Müslümanların kendilerine has bir nazariyâtı ve fikriyâtı olacaksa bunun çıkış noktası Platoncu perspektif ve dolayısıyla bilgeliği esas alan bir gerçeklik kurgusu olamaz. Müslümanlar, Platon'un sorduğu soruyu tekrar, ancak bu sefer Nebî için ve bilhassa Hz. Muhammed [sv] için sormalıdırlar: İçinde Hz. Muhammed'in [sav] var olduğu gerçeklik nasıl tasavvur edilebilir?
Kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi sevilmeye bırakmaktır.
Önemli olan; hayatta, "en çok şey"e sahip olmak değil, "en az şey"e ihtiyaç ; duymaktır.
Kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın! yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi sevilmeye bırakmaktır.
Önemli olan; hayatta, "en çok şey'e sahip olmak değil, "En az şey'e ihtiyaç duymaktır.
“Kendisine ne tavsiye buyurduğu sorulduğunda, Platon şöyle demiş:
Kimseye kendinizi sevdirmeye kalkmayın! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi sevilmeyi bırakmaktır.
Önemli olan; hayatta, “en çok şey“e sahip olmak değil,” en az şey “ihtiyaç duymaktır.”
“İnsanoğlunun yapıp etmeleri arasında kendisini en şaşırtan davranışların neler olduğu sorulduğunda Platon demiş ki:
Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler ve fakat sonra çocukluklarını özlerler.
Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler ,ama sağlıklarını geri almak için de para öderler.
Yarınlarından endişe ederlerken bugünü unuturlar.
Sonuçta ne bugünü ne de yarını yaşarlar.Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşarlar,hiç yaşamamış gibi ölürler.”
Şubat ayını 6 kitapla tamamlamış bulunuyorum. #Tavsiyeniteliğinde okuduğum kitapları bırakmak istiyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim😊 (En alta geçen 25 ayın kitaplarını da bırakacağım. Yorum, fikir ve düşüncesini merak ettiğiniz kitapları sorabilirsiniz.)
ŞUBAT AYI
1-Alınyazısı Saati(Sezai Karakoç)
2-Tasavvuf Bahçeleri(Necip Fazıl
Farabi Platon'un ideal şehrini felsefenin doğurduğu bir örgütlü toplum olarak görürken, Hz. Muhammed ümmetini de İslam'ın doğurduğu bir örgütlü toplum olarak görüyordu. Platon'un şehrini ve Hz. Muhammed ümmetini kurtuluşa erdirenin aynı toplumun iki farklı yüzü
olduğu ve bu toplumun idaresinde filozofların nihai sorumluluğa sahip olduğu çıkarımını yapıyordu.
Sayfa 265 - Kapı Yayınları 145, Araştırma İnceleme 34, Medival Islamic Political Thought, Çeviren Hakan Köni, 1. Basım Ekim 2007Kitabı okuyor
İsa sokakta yürürken kalabalık bir grubun bir fahişeyi taşladığını görür. Hemen araya girer ve "Aranızda günahsız kim varsa ilk taşı o atsın!" der. Aynı anda bir taş vızıldayarak yanından geçer. Hz. İsa kalabalığa döner: "Anne?"
''Beşeriyet derin bir ah çekti ve 'Doğru, Doğru! Lütfen bana söyleyin, merhamet edin. Mademki, hayattan tiksiniyorum, ama onsuz da yapamıyorum, Öyleyse saadetin ne olduğunu bana siz söyleyin' dedi.
O sırada başkan geldi. Meseleyi anladı ve oradakilere:
'Haydi bakalım, şu zavallının sorusunun cevabını verin!'
Tanrı'yı ve dinleri akademik bir çevrede konuşmak ne kadar mümkün ve doğrudur, bilemiyorum. Bilim bazı inanç temelleri üzerinde yükselmiş ve bunlar yıllar içinde birbirine öylesine kenetlenmiştir ki artık bunun dışında söylenen bir şey'in imkanına dair düşünmemek gerektiğine dair bir algı vardır.
Armstrong'un bir kaç eserini daha
Batı uygarlığının kurucu üç unsurundan biri kabul edilen felsefenin daha tarihinin başlangıcında, Hz. İsa’nın doğumundan 399 yıl önce gerçekleşen bu olay, sıradan bir filozofa karşı basit bir muhakeme davası değildir. Bu ilk fikrî cinayetin altında bazı kişilerin basit gerekçelerinden öte daha temel faktörlerin yattığını ileri sürebiliriz.
Sokrates’in SavunmasıPlaton (Eflatun) · İlgi Kültür Sanat Yayınları · 201752,6bin okunma
Ocak ayını 8 kitapla tamamlamış bulunuyorum. #Tavsiyeniteliğinde okuduğum kitapları bırakmak istiyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim😊 (En alta geçen 24 ayın kitaplarını da bırakacağım. Yorum, fikir ve düşüncesini merak ettiğiniz kitapları sorabilirsiniz.)
OCAK AYI
1-)Ansızın Yola Çıkmak(Rasim Özdenören)
2-)Ölüm ve Ötesi(İmam Gazali)