Ramez Naam, sinir-bilim ve bilişim arasındaki arayüzü de inceleyen bir bilgisayar bilimcisidir. Bu bilimsel altyapısını, “Nexus” adlı yakın gelecekte geçen bilim kurgu serisinde kullanmaktadır.
Kitapta "Nexus" adlı yeni bir yasadışı uyuşturucu keşfetmiş bir dünya anlatılmaktadır. Nexus, daha önceki hiçbir psikotropik maddeye
kitapta en beğendiğim kısım budur, beni tanımlıyor
Ben hep şimdiki zamanda yaşarım. Geleceği bilmem. Artık geçmişim de yok. Biri, her şeyin mümkün olmasıyla çöküyor üzerime, öteki, barındırdığı hiçbir şeyin gerçek olmamasıyla. Ne umutlarım var, ne de pişmanlıklarım. Hayatımın bugüne kadarki halini -yani çoğunlukla, istediğimin tam tersi şekilde aktığını- bildikten sonra ne söyleyebilirim ki geleceğim hakkında, beklemediğim, dilemediğim bir şey olacağından, benim dışımdan bir yerden, hatta bazen kendi irademin bir oyunu olarak başıma geleceğinden başka? Geçmişimde ise, hatırlayıp da gereksiz yere yeniden yaşamayı arzulayabileceğim hiçbir şey yok. Kendi benliğimin izinden, onun bir benzerinden başka bir şey değildim ben. Geçmişim, olmayı başaramadığım her ne varsa onlarla dolu. Uçup gitmiş anlardaki duyguları bile özlediğim yok: Duygu şimdiki zamana muhtaçtır; o an geçtikten sonra sayfa kapanır ve hikâye sürer, öykü ise biter.
Kalemimi bıraktım ve dinlenmek için başımı masaya koydum, hayli yorulmuştum. Kelime ararken yaşadığım zorluk yetmezmiş gibi bir de bulduklarımı vücudumdan geri kalan parçalarla yaz-maya çalışıyordum.
Karakterler tuhaflaşmıştı çünkü sol elimle yazdığım için satırlar kayıyor ve harfler, sözcükler ağlıyormuşçasına b elirsizleşiyor du. Kağıtlarımı toparlayıp düzenli bir biçimde yerlerine koydum.
Yazdıklarımın R.'nin i stediği hikaye olup olmadığından emin de-ğ ildim fakat en azından sonuna kadar gelebilmiştim. Arkamda ona b ırakabileceğim tek ş ey olan roman artık bitmişti.
Romanların yok oluşundan kısa bir süre sonra, hikayemi bu noktaya getirebilmek adına türlü dolambaçlı yollardan geçmiştim
Adadaki herkes neler olacağını biliyordu fakat kimse sesini çıkarmamıştı. Korkmuyorlardı. Kaçmaya da çalışmadılar. Yok oluşların doğasını kavrayıp ona karşı koymak yerine teslim oldular.
ON ÜÇ'Ü SAKLAMAK
#onüçüsaklamak #chloewalsh
#kitapalıntısı
"Senin için kötü bir seçeneğim Johnny. Ben bir baş belasıyım."
-" Senin bela olmanı seviyorum."
Satori kitabıyla tanıdım. Trevanian'ın üslubuna benzer(onun kadar iyi olmasa da) bir yazı tekniği var. O yüzden okuduğuma pişman olmayacağımı düşünmüştüm ve gerçekten öyle oldu.
Sizi hikaye ve karakterlerle içine çekiyor, kitap bitene kadar size bir kez bile kitabın kaçıncı sayfasında olduğunuza baktırmadan alıp sürüklüyor. Gerçekten okurken çok keyif aldım. Karakterlerin gelişimi ve olaylar içerisinde ortaya çıkan sürprizleriyle aksiyon, dram ve gerilim sunan bir senaryo. Karakterleriyle insanoğlunun her halini yansıtan bu kitabı bir çırpıda okuyup bitireceğinizi düşünüyorum.