Neandarteller yok sayılamayacak kadar yakın fakat tolere edilemeyecek kadar da farklılardı…
İnsanların “üstün” ve “sıradan” olarak ayrılmasının bir hayal ürünü olduğunu kabul etmek bizim için kolaydır. Öte yandan insanların eşit olması da bir mittir.
Sayfa 117
Reklam
Yaklaşık 14 milyar yıl önce, Big Bang olarak adlandırdığımız bir şeyle madde, enerji, zaman ve uzay ortaya çıktı. Evrenimizin bu temel özelliklerinin hikayesine fizik diyoruz. Bunların ortaya çıkışından yaklaşık 300 bin yıl sonra madde ve enerji, atom adını verdiğimiz daha karmaşık yapılar ortaya çıkardılar, bunlar da zamanla birleşerek molekülleri oluşturdu. Atomların, moleküllerin ve aralarındaki etkileşimin hikayesine kimya diyoruz. Yaklaşık 4 milyar yıl önce, Dünya adı verilen gezegende, bazı moleküller organizma adı verilen oldukça geniş ve karmaşık yapılar oluşturdu. Organizmaların hikayesine biyoloji diyoruz. Yaklaşık 70 bin yıl önce Homo sapiens’e ait organizmalar, kültür adını verdiğimiz daha da karmaşık yapılar oluşturdular. Bunu takip eden insan kültürlerinin gelişimine tarih diyoruz.
Fakirlik, hastalık, savaşlar, kıtlık, yaşlılık ve ölüm insanlığın kaderi değildi, sadece cehaletimizin ürünleriydi.
Para
"Para şu ana kadar yaratılmış en evrensel ve en etkili karşılıklı güven sistemidir."
Para
"Başka bir deyişle, para bir eşya değildir, psikolojik bir kurgudur ve fiziksel olanı zihinsel olana çevirerek çalışır."
Reklam
Serbest piyasaya duyulan inanç Noel Baba'ya duyulan inanç kadar naiftir, zira siyasi çıkarlardan ve eylemlerden arınmış bir serbest piyasa söz konusu değildir. En önemli ekonomik kaynak, geleceğe olan inançtır ve bu da hırsızlar ve şarlatanların sürekli tehdit altındadır.
Doğa severler:
Atalarımızın doğayla uyumlu içinde yaşadığını iddia eden Doğa severlere inanmayın. Sanayi Devrimi'nden çok önce, Homo Sapiens en çok bitki ve hayvan çeşidini ortadan kaldıran tür olma rekorunu elinde tutuyordu. Biyoloji tarihinin en ölümcül tür olmak gibi şaibeli bir özelliğimiz var.
Sizden istediğim tek şey kenara çekilmenizdir. Bunu yaparsanız güneşime mani olmazsınız ve bana vermeniz mümkün olmayanı benden almamış olursunuz.
16. yüzyıldan 19. yüzyıla, 10 milyon Afrikalı köle Amerika'ya getirildi ve bunların yüzde 70'i şeker çiftliklerinde çalıştırıldı. Çalışma koşulları felaketti. Çoğu kısa ve sefil bir yaşam sürüyordu, milyonlarcası da köle ele geçirmek için yapılan savaşlarda veya Afrika'nın iç bölgelerinden Amerika kıyılarına yapılan uzun seyahatlerde ölüyordu. Bütün bunlar, Avrupalılar şekerli çay içebilsin ve tatlı yiyebilsin, tabi bu arada şeker baronları da muazzam kârlar elde edebilsin diye yaşanıyordu.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.