bobo

Sabitlenmiş gönderi
Her tutku bir süre sonra kaçmak isteyeceğimiz bir korku haline gelir.
Reklam
Sen, kış güneşi Uyandım seninle , yeşillendim Tomurcuklandım rengarenk çiçeklere Söylemedim kimselere hangi meyveye gebeyim. Sürpriz olsun istedim. Bugün geç doğacaksın galiba Olsun, beklerim ben seni dalımda
bobo tekrar paylaştı.
Eski ve soylu bir söyleyiş için, Sevgilim, aşırı bilgeydi dudaklarım; Ne flütleriyle ozanların övgüler Düzdüğü bir aşka rastladım, Ne de bir aşk gördüm ki İçinde sahtelik bulunmasın.

Reader Follow Recommendations

See All
Varlığı fark edilmeyen güzellik yok olmaya mahkûm...
Nefret, başarısızlığa uğramış bir sevgidir.
Soren Kierkegaard
Soren Kierkegaard
Reklam
Tarih dediğimiz böyle bir şeydir; sayısız varsayım içinden çıkan tek bir amansız gerçek.
Sayfa 102Kitabı okudu
Büyük bir araziye yağan çok sayıda, iri yağmur damlası, adı olmayan damlalardan başka bir şey değildir. Elbette her biri ayrı olsa da birbiriyle yeri değiştirebilecek damlalardır. Ancak o tek bir yağmur damlasının kendine özgü anıları vardır. Tek bir yağmur damlasının tarihi, onu sürdüren görevi vardır. İşte bizler bunu unutmamalıyız. Herhangi bir yerde basitçe emilse de, biçimini yitirse de, toplu bir şekilde başka bir şeye dönüşüp yok olsa bile. Ya da aslında tam da toplu bir şekilde yeni bir şeye dönüştüğü için.
İnmek, çıkmaktan çok daha zordur. Daha da genelleştirirsem şunu diyebilirim: Sonuç, nedeni basitçe yutup onu güçsüzleştirir. Bu süreçte bazen öldürülen kedi olur, bazen insan.
Babamın yetiştiği dönem de çevre de benimkinden farklı olduğu gibi dünyaya bakışımız da değişikti. Normal bir şey. Yaşamımızın bir yerinde onunla tekrar iletişim kurmaya çalışsaydım belki de olaylar biraz daha farklı olurdu. Ama onunla yeni bir bağlantı kurmaya vakit ayırmak yerine, amacıma, yapmak istediğim asıl işlere tüm gücüm ve bilincimle odaklanmak istedim. Henüz gençtim, yapmam gereken pek çok şeyden geri duruyordum ve hedeflediğim amaç çok net biçimde aklımdaydı. Öncelikli amacımı gerçekleştirmeyi istiyordum, çetrefilli kan bağı ilişkisini değil. Dahası, yine öncelemem gereken kendi küçük ailem vardı.
Babamın beklentisini tam olarak karşılayamadım. Bir türlü kendimi ders çalışmaya veremedim. Okuldaki derslerin çoğu sıkıcıydı ve eğitim sistemi de basmakalıp ve dayatmacıydı. Bu durum babamın benimle ilgili kronik hoşnutsuzluk hissetmesine, benimse kronik endişe (bir miktar da bilinçsiz öfke) hissetmeme neden oldu. Otuz yaşında ilk romanım yayımlanıp bir yazar olarak ortaya çıktığımda babamla ilişkimiz artık uzak ve soğuktu.
Reklam
İnsanların, muhtemelen herkesin, unutamadığı bir durumu başkalarına sözcüklerle pek de iyi ifade edemediği, yüreklerine ağır gelen deneyimleri vardır, pek çoğu bunları tam dile getiremeden yaşar ve ölürler.
104 syf.
·
Not rated
Zihnimde "şöyle bir şey olmalı" diye canlandırmaktan başka şey yapamıyorum. Ancak bu tür deneyimler hafızada gözle görülmeyen bir yara açar, derinliği ve şekli değişse de ömür boyu gölgesinde yaşanılan bir şey olmaz mı?
Niçin hep acı şeyler yazayım? Dostlar, yufka yürekli dostlar, bundan hoşlanmıyorlar. "Hep kötü, sakat şeyleri mi göreceksin?" diyorlar. "Hep açlardan, çıplaklardan, dertlilerden mi bahsedeceksin? Geceleri gazete satıp izmarit toplayan serseri çocuklardan; bir karış toprak, bir bakraç su için birbirlerini öldürenlerden; cezaevlerinde ruhları kemirile kemirile eriyip gidenlerden; doktor bulamayanlardan; hakkını alamayanlardan başka yazacak şeyler, iyi güzel şeyler kalmadı mı? Niçin yazılarındaki bütün insanların benzi soluk, yüreği kederli? Bu memlekette yüzü gülen, bahtiyar insan yok mu?" Hiç olmaz olur mu? Arayıp, bulup görmek lazım. Bunun için de kenara köşeyi araştırmak istemez. Her şey apaçık ortada, göz önünde. Sade güler yüzlü, bahtiyar insanlar değil, bahtiyar köpekler bile var. Ben de karar verdim, bu sefer açlıktan, ızdıraptan, nefretten değil... rahattan, tokluktan, sevgiden bahsedeceğim. ... Ah, ben hayvanları çok severim. Bütün canlı mahlukları, hayatı, güzelliği, saadeti severim. Bahtiyar bir köpek bile benim içimi sevinçle dolduruyor. Ben karanlık şeylerden bahsetmek için dünyaya gelmemişim. İçim tatlı, sıcak, neşeli şeyler anlatmak isteği ile yanıyor. Hele cümle alem bu köpeğin onda biri kadar rahata kavuşsun, bakın ben bir daha acı şeylerden söz açar mıyım!
"Sakın tepenize bir sırça köşk kurmayınız. Ama günün birinde nasılsa böyle bir sırça köşk kurulursa, onun yıkılmaz, devrilmez bir şey olduğunu sanmayın. En heybetlisini tuzla buz etmek için üç beş kelle fırlatmak yeter."
Sayfa 141Kitabı okudu
"Bu dünyada çobansız da, köpeksiz de yaşanabilirmiş. Ama bunu anlamak için her defasında bu kadar kanlı kurbanlar verecek olursak pek çabuk neslimiz kurur. Bari siz gözünüzü açın da, ileride başınıza yeniden itler, hele kendilerini kurt sanan palavracı itler musallat olursa, sürüyü canavarlara paralatmadan onları def etmeye bakın!"
Sayfa 135Kitabı okudu
556 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.