"Şuraya turist ulaşamıyor, buraya turist yürüyemiyor, burada turist kalamıyor" mantığıyla doğal ve tarihi güzellikleri olan yerlere koca koca oteller, yollar, otoparklar yapmanın, minibüsler getirmenin mantığı nedir, Allah aşkına? O yerler zaten herkes ulaşamadığı, dokunmadığı, sessiz sakin, bakir, dingin olduğu için güzeldir ve öyle kalmalıdır. Buraları keşfetmek isteyenler de oraların gerektirdiği koşullara ayak uydurmalıdır, zaten ancak o şekilde farklı bir deneyim yaşarlar. Bazen yürümek, tırmanmak, yorulmak da gerekir. Her yeri erişilir, sıradan ve benzer kılmak mıdır sizin turizm anlayışınız? Amazon ormanları deneyimi olsun diye ortasına otel mi yapıyoruz? Everest tepesine teleferik mi yapıyoruz? Çin Seddi'ne gelen turistler yorulmasın diye yürüyen merdiven mi yapıyoruz? Her yeri ulaşılır kılmak, vahşi turizme teslim etmek bilinçsizliğin vardığı son noktadır. • Öznur Sirene
İran'ı bilmeyen sözde İran uzmanları, yıllarca İran'ın ne kadar güçlü olduğunu anlatıp durdular. İran'ın son yıllarda ne kadar geliştiğinden, Sipahi Pasdaran adı verilen devrim muhafızlarının esrarengiz savaş kabiliyetinden vesaire söz ettiler. Oysa İran'ı övüp arşa çıkaran bu uzmanlar ne tek kelime Farsça bilir ne de
Reklam
Bozkurtların Ölümü'nde Zaman-Roman ile Tarihî Olayların İlişkisi: Olaylar 621'de başlar, 639'da son bulur. "Romanın Hikâyesi"nde Atsız, tarihe sadık kalacağını belirtmiştir. Gerçekten de romandaki ana olaylar, tarihte geçen olaylarla örtüşmektedir. Bunu göstermek için 621-639 yılları arasındaki Kök Türk tarihini özet
Romanın Macerası: Bozkurtların Ölümü Atsız'ın, tarihin tozlu sayfalarından çıkardığı Kür Şad'ın hikâyesidir. 639 yılında Çin sarayını basan 41 yiğidin hikâyesini Atsız Fransız kaynaklarından, muhtemelen Hüseyin Cahit'in De Guignes tercümesinden, daha üniversite yıllarında okumuş olmalıdır. Çin kaynaklarında Cie-şı-şuay olarak geçen
533 syf.
·
Not rated
·
Read in 21 days
Clive Ponting’in “Dünyanın Yeşil Tarihi” kitabı, çevre tarihi ve insan uygarlıklarının çöküşü üzerine derinlemesine bir bakış sunuyor. Kitap, çevre hareketlerinin genellikle parçalı ve bölük pörçük bilgilerle sunulduğu bir dönemde, konuya tarihsel bir perspektiften yaklaşıyor. Ponting, binlerce yıl süren üretim ve tüketim düzenlerimizi, kaynak kullanımını, yoksulluk ve refahın dağılımını ele alarak, bunların çevre ve doğanın kullanımıyla nasıl iç içe geçtiğini anlatıyor. Yazar, insanın evrimini, avcı ve toplayıcı olarak yaşamlarını ve tarıma geçişlerini irdeleyerek başlıyor ve Mezopotamya, Mısır, Çin, İndus Vadisi, Mezo Amerika ve Peru gibi çeşitli bölgelerde uygarlıkların ortaya çıkışını ele alıyor. Kitap, günümüzün çevre sorunlarına ilgi duymayanlar için bile, sömürgeciliğin tarihçesini ve Üçüncü Dünya ülkelerinin karşılaştığı zorlukların nedenlerini öğrenmek isteyenler için değerli bir kaynak olarak öne çıkıyor. Ponting’in eseri, çevre ve uygarlıkların çöküşüne geniş bir tarihsel açıdan bakarken, aynı zamanda okuyucuya şaşırtıcı örneklerle ve akıcı bir dille bu bağlantıların binlerce yıllık öyküsünü sunuyor. Bu, sadece çevre bilinci olanlar için değil, tarihin ve insanlık durumunun daha geniş bir anlayışına sahip olmak isteyen herkes için önemli bir çalışmadır.
Dünyanın Yeşil Tarihi
Dünyanın Yeşil TarihiClive Ponting · Sabancı Üniversitesi · 030 okunma
Dünyanın Yönetimi Yeniden Atatürk Sayesinde Türklere Geçti Hemen nasıl oldu demeyin. Önce anlatalım, anlamaya çalışalım ve yapalım. Devrim ile ilgili tüm hazırlıklar tamamdır. Türk ulusu sadece bir irade ortaya koyacak. O kadar. Mustafa Kemal Atatürk'ün dünyanın gidişatı hakkında ki ileri görüşleri yaşattığım ilmi sır ile bağlantılı
Reklam
152 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.