Şimdi bir yokluğun kıyısında oturuyorum. Odanın köşesinde bir örümcek benim için ölümü hazırlıyor, sonumu getirecek ağları örüyor ha bire. Camların kırık ve yaralı kanatlarından bir yel sızıyor, ölümün bembeyaz şarkısı yavaş yavaş işliyor içime.
Kör bir pencere...
ve ben hep, perde inmiş günlerin arkasından buğulu gözlerle bakmışım dünyaya.