Keşke koşa koşa sana gelebilsem de ellerinden öpüp sana doya doya sarılabilsem be babam... Bugün mezarı başında konuştum, dertleştim, güldüm, ağladım.. Yine sana koşup geldim ama o pamuk ellerini öpemedim bu defa.. 70 yaşındasın artık melek babam 🤍 bak kızım rüyamda gördüm 107 yaşına kadar yaşayacağım ben derdin de gülüşür, şakalaşırdık hep. Yaşasınn benim güzel babam diye çok atladım boynuna 🤍 küçücük çocukken işten eve gelmeni dört gözle beklerdik, hiç yorgunum demez oynardın bizimle. En çok da ayağına alır zıplatırdın da kardeşimle önce ben kavgası yapardık 🥰 hele bir de keyfin yerindeyse hadi kızım dolabın kapağındaki rakıyı getir de yemekte bir duble içeyim keyifle derdin. Ben sana hep hayran oldum be babam... Çok şanslıyım 🙏vicdanınla, iyiliklerinle hep örnek oldun bize çok şükür 🙏 İyi ki senin kızınım, iyi ki benim babam oldun 🤍 Emanetin (saatin) kolumda 😇 her saate baktığımda seni görüyorum sanki.. Her dokunduğumda sana dokunuyorum sanki.. Çok özledim çok. Ben senden hep razıyım. İyi ki doğdun can babam 🤍
ben kendi kendime konusarak hallederim bir seyleri diye dusunuyorum, insanlarla olsam daha cok yorulurum muhtemelen de yerine göre tercihim değişiyor aslında
Ben şimdi sana, “Ben iyi bir adam değilim, bırak, benimle uğraşma.” diyeceğim. Sen diyeceksin ki “Yok, sen aslında iyi bir adamsın.” “Değilim” diyeceğim, “bu kadar kadın yanılmış olamaz.”
“Bu kez farklı,” diyeceksin, “ben farklıyım.”
“Bunu duymuştum daha önce.” diyeceğim.
“Bende ilginç bulduğun ne varsa sana doğru çeken, virgülüne bile dokunmadan aynı şeyleri bahane edip beni terk edeceksin.” diyeceğim.
“Asla böyle bir şey olmayacak.” diyeceksin.
Gülümseyerek, “Bunu da daha önce duymuştum.” diyeceğim. Konuşmaya yelteneceksin.
“Sus” diyeceğim. “Sus.
Söylenebilecek her şeyi daha önce duydum. Kendini yorma.” diyeceğim.
“Usulca kalk ve git buradan. Ve çıkarken bana bir oralet söyle.
Çünkü böyle zamanlarda oralet içmek gerekir. İnsan keyifliyken çay, hüzünlüyken de rakı içmeli.
Boktan bir tekrarı durup durup yaşıyorsa da, oralet.”