Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
192 syf.
·
Puan vermedi
·
70 günde okudu
Kitaptan:"bir masal ki yol uzun. Yolcu yoldan daha yorgun
Merhaba #kitapkurtlari bu gece #yarımbirkultambirhüzünüm kitabıyla geldim kısa uzun Anlattiklariyla kulluğumuzdaki eksik yanları kulum ama eksiklerim var anlatırken şiirsel güzel anlattı. Bazan bir cümle bazan kısa bir hikaye sözle yazar #huzeyfemucahid anlatımı hafif az belki ama güzel.
Yarım Bir Kul Tam Bir Hüzünüm
Yarım Bir Kul Tam Bir HüzünümHuzeyfe Mücahid Osmanoğlu · Akis Kitap · 2019216 okunma
"İnsanlar, bize zarar verdikleri için değil, yaptıkları haksızlıklarla ruhumuzun ışığını söndürüp, içimizdeki kötülüğün başkaldırmasına sebep oldukları için korkunçturlar. Bu yüzden içinizde ki ışığı söndürmelerine asla izin vermeyin." #huzeyfemucahid
Reklam
Büyükler, eski günleri konuşurken uyuyakalmak diye bir şey vardı, sevmeler sessiz ve sebepsizdi. Ne gösterişe gelir, ne nedenlere sığardı. Her şeyden önce samimiyet gelirdi. Sevda sırdı, söylenmezdi çay ile demlenir, dua ile süslenir, aminlerle süslenirdi.. Sevilenin adına türküler yakılır ama onun ardından kimseye yakınılmazdı. Eşyalar pahası ile değil, hatırası ile kıymetlenirdi. İnsanlar aldıkları ile değil, verdikleriyle değer ifade ederdi. Sâhi utanmak diye bir şey vardı. Yüzsüzlük, profesyonellik adı altında prim yapmıyordu. Dert çekmenin bile bir adabı vardı, gönlün yükü gözlerden anlaşılırdı. “Depresyon yok, gönül yorgunluğu vardı.” Gönülden geçen ile dilden dökülenin arası böylesine uzak, böylesine hoyrat değildi. Evveldi, güzeldi ve tükendi. 🌿huzeyfemucahid
Bir kilo demir mi daha ağır yoksa yeri geldiği hâlde sırf, kırmamak için sustuklarımız mı? #HuzeyfeMücahid
"Evveldi, güzeldi ve tükendi."
Evveldi, çok evvel... Yan yanayken saate bakmanın ayıp olduğu zamanlardı. Karşılıklı oturdun mu masaya, bir gözlere bir de uzaklara bakılırdı, eski yad edilirken. Ellerde telefonlar yoktu, çocuktuk. Büyükler, eski günleri konuşurken uyuyakalmak diye bir şey vardı, sevmeler sessiz ve sebepsizdi. Ne gösterişe gelir, ne nedenlere sığardı. Her şeyden önce samimiyet gelirdi. Sevda sırdı, söylenmezdi çay ile demlenir, dua ile süslenir, aminlerle süslenirdi.. Sevilenin adına türküler yakılır ama onun ardından kimseye yakınılmazdı. Eşyalar pahası ile değil, hatırası ile kıymetlenirdi. İnsanlar aldıkları ile değil, verdikleriyle değer ifade ederdi. Sâhi utanmak diye bir şey vardı. Yüzsüzlük, profesyonellik adı altında prim yapmıyordu. Dert çekmenin bile bir adabı vardı, gönlün yükü gözlerden anlaşılırdı. “Depresyon yok, gönül yorgunluğu vardı.” Gönülden geçen ile dilden dökülenin arası böylesine uzak, böylesine hoyrat değildi. Evveldi, güzeldi ve tükendi. “Biz, bu içimizdeki uçurumları ve kalpler arasındaki mesafeleri sonradan icat ettik.” Henüz yenilmemiştik kendimize ama yenildik, güzel duyguları kaybettikçe.. Mutluluklar fotoğraf karelerinden ibaret değildi, mutlu edilmek isteği hastalıklı bir hâl almamıştı.. Eşyalar değil insanlar ağırlanırdı evlerde ve kalplerde.. Henüz bu kadar yalnız değildik! Başkalarınca beğenilmek her şeyden önemli değildi! Ama dedim ya; “Evveldi, güzeldi, güzel duyguları yitirdikçe tükendi...” 🌿huzeyfemucahid
34 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.