336 syf.
·
Not rated
Seriye başlarken her kitabın farklı karakterlerden oluştuğunu vs düşünmüştüm. Ama meğer devam kitaplarıymış hepsi. Zaten ilk kitabın sonu öyle bir yerde bitiyor ki iyi de böyleymiş dedirtiyor. Öncelikle kurgunun çok sert olduğunu belirtmek isterim, ben buna bilerek başladım ama bir yerden sonra açıkçası Adrian adlı baş karakterimizin ısrarlı
Yalanın Yemini
Yalanın YeminiRina Kent · Ren Kitap · 2023774 okunma
Dylan{
Aradan beş yıl geçti ve herkes değişti. Hiçbir şey yaşanmamış gibi hayatlarına devam ettiler. Ama artık BEDEL ödeme zamanı gelmişti. Her şey şimdi başlıyordu, çekilen her acı için bedel ödeme zamanı geldi...
Sayfa 23 - MemphisKitabı okuyor
Reklam
400 syf.
·
Not rated
Çok çok uzun zamandır
Ephesus Yayınları
Ephesus Yayınları
okurum, ve şuana kadar okuduğum hiçbir gerilim kitaplarında yanıltmadı beni. İkinci kez okurum dediğim bir çok kitapta yine Ephesus yayınlarından. SEYTANIN EVI de yine ayni şekilde okundu ve kitaplığa tekrar okunur düşüncesi ile kaldırıldı. Kurguyu okurken o kadar çok ikilemde kalacaksınız ki bir an önce her şey ortaya çıksın diye elinizden birakamayacaksiniz. Serpil demişti dersiniz . Nina'yı babasi terk edip gittiğinde henüz on dört yaşındaydı. Ve bu durumun tek suçlusu olarak annesi Maggie'i gördü. Annesine karşı gelmek için yapmadığı şey kalmamasi bir yana arkasını toparlamak yine Maggie kalmıştı. Büyürken yaşanılan onca şey Nina'nin almaması gereken kararlar almasına ve Maggie'nin de kapalı dört duvar arasında sıkışması anlamına geliyor. Bu duruma yine dur demek Maggie kalıyor ve geçmişte yaşanılanları anlatıp neyin doğru neyin yanlış olduğunu Nina'ya kabul ettirmesi gerekiyordur. Peki bu gerçekleri Nina duymaya hazır mi? Hiçbir koşulda ne Nina ne de ben hazır değildik aslında. İki karakterinde kendince doğruları olması başlarda karar vermenizi zorlaştırabilir. Sabredin ve sonuna kadar dayanın. . Kurgusu ve sonu muhteşem. Aralarındaki yalanların açığa çıkmasını o kadar çok isteyeceksiniz ki Şeytanın Evini baştan sona yakmayı dileyeceksiniz... . Okuyun, çok iyiydi... . Okumak Iptiladir Müptelalara Selam Olsun...
Şeytanın Evi
Şeytanın EviJohn Marrs · Ephesus · 202375 okunma
126 syf.
·
Not rated
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in Acıları
Johann Wolfgang Von Goethe
Johann Wolfgang Von Goethe
"sen, bulamayacağı şeyleri arayan bir ahmaksın" Genç Werther'in Acıları... Yıllar önce gerçekten kötü olduğum bir dönemde okuduğum, Werther'i gerçekten anlayıp onunla öldüğümü bile hissettiğim o kitap. Çok garip bir sürü kitap okudum ama bazı anlar da okunan kitapların yeri çok farklı kalır, onlardan biriydi.
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021120.8k okunma
Hiçbir şey salt ve tamamen beyaz ya da siyah veya tatlı ya da et veya kemik değildir, ama her şeyin doğası en çok içerdiği şey gibi görünür. (...) "Hiçbir şey" diyor Anaksagoras, "ne üretilir ne de yok edilir, fakat bunlar karıştırılır ve var olan şeylerden ayrılırlar." Bu nedenle, "her şey bir arada" idi.
“Hayattan ne istediğini bilmeyen boy aynasına bakmayıp kendini mükemmel zanneden… dokunmakla düşünmenin bir farkının olmadığını bilmeyen… sevgisinde cimri, öfkesinde bonkör olan bencil yaratıklarız.. kazandıklarımız kaybettiklerimizin yerini tutsun istiyoruz.. avucumuzu yalıyoruz. Bir şey güzelse bunda bir anormallik arıyoruz, olmasa bile
Reklam
Bu insanlar dünyada nasıl yaşamak lazımsa öyle yaşıyorlar, vazifelerini yapıyorlar, hayata bir şey ilave ediyorlardı. Ben neydim? Ruhum, bir ağaç kurdu gibi beni kemirmekten başka ne yapıyordu? Şu ağaçlar, onların dallarını ve eteklerini örten karlar, şu ahşap bina, şu gramofon, şu göl ve üzerindeki buz tabakası ve nihayet bu çeşit çeşit insanlar hayatın kendilerine verdiği bir işi yapmakla meşguldüler. Her hareketlerinin bir manası vardı, ilk bakışta gözle görünmeyen bir manası. Ben ise dingilden fırlayarak, boşta yuvarlanan bir araba tekerleği gibi sallanıyor ve bu halimden kendime imtiyazlar çıkarmaya çalışıyordum. Muhakkak ki dünyanın en lüzumsuz adamıydım. Hayat beni kaybetmekle hiçbir şey ziyan etmeyecekti. Hiç kimsenin benden bir şey beklediği ve benim hiç kimseden bir şey beklediğim yoktu.
••• Anlamını yitirmedi hiçbir şey... Yitirilen her daim umutlardı. Umut ve beklenti anlam yüklemeseydi "hiç", "birşey" olabilir miydi?
Seyyid Mûbtedi
Seyyid Mûbtedi
The child dying inside me…
Hiçbir şeyin zerre tadı yok ve her şey yalnızca gözle görülebildiği kadar artık, çünkü içsel düşüncelerle çoktan bitmişiz büsbütün..
Mutluluğun arayışında olmak mıdır beni asıl diri tutan?
Bir hayatta kendimizi köşeye kısılmış hissettiğimizde, hüznün, trajedinin, başarısızlığın ya da korkunun, tek bir varoluşun ürünü olduğunu düşünmek çok kolay. Yalnızca yaşamanın değil, belli bir şekilde yaşamanın sonucu olduğunu düşünmek. Demek istediğim, acıya karşı bağışıklık kazanmamızı sağlayacak bir yaşam tarzı olmadığını anlasak, her şey çok daha kolay olurdu. Mutluluğun doğasında acının da olduğunu, biri olmadan öbürünün de olmayacağını. Tabii ki farklı düzeylerde ve miktarlarda. Ama hiçbir hayatta sonsuza kadar saf bir mutluluk içinde olamayız. Öyle bir hayat olabileceğini düşünmek ancak yaşadığımız hayattaki mutsuzluğumuzu büyütmeye yarar.
Sayfa 177 - Bkz Yayıncılık Tic. ve San. Ltd. Şti.Kitabı okuyor
Reklam
Ne düşünülürse düşünülsün ve ne istenilirse istensin, ne kadar dirençli olunursa olunsun, karanlığa bakmak, bakmak değildir, derin bir seyre dalmaktır. Bu olgulardan nasıl bir sonuca varmalı? Onların aynı hedefe yönelmeleri karşısında nasıl davranmalı? Bu basıncı ayrıştırmak mümkün değildir. Bu gizemli silsileyi hangi düş izler? Onların, sözün
Sayfa 289 - 290, 4.Basım, Nisan 2021
Biri gelip de her şeyi yeniden güzel ve doğru etsin değil yani benim güzel dostum, ben güzel ve doğru olmazsam gelmeyecek hiç kimse ve güzel olmayacak hiçbir zaman hiçbir şey!
Sayfa 24 - Profil kitap
360 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 17 days
bu kitap hakkinda cok gorusum var ama hicbiri fazla net olmadigi icin icimden hic yazmak gelmiyor. belki yazdikca netlesir umuduyla yaziyorum yine de. genel olarak spoiler icerecek diye dusunuyorum ama cogu insan da filmini izlemistir yuksek ihtimalle, bilmiyorum. ozellikle bir major (?) spoiler olacak ama. bakin bu klasik bir kitap, hani klasik
İyi Eşler
İyi EşlerLouisa May Alcott · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,132 okunma
Tabiatta hiçbir şey acele etmiyor. Ay ve güneş acele etmiyor,her şey zamanı geldiğinde ortaya çıkıyor. Biz çok aceleci mahluklarız ve bu acele ruhlarımızın geride kalmasına sebep oluyor.
Karanlık bölünmezdir. Meskûndur. Değişmeyen bir mutlakla ama aynı zamanda değişimle meskûndur. Orada bir hareketlilik vardır, bu rahatsızlık vericidir! İlahi bir oluşum orada aşamalarını tamamlar... tanımlamaya rakamların yetmeyeceği bir çokluk, düş gibi mesafeler, baş döndürücü döngüler, dünyaların bilinmeze dalması, alacakaranlıkta birbiri ardına gelen muhteşem olaylar, bir seferde her şeyin mekanizması, ilahi soluğun etrafa kaçışan küreleri, döndüğü hissedilen tekerler; bilge durumla ilgili tahmin üretir, cahil korkuyla titrer; böyle olsa da saklıdır; zapt, edilemez menzil dışındadır, yaklaşılmasını kabul etmez. Kişi emindir, göğsündeki bir baskı gibi hissediyordur. Başının üstünde kimbilir neyin simsiyah delili vardır. Hiçbir şey kavranamaz. Ele avuca gelmez bir şey kişiyi ezmiştir. Bilinemez olan her taraftadır ama hiçbir yerde anlaşılmayacak bir şey yoktur. Tüm bunlara şu ürkütücü soruyu ekleyin: Her şeyi içeren bu evren Varlık mıdır? Karanlığın altındayız. Bakarız. Dinleriz. Bu sırada kasvetli dünya yuvarlanmaya devam eder; çiçekler bu olağanüstü hareketin bilincindedir; nakıllar gece on birde, güngüzeli sabah beşte açar. İnsanı afallatan bir düzen. Başka derinliklerde su damlası bir dünyadır, infusoria oğul verir, mikroskobik hayvancıktan müthiş bir doğurganlık çıkar, görülemez ve duyulamaz olanın büyüklüğü ortadadır, sonsuzluk öbür yüzünü göstermektedir; bir diyatome bir saatte bir milyar üç yüz milyon diyatome üretir. Tüm sırları barındıran tek bir önerme! İndirgenemez olan önerme oradadır.
Sayfa 288 - 289, 4.Basım, Nisan 2021
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.