Bazen hayat nefesimi öyle kesiyor ki;
Kendimi yaprakları dökülen, kurumaya yüz tutmuş yaşlı bir çınar gibi hissediyorum. Sanki yıllarca olduğu yerde durup dururken kimsenin fark etmediği, fakat güneşin kızgın yakıcılığında gölgesine sığınılan, zaman zaman umursamazca kabuğu parçalanan önemsiz bir ağaç işte.
Ne istiyorum biliyor musun?
Her şeyden uzaklarda, yüksekçe bir tepede gelip geçenleri izlemek istiyorum. İnsanların sevinçlerini, mutluluklarını, gülmelerini, üzülmelerini, dertlenmelerini, kederlenmelerini, sızlanmalarını, ağlamalarını...
Kısacası herşeyi uzaktan izlemek istiyorum.