Herkes gibi o da gerekli olanı tespit ediyor ve fedakarlığın asaletini yüceltiyordu ; vatandaşların haklarından ve ödevlerinden memnuniyetle ve ısrarla bahsediyordu ama zihninde , kendisiyle diğerleri arasına temel bir ayrım koyuyordu ; görevleri onlara bırakıyor , kendisine sadece hakları ayırıyordu. Bu onun için doğal bir tutumdu , neredeyse bir içgüdü gibiydi. İster istemez , gördüğü , duyduğu ya da okuduğu her şey eninde sonunda kendisiyle ilgili hale geliyordu ; dünyaya kendi çıkarlarının penceresinden bakıyordu. Çıkarları da dünyanın kaderine bağlı olduğundan , dünyanın kaderi de onun için çok önemli hale geliyordu. Böylece vicdanı rahatlıyordu.
Sayfa 338Kitabı okudu
İnsan kadınını ne kadar sevmelidir ki,nihayet onu aşacak ve Leyla’yı Mevla ile değiştirecek hale gelsin… Ve ondan sonra hem de kadınla elele büyük rejime istidat kazansın… Bir kadın istiyor…Bir kadın ki,erkeği kelimelerden iğrenmeye başladığı an susmayı bilsin…Bir kadın istiyor…Bir kadın ki, erkeğinin şahsiyetini manto gibi giysin ve sihirleri ürkütmemek, cazibe mevcelerini darıltmamak hünerinden(estetik) bir idrakle anlayışı olsun…Bir kadın istiyor…Bir kadın ki,erkek zekasını kat kat aşan bir içgüdü sayesinde her an yenilenmek,asla tükenmemek gibi bir sanat tılsımı içinde,insana şah damarından daha yakın Allah’a yol verebilsin…Ve bütün bunları hiçbir ukalalığa yeltenmeksizin sihirbazca yerine getirebilsin…Daima mahkum olduğu noktaları kollayabilsin ve o nokta göründü mü hemen silinmeyi,kılçık taraflarını gizlemeyi kestirebilsin… Hani o kadın?
Reklam
Halide Edip Hanım, her gece olduğu gibi bu gece de istihbarat raporunu özetleyecekti. Yüzündeki kaygı M.Kemal Paşa'nın içine dokundu. Ümit ve güven verecek bir açıklama yaptı. Her gün karargahta en tehlikeli olasılık hesapları içinde ezilen Halide Hanım'ın kaygısı geçmedi. Ama yüzünden silinip çekildi. Raporu okudu: ''Veliaht Abdülmecit Efendi,
Sayfa 411 - Şu Çılgın TürklerKitabı okudu
Düşlerimin anlamı ve temel nedeni yalnızca yüksek okulda öğrenciyken izlediğim derslerde açıklandı. O zamana değin düşlerim, anlam ve görünür bir nedeni olmayışını sürduruyordu. Ama üniversitede evrim ve psikoloji yasalarını öğrenince, düşüncenin bazı garip halleri nihayet açıklık kazandı. Örneğin; düşüş, oldukça yaygın bir düştü ve herkes,
Her karar bilinçli ve bilinçsiz nedenlerle desteklenir. İçgüdü dediğimiz şeyler aslında geçmiş deneyimlerimizin, derinlerde sakladığımız umutlarımızın, korkularımızın ve arzularımızın oluşturduğu karmaşık mozaiklerdir, ama o duygu, o sersemletici ve coşkulu, evet, içimizden ve derinlerden gelir.
Kendimi bundan böyle tümden okumaya verdim. Kitaplar bütün varlığımı sardı, hayatımı doldurdu. İçimde yeni yeni beliren duygular, gereksinimler, zamansız gelişen gençliğin ruh bunalımları, akacak başka bir yol bulmuş, bende uzun bir süre için yeni bir amaca kavuşmuştum. Az zaman içinde kalbim, kafam okuduklarımla doldu, hayalgücüm o derece
Sayfa 107 - Varlık Yayınları - Nihal Yalaza Taluy Çevirisi(Sayfa 107-108)
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.