe de konformist bir yaklaşımla aslında hayatının yolunda olduğunu, ülkenin de bu günleri atlatacağını kuruyordu. "Biraz daha dayanırsak... Böyle gitmez..." diye düşünüyor, hatta iktidar değiştiğinde, tarih derslerinde bolca işittiği, okuduğu 2. Meşrutiyet, Cumhuriyet'in ilanı, 68 ya da bizzat şahit olduğu Gezi gibi özgürlük ve liberalizm deşarjlanna doyacağını hayal ediyordu. Gidenler de koşarak geri dönecekti o zaman.
Sayfa 186 - Sözler: Ağıtlar işlemiyor öyle bir kara büyüKitabı okudu
.. İstersen konuşalım. Fakat konuşmaktan ne çıkar ki! Kim bilir şimdiye kadar kaç merkep yükü kitap okudun. Fakat bunlardan ne anladın? Hiç.. değil mi? İnsanlar neyi bilirler..? Zevk ve bencilliklerinin arzuladığı sanatsal birtakım şeyleri.. Fakat hak ve hakikat hususunda ne bilirler..? Hiç..! Akıl yoluyla Hakkı bulmak mümkündür. Fakat bilmek, anlamak mümkün mü..? Ne konuşalım? Harfleri bir araya getirerek Hikmet bilinebilir mi..?
Reklam
Ön Söz
Bu kitabı hakikat aşkıyla yanan, akılla kavramayacak konuları merak eden insanların zevkle okuyacağı kanaatindeyim. Bu millet geçmişte bir sürü Raciler yetiştirmiştir, gelecekte de yetiştirmeye devam edecektir. Okuyucularımıza sunduğumuz bu hikayeler (bunların hikaye olup olmadığı iyi düşünülmelidir)... Zira bu kitaba rağbet edilmesi, İnsanların ciddi meselelerle ilgilendiğini göstermesi bakımından çok önemli. Böyle okurların bulunduğuna inanıyorum. Zira bu millet hassas bir kalbe sahiptir. Bunu birçok defa ispat etmiştir.. -Ahmed Hilmi-
İnsan
Dünyanın Kaç perdesi Var? Kaç perde De Kaç Gölge? Kaç Gölge De Kaç Can? Kaç Can Da Kaç his Var Bilirmisin? Bir Perdesinde Maddi'yi Gördüm Bir Perdesinde Manayı Bir Perdesinde İnsanı Bir Perdesinde Mahlukat Bir Perdesinde Sırlarla Çevrili Bir Perdesinde İfritten Sualler Perdeler İç İçe Manalar hisler İçece Bu Kıpırdayan Gölgeler
İnsan koca bir ömür boyunca sevgili eşiyle başbaşa, dizdize yaşayabilir mi?
Şu içine girdiğimiz ilerleme ve atılım yüzyılı artık hayal yüzyılı değil hakikat yüzyılıdır. Bu yüzyılda insan olan haklarından yararlanmadan önce görevini yerine getirmeyi düşünmeli.
Reklam
“Güvenli yaşamak tehlikelidir.” (Irvin D.Yalom)
Gözbebeğimizin çapı algıladığı parlaklığın şiddetine bağlı olarak hızla değişir bu refleks göze gelen aşırı ışığı kısarak (enerjisini azaltarak) retinayı korumaya odaklıdır. Bazen iletişim kurduğumuz insanlarda kendimizi tanımanın acılarıyla baş edebilmek için kabullenemediğimiz özellikleri taşıyan herkesi ve her şeyi ötekileştiririz. Ruhsal bir reflekstir bu. Okyanusta bir damla olduğunu unutmadan kendi içinde bir yolculuğa çık, isteklerinin mahkumiyetinden kurtul, başkasıyla arandaki bütün farkları unut, acısını ve sevincini hisset... Sende varolan kişilik doğuştan gelir, ona tarafsız bir gözle bakmalısın, onda seni zorlayan çok şey var, onları aşmak için başarısızlıklar ve hezimetler, acılar ve türlü çileler çekmek zorundasın. Yalnız kendinle anlaşırsan mutluluğu yakalayabilirsin... Başka türlüsü güç... Her insanın ruhunda eşsiz, kusursuz bir ahenk vardır... Sanatçı diye bir şey yoktur, içinde ki sanatı keşfedebilen, özgün iradesiyle düşünüp, kendi görüşünü inşaa edebilen insan vardır... “Çok az insan gerçeğin hayal gücüne sahiptir” diyor Goethe. Hakikat bazen o kadar karmaşıktır ki, tasavvurumuzun sınırlarını zorlar... Jung'un gölge dediği bilinçdışımızın ürkütücü, tekinsiz katmanlarında cesaret isteyen bir yolculuk... Varolmanın biraz daha ötesi... O zaman müzik :) m.soundcloud.com/chicoirani/davi...
Asıl mutluluk bir baba sevgisindeki kutsallığa yüceliğe mazhar olmakmış...
~~~ [••Ey dünya; Bitti sana deliler gibi aşık olduğum zamanlar. Anladım ki sen hakikat değil bitecek bir hayalsin. Kesinlikle sonu gelecek bir hayal...••] ~~~
Kur'an'ın cihan-şümul hakikati: Kur'an, Allah'ın birliğine inanmak hakikat-i kübrasını ilan eder İngilizce-Arapça, Arapça-İngilizce lügatların muharriri Doktor Steingass, Kur'an hakkında şu sözleri söylüyor: Kur'an, insanların yed-i istifadesine geçen eserlerin en büyüklerinden biridir. Kur'an'da
Sayfa 297 - PDFKitabı okudu
287 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 günde okudu
Hayalin Derinlikleri
Umk derinlik demek. Â'mak ise umk'un çoğuludur ve derinlikler anlamını taşır. "Hayalin Derinlikleri" olarak günümüz Türkçesine çevirmemiz mümkün. Hayal nedir peki? Sadece teşebbüh(düş) müdür yoksa başka bir anlamı var mıdır bizim zihnimizde oluşmuş? Bir şeyin var olması için zıttı olmalıdır değil mi? İyinin varlığını
A'mak-ı Hayal
A'mak-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Turkuvaz Kitap · 201916,8bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.