584 syf.
·
Not rated
O ve sonrası mı, zincir mi yoksa Türk olmak ve etkileri mi…???
Kitap aslında, ilk başta “ Yavuz Sultan Selim”e olan hayranlığımla başladı , ama kitap nerdeyse yarısına gelene kadar Fatih Sultan Mehmet ‘in İstanbul ‘u fethi ve onun Avrupa da, yol açtığı etkilerinden ve yansımalarından bahsediyor. Aslında, çok büyük ,bizim zannettiğimizden daha da büyük bi etki. Neden….??? İstanbul ‘un Fethi ve
Tanrı'nın Gölgesi - Yavuz Sultan Selim ve Bilinmeyen Hikayesi
Tanrı'nın Gölgesi - Yavuz Sultan Selim ve Bilinmeyen HikayesiAlan Mikhail · Epsilon Yayınları · 202215 okunma
i really felt that
ne tekinde hayır var ne koalisyonunda! derdi sana düşüyor onlar yakar kınayı... enayi, ah enayi! ah enayi, enayi!...
pdf
Reklam
Pat da arabanın peşinden koşmaya başladı hemen. Hayır, bu defa adamı elinden kaçırmaya niyeti yoktu. Dili sarkmıştı ama vücudunda hissettiği tüm acılara rağmen var kuvvetiyle koşuyordu... Ama araba ondan hızlı gidiyordu. … Akşama doğru Pat'ın üzerinde üç aç karga uçuyordu.
"en kötüsü, hayır demeyi öğrenemedim yemeğe kal, dediler: kaldım. oysa, kalınmaz onlar biraz ısrar ederler; sen biraz nazlanırsın sonunda kalkıp gidilir. her söylenileni ciddiye almak yok mu, şu sözünün eri olmak yok mu; bitirdi, yıktı beni."
Tabii ki hayır :) #midyat
"Yüzüme tokat yemişçesine irkildim. Yüreğim ağırlaştı, gerçeği haykırmaya hazırlandım. Sonra anladım: Bu, Hasan'ın benim için yaptığı son fedakarlıktı. Hayır, deseydi Baba ona inanırdı, çünkü Hasan'ı asla yalan söylemediğini hepimiz bilirdik."
Sayfa 124
Reklam
Aslın da yalnız kitap açıp kapayan bilgin -orta yetenekte bir filo log için günde yaklaşık olarak iki yüz tane- sonunda kendi liğinden düşünme yetisini iyiden iyiye yitirir. Kitap karıştırmı yorsa düşünmez de. Düşünürken bir uyarıma (okunmuş bir düşünceye) yanıt verir -yalnızca tepki gösterir artık. Bilgin bütün gücünü evet ve hayır demeye, çoktan düşünül müş olanları eleştirmeye harcar, -kendisi düşünmez olut.. Kendini savunma içgüdüsü bozulmuştur onda; başka türlü olsa, kitaplara karşı kendini savunurdu. Bilgin demek deca dent demek. Gözümle gördüm bunu: Yetenekli, verimli, öz gür yaradılışlar, daha otuz yaşlarında “okumaktan çökmüş ler”, kibrit gibiler artık; kıvılcım, “düşünce” verebilmeleri için sürtmek gerek. -Daha sabahın köründe, insan dinçken, gücünün kuvvetinin şafağındayken, bir kitap açmak, -ayıp derim buna!
Sayfa 36
Hayır ben değil, bir başkası çekiyor acıyı. Böylesine dayanamazdım ben.
"Ne zaman onlara: 'Allah'ın indirdiklerin uyun' denilse, onlar: 'Hayır, biz, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye (geleneğe) uyarız' derler. (Peki) Ya atalarının aklı bir şeye ermez ve doĝru yolu da bulamamış idiyseler?" • Bakara, 170 •
yo, hayır yapamaz bunu, yapmasın bana dünya söyleyin aynada iskeletini görmeye kadar varan kaç kaç kişi var şunun şurasında?
Reklam
İnsan denen varlık o kadar kolay bir şekilde, bir çırpıda değişebilir ve utanç verici,hayır,gülüş derecede korkunç bir değişim geçirirdi.
“Gittiği gün kara kalbimi de alıp yanında götürmüştü ve eğer hayır derse onda kalabilirdi. Zaten artık bir başkasına ait olamazdı.”
Sayfa 225Kitabı okudu
Şerrin içinde Hayır!!
Gözyaşlarının dili şikayet dilinden daha fasihtir. Affedilmeye giden en kısa yol ağlamaktır. Dualarının kabul edilmesinin anahtarı ümitli olmaktır. Ve son olarak Allah'a Hüsnü zannetmek ve rahmetinden ümit var olmak amel olmadan bir şey ifade etmeyecektir. O halde önden ücreti öde, sonra nimetleri bekle.
"İmge sistemi kurmuş şair deyince ne anladığımı belirtmek için, isterseniz örnek vereyim; Dranas böyle bir şairdir, Nâzım böyle bir şairdir, Dağlarca böyle bir şairdir, Necatigil böyle bir şairdir, vs. İmge sistemlerini tutarsınız tutmazsınız, ayrı bahis, bu özgün imge sistemi kurdukları gerçeğini gölgelemez. Hepsi kurdukları sistemi yeterince geliştirebilmiş midir? Elbette, hayır! Çünkü, Türk sanatçılarının başına bela olan üç faktör, aralarından bazılarını, olumsuz yönde etkileyebilmiştir: a. Alkolizm, b. Kültürsüzlük, c. Siyasal baskı! Aynı üç faktörün, hele öteki şairlerdeki 'tahribatını' anlata anlata bitiremeyiz."
Kudüs | 1948’den sonra
Bir Türk Kudüs'ü yoktu. Bir Arap Kudüs’ü var mıydı? Hayır. Ne Katolik, ne Ortodoks, ne de Yahudi Kudüs'ü Kudüs Haçlı alemli, Davud mühürlü sancaklar altinda göze görünmez ordularin sessizce alip verdikleri bir yer. Bu defa o şehrin bu yakasında Süleyman’ın olduğu kadar Yahudi olan Kudüs'ü görüyorum.
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.