Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Benzemez insan dostlarıma/ Ağaçlar gölgesini esirgemez/ Güneş köpeğimden daha sadık/ Dizlerime sıçrar ellerimi ısıtır/ Karşılık beklemeden/ Hele kuşlar/ Avcılara bile kin beslemezler. "
Sayfa 9
Ötüken Dergisinin İşleri: Ötüken'e gelen şiirleri okuyup basılabilecek olanları seçmek de Atsız'ın işidir. Bu arada bir de roman yarışmasında jüri üyesidir: "Ötüken hakkındaki tenkitlerinde de haklısın ama ne yapalım? Eldekiler bunlar. Daha iyi şiir istiyorsun. Ben, bana gelen okkalarla şiirin en iyilerini seçip Sançar'a
Reklam
"68. Vilâyete Seyahat”: Atsız'ın İlk ve Tek Yurt Dışı Gezisi O tarihte Türkiye'de 67 vilayet vardı. Mizahı çok seven Atsız, çok sayıda Türk'ün yaşadığı Almanya'dan 68. vilayet olarak bahsetmiştir.. 1969 yılının Ağustos ayında Atsız, ilk ve tek yurt dışı seyahatini yapar. 08 Ağustos sabahı uçakla, İstanbul'dan
Atsız'ın Dostları ve Ziyaretçileri: Türk milliyetçiliğinin "uyutulma dönemi"nde Atsız'ın da faaliyetleri sınırlıdır. Günleri, yollarda ve Süleymaniye Kütüphanesi'nde geçmektedir. Tanıdıkların, kendisini merak eden Türkçülerin ziyaretlerinin de ardı arkası kesilmemektedir. Ya bilhassa öğle tatillerinde kütüphanede, ya da
Komünist bir şairin döve döve yetiştirdiği bir tıbbiyelinin kırık dökük mısraları kimseye bir şey anlatmıyor, anlatsa da “ahlaksız” bulunuyordu. O güzel yayınevinin kapısından girip Memet Fuat’ın odasını sorduğumda dizlerim titriyordu; Memet Fuat ayağa kalktı, ceketinin önünü ilikleyip elini uzattı. Adam gibi sanat yapmanın, hele bunu Adam Sanat’ta yapmanın onurunu öğrendim. Bir ben mi? Sunay Akın, Akgün Akova, Ali Asker Barut… Ona gönderdiğim şiirleri, tıpkı diğer şair dostlarıma da yaptığı gibi, dosyalardı ve şiirlerinin kenarlarına notlar düşerdi. O, kapı açar, fener verir, yolu gösterir ve arkamızdan el sallardı hep. Onun için dev bir çınar demeyeceğim, bunu başkaları söyleyebilir; onun suratındaki o tebessümü hiç kimsede görmedim. Bulamadım. Hiç değilse onu bir köy mezarlığına uğurlasaydık. Hiç değilse onu karşılayan melekler de ayağa kalkıp önünü iliklese… Hiç değilse yetiştirdiği şairler biraraya gelip onun için Nâzım’dan şiirler okusak, ilk yayımladığı şiirlerimizi dillesek.. hiç değilse bir kez daha “Adam” olsak, “Sanat” olsak: Kendimizi popüler kimliklerimizden sıyırarak. (rimbaud’ya akıl notları - küçük İSKENDER - sayfa 61,62,63,64,65)
Sayfa 61 - SEL YayıncılıkKitabı okudu
Ama düşündüğümüz şeyler filancanın işini kaybetmesi ya da Danıştay' daki bir dava gibi şeyler değil, muradına ermiş insanların mutluluk dolu düşünceleridir... Kimse orada olmayan bir dostunun aleyhinde söylemez, kimse sana, '' Hele bir kapıdan çık, seni de çekiştiririz!'' der gibi bakmaz. Sevmediğin, saymadığın kimselere aynı masada yemeğe gitmezsin. Dostların gözlerinde yalnız sevgi görürsün. Düşünceleri neyse, sözleri de odur.
Sayfa 220 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarKitabı okudu
Reklam
Fransız Devrimi
– Dostlarım adil olalım! Böyle bir imparatorun imparatorluğu olmak bir halk için ne görkemli bir yazgıdır, hele bu halk Fransız halkıysa ve dehasını bu adamın dehasına katıyorsa! …hükmetmek, ilerleyip zafer kazanmak, her hamlede bir başkenti ele geçirmek, humbaracılardan krallar yapmak, hanedanların çöküşüne karar vermek, hızlı ve kararlı adımlarla Avrupa’yı dönüştürmek, tehdit ettiğinizde elinizin altında Tanrı’nın kılıcını hissetmek …Fransız imparatorluğunu Roma imparatorluğuna benzetmek …Avrupa’da şanın gücüyle yaldızlanmış bir halk olmak …dünyayı hem güçle hem de göz kamaşmasıyla iki kez fethetmek, bunlar kadar yüce ve görkemli bir şey olabilir mi? – Özgür olmak, dedi Combeferre.
"netice benzemezler insan dostlarıma ağaçlar gölgesini esirgemez güneş köpeğimden daha sadık dizlerime sıçrar ellerimi ısırır karşılık beklemeden hele kuşlar avcılarına bile kin beslemezler.."
Sayfa 35 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Eski un çuvallarına benziyor belleği­miz: deliklerinden habire un akıtıyor. Ne çabuk unutuyoruz. Ne çabuk siliyoruz aklımızdan. Ka­la kala bu yüzler kalıyor işte , bulanık sular gi­bi; gelip geçici bulutlar gibi. Bu yüzler, uçucu dostları belleğimizin. Ne çabuk unutuyoruz, ger­çekten. Hele ben ne çabuk unutuyorum.
Sayfa 7 - PdfKitabı okudu
"Benzemez insan dostlarıma/ Ağaçlar gölgesini esirgemez/ Gü­neş köpeğimden daha sadık/ Dizlerime sıçrar ellerimi ısıtır/ Karşılık beklemeden/ Hele kuşlar/ Avcılara bile kin beslemezler. "
361 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.