Selam Oza, evde, geceleyin
Ya da uzakta bir yerde, neresi olursa olsun,
havlarken köpekler,yalarken kendi göz yaşlarını
Senin soluğundur duyduğum ses.
Selam Oza!
Nasıl bilebilirdim, sinik ve gülünç
Bir kişi gibi, ürkerek giren bir göle,
Selam Oza, evde, geceleyin
Ya da uzakta bir yerde, neresi olursa olsun,
havlarken köpekler,yalarken kendi göz yaşlarını
Senin soluğundur duyduğum ses.
Selam Oza!
Nasıl bilebilirdim, sinik ve gülünç
Bir kişi gibi, ürkerek giren bir göle,
ben iyiyim.
bazı ülkelerde sonbahar şimdi, ondan biraz hüzünlüyüm tabi. bazı ülkelerde kar yağıyor şimdi, ondan üşüyorum biraz. bazı ülkelerde saat gece yarısını çok geçti diye kısık sesle konuşuyorum gündüz vakitleri.
tesadüflere inanmıyorum hala. ve hala sevmiyorum, sevmediğin şeyleri…
hala sana dokunan her kadının cehenneme gitmesi gereketiği görüşündeyim. ben sana dokunamadığım her an zaten cehennem gibi bir yerdeyim.
günah işlemek kadar basit değil tabi hala uyuyabilmek..
ağlayamamak da zor üstelik…”