Saadet geçici bir kuruntu, elem temelli bir hakikat, geçen saadetimden ne kaldı? Gittikçe dağılan, uçan bir bulut! Gelen felaket ise ebediyen baki... Ebedi olmayan elem, felaket değildir. Saadetin sebepleri sayılır, elemlerin sebepleri sayılamaz. Elini, gözünü, sevgini, suad'ını, saadetini kaybedersin sonra aynı ele, aynı göze nail olabilir misin? Hayır!
Sayfa 114Kitabı okudu
"Körle yatan şaşı kalkar. Hayır, körle yatan kör olur. "
Sayfa 79 - İthaki yayınlarıKitabı okuyor
Eğer "hayır" demeye muktedir değilsen "evet"'in tamamen anlamsızdır.
Sayfa 128 - ButikKitabı okuyor
“Güneşim, ayım geldi. Gözüm, kulağım geldi. O altın madenim geldi.
Başımın sarhoşluğu geldi. Gözümün nuru geldi.
Bir dileğim olmuşsa işte o dilediğim geldi.
Dün gece mumla aradığım dost
bugün bir gül demeti gibi yoluma çıkageldi.”
Sayfa 7Kitabı okuyor
Dikkatli bir şekilde bak da insafla söyle: Bizden öncekiler sözün o feyzini bütünüyle tükettiler mi?
Hayır! Tahminlere sığmaz bir şekilde sonsuz ve ölçüsüz olarak her an yeni mazmunlar bulunup söylenmede.
Sayfa 189Kitabı okudu
Hayır, beni sevmemişti, aksine beni kendinden uzaklaştırmıştı.
Sayfa 14
"Beyker! Memleketin yetiştirdiği pırlanta gibi bir insan gelmiş bizden memleketin lehine, ekmek su kadar doğal bir şey istiyor. Bir mal aynı fiyata Türkiye' de yapılıyorsa dışarıdan ithal edilmesin, Türkiye 'den alınsın diyor. Buna nasıl hayır dersiniz.
Sayfa 14Kitabı okuyor
"Resulullah(s.a.v), 'bana söyleyin, sizden birinin kapısında bir nehir aksa ve bundan günde beş kez yıkansa, kirinden bir şey kalır mı?' diye sordu. Ashab, 'hayır, kirinden bir şey kalmaz.' dediler. Hz. Peygamber(s.a.v)'de 'beş vakit namaz da işte böyledir. Allah onlarla günahları yok eder.' buyurdular."
Yolda görsem tanımayacağım bu adama sırılsıklam âşık olmuştum.
Birbirimize dokunmayı unutmuş gibiydik.
Beni ayakta tutan tek şeyin, bu sanal ilişki olduğunu biliyor ve onu kaybetmek istemiyordum. O ise artık gerçek dünyada da beni yanında istiyor, ısrarla, "Buluşalım," diyordu. "Sana yakın olmak, sana dokunmak istiyorum, gel artık," diyordu.
Uzun boylu, esmer, yakışıklı biriydi.
Keşke onunla ömür boyu mesajlaşsaydık ve hiç tanımasaydık birbirimizi. Ama daha fazla, "hayır," dersem artık onu kaybedecektim. Ve onu kaybetmeyi göze alamıyordum.
Sayfa 30Kitabı okudu
