Emirin, buyruğun, kutsalın, hayali tabuların olduğu yerde asla adalet olmaz.
Temelde de adalet olamaz. Canlıların beslenmek için birbirini yediği düzende adalet kelimesi sadece vicdan mastürbasyonudur.
Öncelikle Nemesis Yayınları bu kitabı rastgele yayınlamış. Çeviri ayrı kötü, editörlük ayrı kötü. Mesela aynı odada iki kişi arasındaki mesafeyi kilometreyle birimlemek nedir? Neyse...
Kitaba 7 puan verme nedenim finalin çok oldu bittiye gelmesidir. Bir Connelly kitabının final bölümünün tesadüfle başlaması alışık olmadığımız bir şey. Polisiye edebiyat dediğimiz şey bu değil. Finale kadar her şey güzeldi, keyifliydi.
Kadının başını örtmesi
özgürlük değildir. Bilakis kadının erkeğin egemenliğine boyun
eğmesidir.
Hala Ortaçağ masallarıyla hayatına yön veren toplumların geleceği de mutluluğu da olamaz.
Erkek egemenliğini inancın emrediyor. Dolayısıyla sonuç yine aynı çıkıyor.
Mutluluk ve gelecek kavramları ikinci paragrafta ve ayrı bir görüş olarak aktarılmış. Burada başörtüsü zaten yok.