Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İbrahim Demiröz

İbrahim Demiröz
@ibrahimK1
Öykü Karakteri Arar
·
Puan vermedi
Hayali bile güzel: Sera gazları veya radyoaktif atık üretmeyen sınırsız bir enerji kaynağı. Aşılması imkânsız gibi görünen teknik zorluklar nedeniyle, bunu yapabilecek güçte olan nükleer füzyon onlarca yıldır sadece fantezi olarak görülüyordu. Ancak, şu anda Dünya’da su ısıtıcılarımız, arabalarımız ve ampullerimiz için güç sağlayabilecek yapay bir Güneş yaratmak için bir yarış yaşanıyor. Günümüzün nükleer santralleri, atomların bölündüğü nükleer fisyon yoluyla elektrik üretiyor. Nükleer füzyon ise bunun tam tersine çalışıyor, yani enerji ortaya çıkarmak için atom çekirdekleri birleştiriliyor. Güneş’te gerçekleşen reaksiyon da füzyondur. Ancak, atom çekirdek leri arasındaki doğal itme kuvvetinin üstesinden gelmek ve füzyonun gerçekleşmesi için doğru koşulları sağlamak hiç kolay değil. Dahası bunu, reaksiyonun tükettiğinden daha fazla enerji üretecek şekilde yapmak, onlarca yıldır fizikteki en iyi zihinlerin bile kavrayışının ötesinde kaldı.
Popular Science Türkiye - Sayı 117 (Ocak 2022)
Popular Science Türkiye - Sayı 117 (Ocak 2022)Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 202280 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Jüpiter atmosferindeki su miktarı,gezegenbilimciler açısından önemli bir veri; zira Güneş Sistemi'nin oluşumu hakkında ipuçları içeriyor. Jüpiter’in oluşan ilk gezegen olduğu varsayıldığından, Güneş’te bulunmayan birçok gaz ve tozun da burada olduğu düşünülüyor. Jüpiter’in oluşumuna dair teorilerin bazıları, gezegenin emmiş olduğu su miktarına dayalı. Su miktarı ayrıca gaz devinin meteorolojik özellikleri (örneğin rüzgarlarının nasıl estiği) ve iç yapısı hakkında da ipuçları veriyor. Voyager ve diğer uzay araçları, Jüpiter’de (nem oranına bağlı bir doğa olayı olarak) yıldırımlar gözlemlemişler, bu da atmosferde su varlığının bir göstergesi olabilir.
Popular Science Türkiye - Sayı 96
Popular Science Türkiye - Sayı 96Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 202081 okunma
·
Puan vermedi
Bilgisayarların Şafağı Evrim, bilgisayarlar ve büyük patlamanın aynı konunun alt başlığı olduğunu nasıl anlatsak acaba. SAYFA 58 de... Büyük Patlama’yı Anlamak Evrenin nasıl oluştuğuna dair kanıtlar bizi hep ona götürüyor. Karşınızda Büyük Patlama! SAYFA 64 Ay’a İnişin Kanıtları Buna inanmayan kaldı mı demeyin! SAYFA 70 de... Mars Toprağı...Mars’ta yerleşim alanı inşa edebilmenin ilk kuralı, toprağı kullanabilmek. SAYFA 78 de... Besin ekleri melek mi, şeytan mı?Onları her yerde görüyoruz. Denetimsiz bir şekilde yayılan bu maddeleri yakından tanıyalım. SAYFA 84 de okuyabilirsiniz
Popular Science Türkiye - Sayı 94
Popular Science Türkiye - Sayı 94Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 202094 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
·
Puan vermedi
Güneş kırmızı deve dönüştüğünde, nereye gidebilecekler? En iyi seçenek, Satürn’e ve onun büyüleyici halkalar sistemine bakan sevimli bir ev gibi görünüyor. Güneş Sistemi’nin yeni düzeninde, Satürn’ün en büyük uydusu Titan, muhtemelen insanlar için ilk kaçış noktası olacak. Buraya yerleşmek kolay olmayacak. Dünya’dan Titan’a yolculuk birkaç yıl sürüyor ve bu da herhangi bir astronotun bedenine ve zihnine aşırı yük getiriyor... (Titan'a kaçış makalesinden...)
All About Space - Sayı 11 - 2020/11
All About Space - Sayı 11 - 2020/11All About Space · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 202029 okunma
·
Puan vermedi
Kahramanmaraş il sınırları içinde yer alan Domuztepe Höyüğü, Ceyhan Nehri’nin önemli kollarından olan Aksu’nun birkaç kilometre güneyinde ve küçük yan kollarından Mizmilli Deresi’nin, akış yönüne göre, sağ kıyısında konumlanmaktadır. Kahramanmaraş’ın Pazarcık-Türkoğlu ilçelerinin idari sınırı höyüğün tam ortasından dikey geçmekte olup, höyüğün doğu kesimi Pazarcık, batı kesimi ise Türkoğlu sınırlarında kalmaktadır. Üzerindeki yabandomuzu yuvalarından dolayı yerel halk tarafından bu höyüğe Domuztepe adı verilmektedir. Domuztepe Höyüğü’nde ele geçen “T” biçimli stilize insan biçimli amuletleri ve boya bezek olarak kapların üzerine uygulanmış “öykücü” tasvirler, Göbekli Tepe ve çağdaşı diğer Erken Neolitik toplulukların bölgeden çok uzaklaşmadığını, sadece yaşam biçimlerinde köklü değişimler olduğunu göstermektedir
Aktüel Arkeoloji - Sayı 66
Aktüel Arkeoloji - Sayı 66Aktüel Arkeoloji Dergisi · Aktüel Arkeoloji Yayınları · 20182 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
100 yIl Sonrasinin akıllı evleri, 100 yıl öncesinin evleri gibi sade olacak“2100 yılının en önemli özelliğini, teknolojinin her zaman ve her yerde olması şeklinde tanımlayabiliriz. Bugün nasıl elektrik her yerdeyse, gelecekte de akıllı teknolojiler her yerde olacak. Bugün duvarlarda, zeminde, tavanda elektrik var. Gelecekte akıllı yazılımlar ve teknolojiler çevremizde gördüğümüz bütün eşyalarda olacak. Bizzat eşyalar akıllı olacak. Eşyaların interneti şimdiden başladı. Çocuklarımıza sesli komutlarla ve düşünce gücüyle nesneleri hareket ettirmenin yollarını öğreteceğiz.” Eski çağların yaşayan dünya Gaia efsanesinde olduğu gibi, “çocuklarımız çevremizdeki her şeyin canlı olduğuna inanacak.”kara şimşek arabalarla trafik kazasına son“Sabah uyandığımızda, gözümüzdeki ekran gibi çalışan kontak lenslerimizi takıp dünyada neler olup bittiğini öğrenebileceğiz. Sinemadan haberlere, sanal gerçeklikten karşınızda duran insanın biyografisine kadar gerek duyduğumuz her türlü bilgi, internete bağlı lensler tarafından gözümüzün ağtabakasına yansıtılacak. Biri sizinle Çince konuşurken, kontak lensleriniz bunu sizin anladığınız dile çevirecek ve Çinli dostunuzu dinlerken söylediklerinin gözünüzün önünden altyazılı geçtiğini göreceksiniz. Otomobilinizi telepatik komutlarla çağıracaksınız. Otomobil gitmek istediğiniz yere kendi kendine gidecek.
Popular Science Türkiye - Sayı 20
Popular Science Türkiye - Sayı 20Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201310 okunma
·
Puan vermedi
Jüpiter, toplamda 67 adet uydusuyla, çevresi en kalabalık olan ikinci gezegen unvanına sahip. Bu uyduların toplam kütlesinin %99’unu ise sadece dört tanesi oluşturuyor: Io, Europa, Ganymede ve Callisto. Gezegensel kategoride incelenen uydulardan Europa, Galileo tarafından keşfedilmiş olan dört uydunun en küçüğü. Ay’la kıyaslayacak olursak, 3.122 kilometre çapındaki Europa’nın bizim uydumuzdan bir parça daha küçük olduğunu söyleyebiliriz. 1610 yılında keşfedilen uydu, gezegenin etrafındaki yörüngesini yaklaşık 3,5 günde tamamlıyor. İlk bakışta camdan yapılmış pürüzsüz bir bilyeye benzeyen Europa, bu görüntüsünü Jüpiter’in yol açtığı güçlü gelgit etkisine borçlu. Ama belki de gelgitler sebebiyle borçlu olduğu tek şey dış görünüşü değildir. Europa’nın yüzeyi buz tabakasıyla kaplı. Bu nedenle ona “buz uydu” da deniyor. Fakat bu buzulların altında Dünya’dakinden daha derin okyanuslar saklı. Genç ve aktif yüzeyinin altında gizlenmiş olan okyanusların da yine gaz devi Jüpiter’in yarattığı gelgit hareketleri nedeniyle oluştuğu sanılıyor. Gelgitlerle ısınan Europa okyanusları, başka olası canlıları arayabileceğimiz mükemmel bir ortam vaat ediyor. 90’lı yılların ortalarında Europa’ya varmış olan Galileo uydusunun yaptığı detaylı araştırmalara rağmen, bu okyanuslar hakkında hala çok az şey biliyoruz. 72. sayfadan bu güzel yazıyı okumaya devam edebilirsiniz...
Popular Science Türkiye - Sayı 22
Popular Science Türkiye - Sayı 22Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201411 okunma
·
Puan vermedi
Başka dünyalarda yaşam arayışında olan astronomlar, yakın komşumuz sayılabilecek kırmızı cüce yıldızların çevresinde sekiz yeni gezegen keşfetti. Bu gezegenlerden süper dünya kategorisine giren 3’ü, yıldızlarına yaşama elverişli bir uzaklıkta bulunuyor. Güneşimizden çok daha küçük ve soluk olan kırmızı cüceler evrendeki yıldızların dörtte üçünü oluşturuyor. Hemen bütün kırmızı cücelerin en az bir gezegeni olduğunu gösteren yeni gözlemler, evrende ilk tahminlerimizden daha fazla sayıda gezegen bulunduğuna işaret ediyor
Popular Science Türkiye - Sayı 24
Popular Science Türkiye - Sayı 24Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201413 okunma
·
Puan vermedi
Güney Kutbu’ndaki bir teleskop, Einstein’ın ileri sürdüğü kütleçekim dalgalarını ölçerek evrenin ilk anlarındaki şaşırtıcı genleşmenin somut kanıtlarını elde etti. Keşif, yüzyılın en önemli buluşlarından biri olarak görülüyor. Çünkü fizik bilimi adına yepyeni bir çalışma sahası açılmış oldu. Makalenin devamını 72. sayfadan itibaren okuyabilirsiniz...Bilimle.
Popular Science Türkiye - Sayı 25
Popular Science Türkiye - Sayı 25Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201414 okunma
·
Puan vermedi
Plan yapmak güzel şey. Ve elinizdeki sayı da bunun için biçilmiş kaftan: Bir National Geographic klasiği olarak dünyadaki tüm Traveler edisyonları bir kez daha kafa kafaya verdi ve bu kez sizin için 2021’in en iyilerini derledi. Kanada’dan Kore’ye, Brezilya’dan Avustralya’ya dünyanın dört bir köşesine uzanıyor bu yeni yıl listemiz. Bir de sürprizimiz var. Daha önce dergimizde yer verdiğimiz Karia Yolu, bu listeyle birlikte National Geographic Traveler’ın dünyanın dört bir yanındaki yerel edisyonlarında da yerini alıyor ve Ege’nin incilerini dünya ile paylaşıyor. Ayrıca Japonya ve İzlanda’nın yabanıl güzellikleri, Sri Lanka’nın filleri ve Kapadokya’da uzun bir hafta sonu da ilerleyen sayfalarda sizi bekliyor. Hayallerin planlara, planların yolculuklara dönüşeceği günlere en kısa zamanda ulaşmak dileğiyle, keyifli okumalar… —Nesibe Bat, Yayın Yönetmeni
National Geographic Traveler - Sonbahar 2020/Kış 2021
National Geographic Traveler - Sonbahar 2020/Kış 2021National Geographic Traveler · Group Medya · 20207 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Adamkayalar, Stratonkea, Türkye’de görmenz gereken 21 antk kent, Malta’da hafta sonu, Roma mozakler, Göller Bölgesi, tarihi eserlerin adresi ve daha fazlası... s. 6 ÜÇ ŞEHRİN HİKÂYESİ Batı, Orta ve Doğu Anadolu’daki üç farklı uygarlıktan kalma üç antik kent, bu toprakların tarihin anlatıyor. s. 34 GÖKLERE, DENİZLERE, ORMANLARA Meksika’nın Yucatán yarımadasına ayak basan yazar, gökyüzünde, denizlerde ve ormanların derinliklerinde Mayaların adımlarını takip edyor. sayfa 52 de BİR VARMIŞ, BİR YOKMUŞ Bir gezgin, Mardin’deki Dara harabelerinde, antik kentlerden geri kalan –ve kalmayan– şeylerin izini sürüyor. s. 62 KULAĞA ÇALINANLAR Gezegenin dört br yanındak 15 özel mekân, görüntüler kadar sesleriyle de gezginler kendine çekiyor. sayfa 70...
National Geographic Traveler - İlkbahar 2021
National Geographic Traveler - İlkbahar 2021National Geographic Traveler · Group Medya · 20217 okunma
·
Puan vermedi
Mevlana Celaleddin-iRumi, insanı bir ağaca, kalubelada Rabbine verdiği ahdi de ağacın köküne benzetir.Vefasız kişi ise kökü çürümüş ağaçtan farksızdır; ondan nemeyve gelir ne de hayır! İnsanı yeryüzündeki diğer canlılardan ayıran vasıflardan biri de onun bütün hayatını bir değerler silsilesi etrafında dizayn etmesidir. Her istediğini yapmaması, her canının çektiğine elini uzatmaması, her aklına geleni söylememesi onu varlık âleminin en üst mevkisine, eşref-i mahlukat makamına çıkartır. İnsan, Allah’ın yeryüzündeki halifesi olarak sadece değerli bir varlık değil, kendisinden değer üretmesi beklenen bir varlıktır. İnsan olmak dikkati, rikkati, ihtimamı, fedakârlığı, diğerkâmlığı ve bunların nihai hedefi sayabileceğimiz vefayı bir ödev olarak beraberinde getirir. Vefa sadece insanın üretebileceği bir değerdir
Diyanet Aile Dergisi - Sayı 34
Diyanet Aile Dergisi - Sayı 34Diyanet Aile Dergisi · Diyanet Vakfı Yayınları · 20216 okunma
·
Puan vermedi
Bazı savaşlar insanlık tarihinin hafızasında uzun süre yer etti. Kadeş, Troya, İssos, Maraton bunlardan yalnızca birkaçı... Bu savaşlar sonuçları bakımından insanlık tarihini de etkiledi. Özellikle Troya, Doğu ile Batı arasında psikolojik bir duvar olarak durdu. Gerçekten yaşanıp yaşanmadığı kanıtlanmaksızın Troya Savaşı, çağlar boyu kültürel çatışmanın bir simgesi olarak görüldü. Kaynaklara sahip Doğu, kaynaklara ulaşmaya çalışan Batı ve bu ikisi arasındaki hiç bitmeyen ezeli çatışma bugün bile hayatlarımızı etkilemekte.
Aktüel Arkeoloji - Sayı 61
Aktüel Arkeoloji - Sayı 61Aktüel Arkeoloji Dergisi · Aktüel Arkeoloji Dergisi · 201810 okunma
·
Puan vermedi
Orta Toroslar’ın anıtsal silsilesi Aladağlar. Dimdik zirveler, dağ sırtları, derin vadiler, sürpriz pınarlar dünyası. Ersin Demirel, dört günlük bir yürüyüşle bu görkemli coğrafyayı az denenen bir rotadan, kuzeydoğu-güneybatı hattından kat etti. Niğde’nin Maden Boğazı’ndan başlayan yürüyüş, Kayseri’nin Gökoluk Yaylası’nda sona erdi. Oğlakların cılız melemesinin, ateş böceği gibi parıldayan yıldızların, eski kervanların hatıralarının ve Yörüklerin eşlik ettiği büyük bir yol öyküsü...
Atlas - Sayı 337 (Mayıs 2021)
Atlas - Sayı 337 (Mayıs 2021)Atlas Dergisi · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 202116 okunma
·
Puan vermedi
" bu sayıda önemli çevirmen dostumuz Samet Köse’nin kaleminden Afro -Amerikan edebiyatına yoğunlaşalım istedik. Ülkemizde Afro-Amerikan edebiyatına dair iyi kötü bir kitaplık oluşmuş değil ne yazık ki. Mesela Müslümanlığı da seçmiş şair Emir Bereket’in (Amiri Baraka) toplu şiirleri halen çevrilmedi. Toni Morrison’ı iyi kötü biliyoruz ama Maya Angeleo’yu daha yeni yeni tanıyoruz. Malcolm X’ten Muhammed Ali’ye aklımızda baş kaldıran, sağlam bir Siyahî imgesi var, öte yandan mesela sürgündeki Suriyeli şair ve yazarların ne yazdıklarını bilemiyoruz. Denver merkezli “slam şiir” üyesi Amal Kassir ile dostluğumuz var ama onun da metinlerine uzağız halen. "
SabitFikir - Sayı 113
SabitFikir - Sayı 113SabitFikir Dergisi · Sabit Fikir Dergisi · 202016 okunma
362 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.