Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Ama hepimiz günün birinde ister istemez öleceğiz, dolayısıyla şöyle olmuş, böyle olmuş fark etmez gibi düşüncelerle yaşamı sığlaştırır, aptalca bir şey yapıp çıkarız. Ne yani, her şeyi kaldırıp bir kenara mı atalım, bütün usumuzdan, bütün çabalarımızdan, bütün insanlığımızdan el çekip açgözlülüğün ve paranın eskisi gibi saltanatını sürdürmesine göz mü yumalım..."
Bir saat kadar düşünüp taşınmak, gözlerini bir süre kendi içine çevirip dünyadaki bozuk düzende ve kötülüklerde ne ölçüde payı olduğunu araştırmak, işte buna kimse yanaşmıyor!
Reklam
“Burası bizim ailenin eski evidir, üç yüz yıl kadar bizim aile barınmış içinde. Ama biz şimdi hiçbir özelliği olmayan sıradan evlerin birinde oturuyoruz. Peki neden? Çünkü dedemin ölümünden sonra babam bu güzel, görkemli aile evini satmak hevesine kapılmış, moda evlerden birini yaptırmış kendisine, üstelik yaptırdığı ev de o kadar moda değil artık. Böyle bir şeyi sizin aklınız alıyor mu?”
Sayfa 311 - YKY-Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Dünya tarihi güçsüzlerin güçlüler tarafından sömürülmesinin bir türlü sona gelmeyen kuru ve sıkıcı öyküsüydü.
Sayfa 254 - YKY-Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
“Yaşamın her iki kutbunu eğip bükerek birbirine yaklaştırmanın, yaşam melodisinin iki sesliliğini yazıya dökmenin asla üstesinden gelemeyeceğim.”
Sayfa 134Kitabı okudu
Yorgun bir yolcu göçebe Bir restoranda oturur, Başkası sanmayın sakın Kaybolan oğludur.
Reklam
Böyle bakılınca böyle aranmadan, böyle yalın, böyle çocuksu gözlerle bakılınca, güzeldi dünya.
Sayfa 54
İğrençti tadı yaşamın, içimde epeydir biriken tiksintinin doruk noktasına ulaştığını duyumsuyordum, yaşam beni içinden kusup atmıştı.
Sayfa 69 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Tanrım, zaten epeydir benim dışımdaki insanların yaşamından, normal kişilerin varlık ve düşüncelerinden yeterince uzak düşmüş değil miydim?
Sayfa 67 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
“Sizin de gönlünüzde benimki gibi bir özlem yatıyor. Siz bir sevgiliye kavuşmayı değil, sevmek istiyorsunuz, bütün varlığınızla, delicesine sevmek. Ve bunu başaramıyorsunuz.”
Reklam
Dilimin ucunda bir sözcük var, söyleyemiyorum onu. Bir huzursuzluk, biliyor musun? Biliyorsun. Ama adı olmayan her şey adsız kalmalı dersin sen, biliyorum.
Birbirimize hiçbir söz vermedik, ben de öyle olsun istiyordum zaten yine de beni bağışla, bensiz yaşayacağın bütün kışları kıskanıyorum.
Ölerek kendinden kurtulmak, ben olmaktan çıkmak, boşalmış bir yürekle dinginliğe kavuşmak, benliksiz düşünmelerle mucizelere kapıları açmak, işte buydu onun hedefi.
Biliyorsun çünkü, yumuşak sertten güçlüdür, su kayadan güçlü, sevgi zorbalıktan güçlüdür.
104 syf.
·
Puan vermedi
“Üzgün olduğumuzda ve hayata katlanamadığımızda bir ağaç şöyle konuşabilir bizimle: Sus! Bak bana! Yaşamak kolay değil, yaşamak zor değil. Bunlar çocuksu düşünceler. Bırak konuşsun içindeki Tanrı, o zaman susacaklar. Yolun seni anandan ve yurdundan uzaklaştırdığı için endişelisin. Ama attığın her adım, her yeni gün seni anana yaklaştırır. Orası ya da şurası değildir yurdun. Yurt ya içindedir ya da hiçbir yerde. Yollara düşme özlemiyle kederlenir yüreğim, akşamları rüzgârda uğuldayan ağaçları duyduğumda. Sessizce, uzun uzun dinlerseniz, bu özlemin esası da anlamı da çıkar ortaya. Sanıldığı gibi acıdan kaçıp gitme arzusu değildir bu. Yurda, ananın belleğine, hayatın yeni kıssalarına duyulan özlemdir. Eve götürür insanı. Her yol eve götürür, her adım doğumdur, her adım ölümdür, her mezar anadır. Böyle uğuldar ağaç, çocuksu düşüncelerimizden ürktüğümüz akşam vakitlerinde. [...] Ağaçları dinlemeyi öğrenen, ağaç olmayı arzulamaz artık. Kendisi dışında başka bir şey olmayı arzulamaz. Yurt budur. Mutluluk budur.”
Ağaçlar
AğaçlarHermann Hesse · Kolektif Kitap · 20193,585 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.