Bazen olmuyor :))
Hokusai, “beş yılım daha olsa gerçekten iyi bir ressam olabilirim,” dediğinde 95 yaşındaydı.
Sayfa 241 - Everest yayınları
Van Gogh'un hayranlık duyduğu Japon resminin ustalarından Hokusai, ömrü boyunca, otuz-sekiz kez adını değiştirmiştir. Her üslûp değişiminde, gelenek gereği, adını (imzasını) da değiştirmiştir. Kendine seçtiği son ad: Hokusai, "Resmin Delisi" anlamına geliyordu. "Resmin Delisi Fukara Derviş". Bizim hat sanatçılarımızın ketebelerinde yazdıkları gibi: "Tanrı'nın hâkir ve fakir kulu..." Van Gogh da, küçük adı Vincent (Hollandaca Zafer demek)'dan yola çıkarak bir gün şöyle yazar bir mektubunda: Kimi zaman yenilgiye uğramış olmak, zafer kazanmaktan daha önemlidir. Adı Zafer olan ve tüm yaşamı yenilgilerle geçmiş bir insan
Reklam
"Zaman neler düşlemedi şimdiye dek? En güzel yeri dize olan kılıcı düşledi. Bilgelik taslayabilen özdeyişi düşledi ve işledi. İnancı düşledi, korkunç Haçlı Seferleri'ni düşledi. Diyaloğu ve kuşkuyu keşfeden Grekleri düşledi. Kartaca'nın ateş ve tuzla yıkımını düşledi. Şu katı ve beceriksiz simgeyi, sözcüğü düşledi. Bir zamanlar
s. 353, 354 / Biri DüşlüyorKitabı okudu
Raşomon daha sonra da, En İyi Yabancı Film dalında Amerikan Akademi Ödülü'nü aldı. Japon sinema eleştirmenleri hâlâ bu ödüllerin sebebini Batılıların Doğu egzotikliğine olan meraklarına bağlıyorlar. O zaman da çok canımı sıkan bu yaklaşım şimdi bana korkunç görünüyor. Neden Japon insanları kendi değerlerinin bilincine varamıyorlar? Neden Batılı olan her davranışı göklere çıkarıp Japon olanları karalıyorlar? Utamaru, Hokusai ve Şaraku'nun tahta tabletlerle yazdıkları da, Batılılar keşfetmeden önce Japonların gözünde hiçbir anlam ifade etmiyordu. Bu kavram yeteneksizliğinin nasıl açıklanması gerektiğini bilmiyorum. Sadece kendi halkımın bu davranışları beni ümitsizliğe sürüklüyor.
Sayfa 197
Japon ressam Hokusai
“ Altı yaşımdan beri nesnelerin biçimlerini çizmeye aşırı bir tutkum vardı. Elli yaşıma girdiğimde, sonsuz sayıda diyebileceğim kadar çok resim yapmıştım. Ama yetmişimden önce yapmış olduklarımın hiçbiri sözü edilmeye değer resimler değildir. Yetmiş üçümde iken artık doğanın, hayvanların, bitkilerin, kuş, balık ve böceklerin gerçek yapılarına ilişkin bazı şeyler öğrenmiştim. Bunun sonucu olarak seksenime girdiğimde daha fazla gelişme göstermiş olacağım. doksanımda nesneleri gizini kavrayabilecek; yüz yaşımda ise kesinlikle olağanüstü bir evreye ulaşmış olacağım. Yüz on yaşıma geldiğimde ise ister bir nokta isterse bir çizgi olsun yaptığım her şey canlı olacak. Bu söylenenler, bir zamanlar Hokusai şimdi ise Gwokio Rojin olan yetmiş beş yaşındaki, diller gibi resim tutkunu yaşlı adam tarafından yazılmıştır.”
Reklam
35 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.