Dilber dînê sibe bû ez xezal im ax lo rebeno lo narim deştê li minê, gidî kembera zêr û zîvîn giran e ji eşqa dilê rezîl qêmîş nakim hayê ax lo nadim piştê hewû rebeno gidî, hewû zalimê gili gazin û loma ji mi neke mi sond xwarî sed xençerê li min xin ezê ranabim ji kêlekê hû wî lo ji teniștê bê xezal hayê hê hê hê hê yî ye bi, gidîno xezala mi xeyîdiye hûy ax lo bi mi ra nayê sebrê gilî gazin û loma ji mi nekin çavê xezala mi li revê bû, dilê xezala mi li seknê bû tu bala xwe bidê him diçêre Rebiyo lo him dikayê Xezal dînê sibe bû ezê bê nexweş im ax rebeno li minê lo birîn neksê kesekê xwedanê xêra tunîni cewabekî bide xezala mi bi tenê melhemekî çêbike ji şîr û şekir lo ji arê kilsê hewû rebeno gidî, geli gundî cînarno temî û weyseta mi li we be ez nexweş im ez dimirim hûnê kefenê mi bibirin çîtê dêrê qîza ax lo filankesê hewara Xwedê bê xezal hayê hê yî gidîno xezala mi xeyîdiye hî lo mi ra nayê çavê xezala mi li bezê bû, dilê xezala mi li seknê bû hûn ji bona Xwedê şahde bin vê sibengê xezal him diçêre Rebiyo lo him dikayê.
Sayfa 243 - Nûbihar
"Portuga!" "Hı..." "Ben senin yanından bir daha hiç ayrılmak istemiyorum biliyormusun?" "Niye?" "Çünki dünyanın en iyi insanı sensin. Senin yanındayken kimse bana zarar vermiyor ve kalbimde mutluluk güneş gibi parlıyor"
Sayfa 127Kitabı okudu
Reklam
Hi-Mavari
"Arkadaşı için canını veren kişinin sevgisinden daha büyük sevgi yoktur dünyada."
Sayfa 97 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Öyle olmayan var mı ki?
Arkasına yaslanıp "Hı hı" ya da "Bu size ne hissettiriyor?" deyip duran biri ye­rine, sizinle aktif olarak çalışacak bir terapist bulmaya çalı­şın. Size geri bildirim veren ve kendisini bu işe adayan birine ihtiyacınız olacak.
"Sen hiç kimsenin olamayacağı kadar çok şeyimsin benim... Yüreğimde sana ayrılan yer herkesinkinden büyük. Yalnızca bir arkadaş, bir kan kardeş, bir sırdaş, birçok yakın dost değil, bir büyük sevgisin sen... Yanında sonsuz şımarabileceğim ve hâlâ kaybetmekten korkmayacağım tek kişi... yani biraz annem, biraz babam, hatta hiç görmediğim dedem, belki hiç doğmayacak oğlum... Sonra daimi hayranım ve tabii dokunulmamış sevgilim... Sen benim masumiyetimsin Tuna... Benim en yakınım- sın! Aslında belki öbür yarımsın? Bütün bunlar ne demek anlıyor musun? Hı?.."
Sayfa 374
10 Kasım 1938 Perşembe günü geldi. Sabah saat 08.00 sularıydı. Herkes Atatürk'ün yanındaydı. Rengi tamamen solmuştu. Birdenbire, “ Hı...hı...hı..." diye yalnız gırtlağından bir ses çıkarmaya başladı.
Sayfa 999 - Alfa yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
O yıllara dair sal ı iden de başka bir şey hatır l amıyorum. Hatır l adığım kadarının içine nüfuz eden, "Disney'in Harika Dünyası"nı seyrettiğim pazar geceleriyle bağdaştırdığım o melankolik ruh hali ise hi l lii belir­ gin bir yere sahip. Pazar kederli bir gündü; ertesi sabah okul olduğu için erkenden yatar, ödevlerimi yanlış yaptığımı zanneder, endişelenir dururdum. Ama Disneyland'in ışıl ışıl şatolarının tepesindeki gökyü­ zünde patlayan havai fişekieri izlerken daha büyük bir korku, okul ve ev arasında gidip gelen bu iç karartıcı hayata hapsolma korkusu beni yiyip bitirirdi; bu da bana müthiş bir keder içinde olmam için sağlam bir bahane verirdi.
it's me, hi ahahahshsh
I must return to my isolation now. I need twenty to twenty-two hours of alone time a day to function.
Hı hımm
Bir kitabı on kez okumuş olandan ziyade, on ayrı kitabı okumuş olanın saygı gördüğü bir dünyada yaşıyoruz. Toplumda önemli olan, ne kadar çok kitap okumuş olduğun gerçeğidir. Bu okumuş olma gerçeği insanları cezbeder, çekim odağı yaratır.
ePub
Hı?
17. yy.'da Jan Baptista van Helmont adında son derece fiyakalı bir isme sahip Belçikalı bir bilim adamı vardı. Günün birinde, büyükçe bir saksının içinde yetiştirdiği bir söğüt ağacını tarttı. Tam beş sene sonra aynı işi yeniden yaptı. Söğüt ağacı bu beş yıl içinde büyümüş ve 75 kilo almıştı. Ama ortada çok tuhaf bir durum vardı! Ağacın saksısındaki toprak sadece üç-beş gram azalmıştı!!! Söğüt ağacı, bu 75 kiloyu nereden almıştı peki!
Sayfa 180Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.