Ralp ya da her kimsen, şunu iyi bil: Senatör Sexton için işimi bırakmaya hiç niyetim yok ve eğer bunun aksini ima edecek herhangi bir şey yazarsan, o kayıt cihazını kaçından ancak tirbüşonla çıkartırsın.
Park Jimin dedi duyabileceğim bir seviyede
"Başka bir evrende, tam şu an, bir uçurumun kenarındayız."
Kalbimin acıdığını düşündüm. Bunun gerçekten acıttığını düşündüm
Ama o, "Ve sanırım parmaklarımızda kırmızı ipler yok" diye devam etti.
Baz dobare sobh shod, man hanooz bidaram
kash mikhabidam, toro khab mididam
Khosheye gham toye delam zade javoone,
doone be doone del nemidone che kone ba in gham
Vay nazanine Maryam
"Ama ünlü bir yazar der ki..." demişti gözlerini benimkilerden birkaç saniye ayırıp tekrar irislerime dikerken.
"Hayatın anlamsız ve saçma olması, onun yaşamaya değer olmadığı anlamına gelez."
Bir insanın kimliği başına buyruk aidiyetlerin birbirine eklenmeleri demek değildir, kimlik bir "yamalı bohça" değildir, gergin bir tuval üzerine çizilen bir desendir; tek bir aidiyet dokunulmaya görsün, sarsılan bütün kişilik olacaktır.
...Hatta orada bile her şey doğuştan gelmiyor. Cinsiyetimizi belirleyen elbette sosyal çevremiz değil ama bu aidiyetin yönünü belirleyen gene de o; Kabil'de kız doğmakla Oslo'da kız doğmak aynı anlamı taşımıyor, kadınlık aynı biçimde yaşanmıyor, ne de kimliğin hiçbir ögesi...