120 syf.
·
Not rated
·
Read in 7 hours
Yabancı/Albert Camus Kitap bugün bitti bilmiyorum belki dündü. Bugün muydu dün müydü, ben şimdi buraya neden çıktım niçin çıktıma dönmesin, evet dün bitirdim, bugün notlarımı derledim, öğrencilerimle de beraber güzelce kiritigini yaptık. Her sene farklı öğrencilerle okuma grubu kuruyorum ve her sene okuma listeme bu kitap dahil oluyor , kitabı
Yabancı
YabancıAlbert Camus · Varlık Yayınları · 1994111.6k okunma
66 syf.
·
Not rated
Bir Delinin Akıl Defteri
Bir Delinin Akıl Defteri
Muhsin Demir
Muhsin Demir
“Belli ki derin bir yaranın parçasıydı;öyle ağlıyor ,öyle düşünüyor ,öyle bakıyordu. Böyle bir yara ,insanın parçası olamaz, ancak insan böyle bir yaranın parçası olabilir…” #psikolojik eserleri okumayı sever misiniz? Ben severim.Sizde severseniz #birdelininakildefteri ni en yakın zamanda #okumanız dileğiyle Ünlü
Bir Delinin Akıl Defteri
Bir Delinin Akıl DefteriMuhsin Demir · Od Kitap · 20244 okunma
Reklam
İnsanın her şeye aynı anda sahip olamayacağı söylenir, bu doğrudur da, insan hayatlarının tartısı sürekli ka­zanılanlar ve kaybedilenler arasında inip kalkar, esas sorun ise kaybedilmesi ve kazanılması gereken şeylerin göreceli değer­leri konusunda fikir birliğine varmanın imkansızlığında yatar, ki bu imkansızlık da insanlara özgüdür, dünya işte bu yüzden bu haldedir.
HAYATI GEREĞİNDEN FAZLA CİDDİYE ALMAYIN
- İyi ve şerefli bir hayat yaşayın. - Yaşlandığınızda ve dönüp geçmişe baktığınızda ikinci kez keyif alın. - Sevgisiz güç bizi zorba ve despot yapar . - Sevgi dolu bir ev hayatımızın temelidir, sakin ve düzenli bir ev yaratmak için elinizden geleni yapın. - Kimle evleneceğin kararının hayatta verilen en önemli karar olduğunu unutmayın. - Evlenmeden önce en az 6 ay nişanlı kalın. - Çocuğuna küçük şeylerden zevk almasını öğreten ona büyük bir servet bırakmış olur. - Başarınızı ona ulaşmak için nelerden vazgeçtiğinizle yargılayın. - HAYATI GEREĞİNDEN FAZLA CİDDİYE ALMAYIN. - Ne zaman kaybederiz düştüğümüzde değil pes ettiğimizde. - Kaybettiğinizde aldığınız dersi kaybetmeyin. - İyi kalpli olmanın mükemmel olmaktan daha önemli olduğunu unutmayın. - En mutlu insanlar her zaman her şeyin en iyisine sahip olan insanlar değildir. En mutlu insanlar karşılarına çıkan güzel şeylerin değerini bilen insanlardır. - Başkalarının söylediklerini yapmayın onları dinleyin ama size doğru gelen şey neyse onu yapın. - İnsanlar yanlış yapabilirler yalnız büyük insanlar yanlışlarını anlarlar. - Yılda bir kez daha önce hiç gitmediğiniz bir yere gidin. - Bugünkü her üzüntünün ve her acının yarınki mutluluğu hazırladığını unutmayın. - Güçlü olan zayıf yanını bilendir. - İyi bir adam gördüğünüzde onu taklit edin, kötü bir adam gördüğünüzde onun kusurlarını kendinizde arayın. - Sevdiğiniz insanı yalnızca onun duyabileceği şekilde eleştirin, övgünüzü ise tüm dünya duysun. - Öğrenmeyi bırakırsan ölmeye başlarsın. #SADETTİNSARAN
İnsan bozuk bir bedenle yaşayamaz; ister en güzel yemekleri yiyip en iyi içkilerden içsin, ister çok zengin olsun, yine de yapamaz bunu. Adaletsiz bir adam da her dilediği şeyi yapsa bile, ruhundaki bozukluktan kurtulup adaleti ve iyiliği elde edemeyecek; az önce şahit olmadık mı buna?
Sayfa 252
‪Türk Budun, Ökün!
Şimdi herkes akl-ı evvel oldu. 5, 10 tekerlemenin tekrarlanmasıyla dünyayı bir çırpıda düzelti veriyorlar. Millet hainliğine kadar varan her şeyi söyleyip de yine "özgürlük yok" diye bağıran siyaset palyançolarına çocuk aldatır gibi yalanlar söyleyerek olmayacak vaatlerde bulunanlara, baktıkça kıyametin kopmakta olduğuna inanmak
Sayfa 221 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Reklam
Film İncelemesi
İZLEDİM - BİTTİ FİLM ADI: L'homme qui ment ( Yalan Söyleyen Adam ) YAZAR ADI: Alain Robbe-Grillet FİLM SÜRESİ: 1 SAAT 37 DAKİKA
Üzmüşler çocuğu, diğer çocuklar. "Senin baban çöpçü, sen de pis kokuyorsun” demişler. Vicdan duygusu tam gelişmemiştir okul öncesi çocuklarında. Zaman zaman böyle acımasız olabilirler. Kırmışlar yavrucağın kalbini. Konuştum babayla. Çok üzüldü, çocuğunun üzülmesine. Dağ gibi adam gözyaşlarını ilk kez ayırdı gözlerinden belki de. “Üzülmek
Çünkü orada insan bir makina adam ve bir otomat değil, kabiliyetlerinin serbestçe gelişmesine her yaşta ve her meslekte imkan verilen manevi bir şahsiyettir
"Birçok insan, mutlu olduğunu bilmediği için mutsuzdur” demiş Dostoyevski. Belki haklıdır, bilmiyorlardır. Belki bu adam da bilmiyordur. Hatta ben de bilmiyorumdur. Tabii ya... Mutluluktan geberiyorum be Dosto. Mutluluktan geberiyorum anasını satayım. Böyle süslü laflara değil, bir amaca ihtiyacım var. Bütün hatalarımı ve pişmanlıklarımı silecek, başıma gelen her şeyi, sanki ona varmak için yaşamışım gibi haklı gösterecek bir amaca ihtiyacım var.
Reklam
Bir gün Don Kişot, hüzünlü kişiliğin bu ünlü şövalyesi, dünyanın gelmiş geçmiş şövalyelerinin en saf, en yüce gönüllü, en kalbi temiz olanı Don Kişot, sadık seyisi Sancho'yla serüven peşinde yolculuklara çıkarken birdenbire onu uzun süre düşündüren kuşku ve şaşkınlığın içine gömülüyor. Olay şu: Yaşamöykülerini şövalye romanları adı verilen ve
Sayfa 950 - 951, 952, 953, 954, 955 Yapı Kredi Yayınları
Bununla beraber aşk lüzumlu bir şeydir... Selim Pusat’ın ilgisi artıyordu. Sordu: - Neden? - Yaşamayı tatlı bir hale getirdiği, ihtiras olduğu için lüzumludur, ihtiraslar çok defa parlak ve olumlu neticeler doğurur. Siyasette, ilimde, sanatta ihtiras olmasa belki de bugünkü medeniyet olmazdı. Aşk bir nevi anormal duygudur, âşıklar da anormal hastalardır ama ruh hekimliği bakımından her büyük insan da az çok anormal sayılır. Bütün insanlar tam normal olsa insanların akıllı ve şuurlu hayvanlardan farkı kalmaz.
Doğru kadın ve doğru erkek diye bir şey yoktur… Öyle biri, öyle tek bir kişi yok. Sadece insanlar ve her insanın içinde bir tutam doğru insan var ama kimsede ,bizim diğerinden beklediğimiz ve umduğumuz şey yok. Kusursuz insan diye bir şey yok ve o mutluluk veren ,harikulade tek adam aslında hiç var olmadı.
Sayfa 101
... Köy sakinlerinin kimi evindeydi kimi tarlasında çalışıyordu, her biri kendi işine dalmıştı ki birden kilisenin çanı duyuldu. ... Çanlar gün içinde birçok kez çalardı; dolayısıyla bunda şaşılacak bir yan yoktu. Ama çalan yas çanıydı, üzgün üzgün ve bu, evet, şaşırtıcıydı, çünkü bildikleri kadarıyla köyde kimse ölüm döşeğinde değildi... ... Çan birkaç dakika daha çaldıktan sonra sonunda sustu. Daha sonra kapı açıldı ve eşikte bir köylü belirdi. Bu adam her zamanki çan çalma görevlisi olmadığına göre, bu durumda, köy sakinlerinin ona zangocun nerede olduğunu, kimin öldüğünü sormaları anlaşılır bir şeydi. “Zangoç burada yok, çanı çalan benim” diye cevap verdi köylü. Köy sakinlerinin ısrarla “Peki ama ölen de mi yok?” diye sormaları üzerine köylü şöyle dedi: “Hayır, ismi olan, insan görünümünde biri için değil, adalet için çaldım yas çanını, çünkü ölen, adalet.” (José Saramago)
Sayfa 24 - Kafekültür Yayıncılık, İstanbul, 2013Kitabı okuyor
224 syf.
·
Not rated
·
Read in 17 days
Okuduğumuz kitaplar üzerine neden konuşmuyoruz diye serzenişte bulunduğum arkadaşımla ile ortak okumamız olan kitap. Yazarı bana tanıtan da arkadaşım olmuştu. Ağzı Çiçekli Adam tiradı ile tanışmıştım hatta. O tiradın giriş kısmı beni o kadar etkiledi ki yazarın başka bir kitabını alıp okumak istedim. Buraya da not düşmek istedim giriş kısmını.
Biri Hiçbiri Binlercesi
Biri Hiçbiri BinlercesiLuigi Pirandello · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20214,055 okunma
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.