50 syf.
9/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Seçim, Yaşam, Gerçek Mecburiyeti
50 sayfaya sığdırılmış dolu dolu bir anlatım. Her ne olursa olsun insanlara zarar verilmemesi gerektiğine inanan çift, kendi ülkelerinde çıkan savaştan kaçarak İsviçre’ye gelirler ve Ferdinand’ın hep beklediği, onun askere gitmesinin zorunlu olduğunu yazan mektubun gelişine kadar özgürce yaşarlar. Bir tarafta iradesinin zayıf olduğuna inanan ve gitmek ‘zorunda’ olduğunu düşünen, buna inanan Ferdinand... “İnsan kendini kaçak hissettikten sonra hiçbir yerde özgür değildir, içerde ya da dışarda olmuş hiç fark etmez.” Diğer tarafta hiçbir şey yapmak zorunda olmadığını, inandığı doğruların peşinden devam etmesi gerektiğini ve seçimlerinde özgür olduğunu anlatmaya çalışan Paula. “Aksini düşünmene rağmen dünyanın işlediği bu en büyük suça ortak olacak mısın, olmayacak mısın? Çünkü itiraz etmeyen, karşı koymayan herkes suç ortağıdır. Ve sen itiraz edebilirsin, bu yüzden itiraz etmek zorundasın, karşı koymak zorundasın.” Kesinlikle okunması gerektiğini düşündüğüm Zweig eseri. Karakterleri sadece okumakla kalmayıp hissederek çeviriyorsunuz yaprakları. Keyifli okumalar.
Mecburiyet
MecburiyetStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202162,4bin okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Yeni bir kitabı daha övmekten beter edene kadar şimdilik bu. Cuma günü yazarla program yapacağımız için önceden bilgi edineyim diye elime alıp aynı günün gecesinde "bitmeseydi keşke yahu" dediğim kitaptır kendisi. Tabi sevdiğimiz bir şeyi gereğinden fazla övmekle de biliniriz ülkece, o ayrı, ama yani hak ediyor. Şöyle ki: Mevzu, 30 Ekim
11. Peron
11. PeronGökhan Duman · Vadi Yayınları · 2018368 okunma
Reklam
"Seni hemen tanıdım Ferdinand! Tramvaya bini tarzından... İnanır mısın, içeride tek bir kadın bile olmadığını gördüğünde hüzünleniş biçimin yetti seni tanımama. Öyle dimi yani? Senin tarzın bu dimi yani?" Doğru benim tarzım buydu. Gerçekten bir pantolon fermuarı gibi açık saçık bir ruhum vardı. Bu doğru gözlemde beni şaşırtacak bir şey yoktu.
Sayfa 246 - YKY Yayınları, çev. Yiğit BenerKitabı okudu
Pablo Neruda
Neruda, hem ülkesinden kovuldu hem ülkesini temsil etti dünyanın dört yanında. Ölümünden dört yıl önce Paris büyükelçisiyken L'Express dergisinin sorularını cevaplarken, söz dönüp dolaşıp dinlere gelmiş, Hindistan günlerinden söz etmişti Neruda: “Bir gün Rangoon' da bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyordu. Bir tapınağın önünde binlerce
Sayfa 167Kitabı okudu
''Dost gibi görünüp, dostunuz olmayanlara güvenmeyin. Ancak onlarla ilişkinizi de koparmayın. Onlara iyi davranın, zira ilerde gerçek bir dosta dönüşebilirler.''
“Ben açık yerde uyurum,” dedim. “Gök bile basıyor. İçerde boğulurum.” “Aşık mısın sen yoksa?” dedi. “Yok deve,” dedim. Niye dediysem.
Sayfa 39 - ketebe yayınları
Reklam
873 öğeden 241 ile 250 arasındakiler gösteriliyor.