Mesnevi'den bir söz : Bir pire için yepyeni kilimi yakma . Sineğin verdiği baş ağrısı yüzünden gününü zayi etme . Surette kalırsan putperestsin. her şeyin suretini bırak , manaya bak .(I, 2890-2895 )
Hz . Peygamber, Allah’tan cenneti istiyorsan kimseden bir şey isteme . Kimseden bir şey istemezsen ben kefilim, cennete de girersin, Allah’a da ulaşırsın, dedi .
Reklam
Analık cennetleri oluşturma kabiliyetidir ki, dünya, analık vasfıyla cenneti bulmak için tek fırsattır. Peygamber ''Cennet anaların ayakları altındadır''' derken anneliğin değerini bu yüce hadîsiyle vurgulamıştır. Hz.Mevlânâ Mesnevi'At (6. cilt, 3257) "Anaya karşı minnet tabiidir çünkü o Allah'n şefkatiyle ilhamlanmıştır'' der. Analık, Allah'ın Peygamberdeki tecellisi olan rahim sıfatıyla da anlatılır. Bu bakış açısından Bursevi Hazretleri Peygamber'in ümmi oluşunu açıklarken üm (ana/den geldiini ve bütün yaratımların anasının o Sultan olduğunu söyler. Divan- Kebir'de (2237) "Peygamberlerin gazabı anaların kızgınlığı gibidir.Öyle bir kızgınlıktır ki o sevimli çocuk için bilim ile doludur'' der. Hz.Mevlânâ'ya göre mürşitte tecelli eden de analıktır. Mürşitler farklı değildir. Her öğretmenin sütü aynıdır ama çocuk sütü, kendi annesinden emmeyi sever ve ister. Süt, o mürşidin ilminden akseden Allahın manasıdır; kevser şarabıdır.Emzirme,manevi yakınlığı anlatır. Mesnevi, Hz.Musanın annesini mürşit olarak tarif ederken annelik vasfını, evladın irşad eden insan- ı kâmil olarak tasvir eder. Gene Mesnevi, "Aşkın ızdırabına hâmile olmayan, dişi nefistir, er olan nefis değildir'' der.
"İstanbul'a Batı'dan falan düşünür geliyor, filan yerde konferans verecek haberini alınca, giriş ücreti bin dolar gibi yüksek bir rakam olmasına rağmen, gidip dinledim. İki saat süren o konferansta elin o anlı şanlı düşünürü bize ne anlattı bilir misin? Hz. Mevlâna’nın Fîhi Mâ Fîh’ini... Ne Mevlâna'nın adını andı, ne de eserinin. Fakat bütün dedikleri o eserden derlenmiş, allanıp pullanıp bize sunulmuştu." Hiç şaşırmadım. Çünkü daha önce Paulo Coelho da (korsanlarıyla birlikte ülkemizde bile yüzden fazla baskı yapan) Simyacı romanıyla dünya çapında üne kavuşma- mış mıydı? O romanının asıl konusu da Mesnevî'deki bir hikâyeden alınmamış mıydı? Hatta Türkiye'ye geldiğinde insanımızın Mesnevî den habersiz olduğunu görüp hayre- tini dile getirmemiş miydi? Batı'nın en cins kafalarını bile etkileyen ve hayran bırakan bizim kendi öz değerlerimiz……!
Binlerce lokma arasında ağzına ufacık bir çöp girdi mi, diri kişinin hissi onu duyar, sezer. Dünya hissi, bu cihanın merdivenidir, din hisside göklerin merdiveni. Bu hissin sağlığını hekimden isteğiniz, o hissinin sağlığını Habip'ten (Hz. Muhammed'den).
Avam ibâdetlerle, kıldıkları namazlarla, tuttukları oruçlarla, yaptıkları haclarla gurura kapılırlar da, kendilerini diğer müminlerden üstün görürlerse, o zaman onların ibadetleri, benliğe kapıldıkları için, has kişilerce günah sayılmaktadır. Bu yüzden hulûs ile yapılmayan, gösteriş için yapılan bu çeşit ibadetler, has kişilerin nazarında günah olarak görülmektedir. Çünkü bunlar ibadetleri kendilerinden bilmekte, şekle bağlanıp kaldıkları, imanı "taklid"den "tahkik"e götürmedikleri için, şirke bile düşmektedirler. Halbuki tevhîd yolunda bulunan sûfî, puta tapana bile "kafir" dememektedir. Bunlar; sadece şekilden ibaret olan ibadetleri ile kendilerini Hakk'a vasıl olmuş bilirler. Halbuki onlar benlik yüzünden Hakk'tan çok uzağa düşmüşlerdir. Bunlarda bazı ilahî isimlerin tecellîsi zuhûra gelirse, o zuhur vasıtasıyla kendilerin; Allah'a ulaşmış zannederler. Has kişiler hakikati bildikleri için, avamın Hakk'a vasıl oluş vehmini görmezler, perde arkasında kalırlar. Onlar, yani has kişiler bilirler ki; "Allah ile insan arasında en büyük perde, en büyük engel benliktir." Hz. Mevlâna bir rubaîsinde şöyle buyuruyor: " "Bir kimse kendi benliğinden mutlak surette fani olmadıkça, onun için (tevhîd) Hakk'a ulaşmak imkansızdır. Tevhîd, hulûl değildir. Tevhîd; benlikten kurtulmak, varlığından sıyrılmak, yok olmak demektir; yoksa boş ve manasız sözlerle, batıl, hak olmaz." Cüneyd Hazretleri de; "Allah ile senin aranda en büyük perde, senin kendi varlığın, kendi benliğindir." diye buyurmuştur.
Reklam
90 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.