sıcak yazlardan kendi serinliğine sığınarak geçer hayat
ne yana dönsen hep aynı mesafeyi anlatır heves
bakma haritalara, inandığımız şeyleri işgal ediyor yalnızlık
Belki bir şiir beklersin
Gözlerin gizidir mısralarımın
Sesin özlemidir uykusuz gecelerin
Sustuğuma bakma, her sözüm hecemin
Şiirin özü sensin sözü sen.
Nice şafaklar bekler hasretle
Nice baharlar saklar rüzgârla geceyle
Gökyüzünde ki ay bile bir başka bekler
Gün doğarken gülüşün düşer gözlerime..
19Mayıs2024 / 00.20
Merhaba arkadaşlar. Hepimize mutlu akşamlar ve iyi hafta sonları dilerim. Uzun yıllar sonra oldukça doyurucu olacağını düşündüğüm Anton Çehov serisine başlıyoruz. Yaklaşık 10 kitabını bu süreçte okuyoruz ve okuyacağız. Bunun dışında onun öykülerinin seri olarak basımları var. Bunların Cem - İletişim ve Yordam Yayınları üzerinden yapılmış
➤Kıraat etmek: Düşüne düşüne, anlaya anlaya, tarta tarta okumak manalarına gelir. Akılın harekete geçirilmesiyle birlikte muhakemenin ve izanın devreye sokulduğu bir farkındalık eyleminin adıdır.
➤Dünya, şefkat ve merhametin bol olduğu, bununla birlikte zülüm, kan ve gözyaşının da bulunduğu, iç içe geçmiş sistemler ve sürekli tekrarlanıp yenilenen
Avuçlarıma hayat diye yuva yapar göçebe bir kuş
Kaçacak olsam bunu kimse bilmez
Mutlak bir yalnızhk konar kanatlarıma
Ben koro halinde en çok kendine bağıran
Bir karanfili alp göğsüne takan
Kendini adayan seher vaktine
Çikmaz sanılan yollardan çıkıp gelen
Eskimeyen bir göçebe
Unutulmuş bir yaz akşamı gibiyim
Dönüp duruyor içimde notası kırılmış ezgi
Sesimde sesinin rengini kim arıyorsa
Uzun uzun mesgul çalacak
Beni bulamayacak kimse
Ben șimdi çok eski bir Mustafa
Evini kalbinde taşıyan
Göçüp durduğuma bakma
Kazandın,Nasıl hissettirdi ?
Gülmüyorum artık,gülemiyorum.
Oturduğumuz kafe,
Oturduğumuz masadayım.
Gülüşün çok güzel diyordun
Çok beğendiğin için mi
Kendinle beraber götürdün ?
Bencilsin.
Genel itibariyle beğendiğim bir kitap oldu. Felsefe ve filozoflar gibi nispeten ağır bir konu akıcı bir dille işlenmiş. Filozofların doğum yıllarına göre işlenmiş olması da kimin kimden önce ya da sonra olduğuyla ilgili netlik yarattı kafamda kitabı okurken. Sadece acaba her filozofun kendine ayrılan bölümün başında bir küçük fotografi olsa miydi diye düşündüm. Çünkü fikirlerini okurken kafamda yüzlerini de canlandırmak istediğim için internetle kitap arasında mekik dokumak bir tık yormuş olabilir beni
Bunun dışında ufuk açıcı bir kitap olduğunu söyleyebilirim.
İşte kitaptan çıkardığım bazı notlar:
- Ne için çalıştığını sorgula. (Epikür)
- Olaylara yönelik tepkilerini seçebilirsin. Kontrolündeki alanlara odaklan. (Marcus Aurelius)
- Kötü senaryolara hazırlıklı ol. (Marcus Aurelius)
- Büyük resmi görmeye çalış.( Marcus Aurelius)
- Bazen dış dünyadan uzaklaşmak ruhsal dinginligini korumana yardım eder. (Spinoza)
- Geçmişteki bir davranışın gelecekteki bir davranışını zorunlu kılmaz. ( David Hume)
- Kendi duygularının farkında ol, tepkilerini seçebil. (David Hume)
- Sanata hayatında daha çok yer ver ki farkındalığın gelişsin. (Schopenhauer)
- Bildiğini söylediğin bir beceriyi yapabilmelisin de. (John Dewey)
- Öğrendiğin bir konu ile yaşam arasında bağlantı kur. (John Dewey)
- Hayat bir denge halidir; inişler ve çıkışlar olacaktır. (Jean Piaget)
- Korkularını bastırma, onları görmezden gelme. (Carl Gustav Jung)
- Kendini şekillendirecek olan yalnızca sensin. (Jean Paul Sartre)
- Kendine dışarıdan bakma alışkanlığı edin. (Albert Camus)
- Seçim yaparken hem aklını hem de duygularını kullan.(Theodor W. Adorno)