RUPİ KAUR OKUMAK
Rupi Kaur ve kitaplarının daha çok keşfedilmesini istiyorum. Şimdi size bu kitapların neden her zaman baş ucumda olduğunu ve ne zaman kötü hissetsem elimin neden bu kitaplara gittiğini anlatacağım. Bazen iyi oluyorum ve aidiyet hissini sevdiğim için elim bu kitaplara gidiyor. Bazen kötü hissediyorum ve bu sayfaları açtığımda aşırı yoğun duygular
Günaydın. Çok isteriz ya bazı şeyleri, çok hak ettiğimizi düşünürüz. Hem bunlar öyle büyük arzular yahut hezeyanlar da değildir. Feyyaz Kayacan bir başka kitabında, "Hani dünyalar benim olsa nesi eksilirdi dünyanın?" diye sorar. Biz de bu soruya cevap aramaktayız sevgili okur. Ona buna nasip olan dünyaların zerresi bize niçin nasip
Reklam
İç dış dünya basınç farkı falan olan insan şiir okur gibi bir şeyler diyordu İsmet Özel benim ellerim ayaklarım buz gibi yüzüm kıpkızıl o ne olacak
Günaydın. Her şeyi planlamak mümkün değilken bunca uğraş vermemiz ne tuhaf. Yarın şöyle olacak. Öbür gün böyle. Mümkün olsa bile ne korkutucu olurdu belirlenmiş, planlanmış bir gelecek. Frank Herbert, "Gelecek belirsiz kalsın çünkü o arzularımızla boyayacağımız tuvaldir," der. Yaşamak böyledir sevgili okur: Hayatın her an karşımıza
Günaydın. Hayatımızın değişmesi üzerine çok düşünürüz bazen. Hayli çok. Hakikat ise değişmeyeceğini doğrular, çoğunlukla: “'Hayatımız değişecek ama sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar.' 'Hayatınız değişmeyecek,' dedi Mike, biraz tahammülsüz. 'Belki planlarınız değişir ama hayatınız değişmeyecek.'" Olacak
İnsan yaşı kaça dayanmış olursa olsun, ne kadar "daha çok gençsin" denirse densin, geçmişe bazen bakıp bir ah der. Çağlar boyu olmuştur bu. Pişmanlık gibi değil de, hasret gibidir daha çok. Pierre Loti de demiştir: "İnsan diline sığmayan düşler ardında koşardık." Yine koşulur sevgili okur. Ne yapıldıysa ne söylendiyse yine
Reklam
270 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.