Beden konforu bizi öldürür, kafa konforu da ruhumuzu çürütür.
Öfkenizin, saplantılı sevgi ve bağlılığınızın, alışkanlık ve kırmızı çizgilerinizin çoğunun "birileri veya bir şeyler" tarafından size yerleştirildiğini, bunları değiştirebileceğinizi sık sık hatırlayın. Ve deneyin...
Beyin "Neden" Var?
Hangi canlıların beyni vardır sorusunu sorunca karşımıza ilginç bir ayrım çıkar: Yer değiştirebilen yani hareket edebilen ve çok hücreli olan bütün organizmaların bir “kafası” ve o kafanın içinde de beyin yahut beyne benzeyen bir organ bulunur. Tüm canlılar çeşitli şekillerde hareket ederler fakat “yer değiştirebilme” mesela bitkilerin yapabildiği bir şey değil. Çoğu bitki -özellikle karasal bitkiler- bir yerde sabit durur ve sadece beden biçimlerini değiştirecek şekilde hareket eder. Ama -biz dahil- tüm hayvanlar, bir yerden bir yere hareket edebilir, yer değiştirebilir özelliktedir. İşte bu yetenek, karmaşık bir veri işleme sisteminin varlığını yani beynin varlığını mecbur kılar.
Reklam
Sadece belli koşullar sağlandığında, sadece aynı dar rutin içerisinde "iyi hissedebilen" bir insan sağlıklı değil "bağımlı"dır. Sağlık hali hayatta karşımıza çıkabilecek farklı koşullar içinde dahi hem zihin hemde beden sağlığımızı sürdürebilecek bir uyum düzeyinde yaşayabilmektir.
Beden konforu bizi öldürür, kafa konforu da ruhumuzu çürütür. Öfkenizin, saplantılı sevgi ve bağlılığınızın, alışkanlık ve kırmızı çizgilerinizin çoğunun " birileri veya bir şeyler tarafından" size yerleştirildiğini, bunları değiştirebileceğinizi sık sık hatırlayın.
Sayfa 467Kitabı okudu
Sadece belli koşullar sağlandığında, sadece aynı dar rutin içerisinde “iyi hissedebilen” bir insan, sağlıklı değil “bağımlı”dır. Sağlık hali, hayatta karşımıza çıkabilecek farklı koşullar içinde dahi hem zihin hem de beden sağlığımızı sürdürebilecek (şimdilerde fit diye tabir edilen) bir uyum düzeyinde yaşayabilmektir.
Tuti KitapKitabı okudu
Bedenimiz saat gibi çalışmaz pek; buna hepimiz aşinayızdır. Zira bu beden ve bu zihin, biz ne kadar düzenli ve sistemli yaşarsak yaşayalım, temelde kaotik bir tabiata sahiptir.
Tuti KitapKitabı okudu
Reklam
“Fazla programlı ve yeknesak bir yaşam, beden sistemimizle uzun vadede bozuşmamıza neden olabilir.”
"güçten düşmemek" için akıllıca bir strateji nedir?
nedenle biyolojik bedenim izi tatlı-sert bi r düzeyde zorlayabilecek tüm faaliyetleri hem zihin hem de beden açısından hayatımıza yerleştirmek "güçten düşmemek" için akıllıca bir strateji olacaktır.
beden konforu bizi öldürür, kafa konforu da ruhumuzu çürütür. Öfkenizin, saplantılı sevgi ve bağlılığınızın, alışkanlık ve kırmızı çizgilerinizin çoğunun "birileri veya bir şeyler" tarafından size yerleştirildiğini, bunları değiştirebileceğinizi sık sık hatırlayın.
Beden aşırı rahat ve gevşemiş olduğunda, beynimize giden uyarıcı sinyaller de azalır ve beyin yavaşça uyanıklık düzeyini yitirir.
Reklam
Beden konforu bizi öldürür, kafa konforu da ruhumuzu çürütür.
Sayfa 467Kitabı okudu
Özetle, ne yaparsak yapalım, rutinden kaçınalım; kaosu hayatımıza davet edip, onu kullanmanın yollarını öğrenelim. Arada bir kaçamaklar, arada bir ihmalkarlıklar da lazımdır. Fazla programlı ve yeknesak bir yaşam, beden sistemimizle uzun vadede bozuşmamıza neden olabilir.
Sadece belli koşullar sağlandığında, sadece aynı dar rutin içerisinde "iyi hissedebilen" bir insan, sağlıklı değil "bağımlı" dır. Sağlık hali, hayatta karşımıza çıkabilecek farklı koşullar içinde dahi hem zihin hem de beden sağlığımızı sürdürebilecek (şimdilerde fit diye tabir edilen) bir uyum düzeyinde yaşayabilmektir.
Sayfa 102Kitabı okudu
Duyarlı bir insan olmak için yaptığımız birçok eylemin “öyle belletilmiş yahut otomatik kışkırtılmış” davranışlardan oluştuğunu fark edemeyiz. Bilinçsiz sloganların peşinde “aklımızla nice bahaneler üreterek” bir ömür tüketebiliriz. Hele ki enformasyonun zihnimizin dibine dibine saniyede milyon tane minik roketle saldırdığı bu devirde, bu otomatik pilot devreleriyle adeta uzaktan kumanda edilebilen kuklalara dönüşebiliriz. Ve “bu işi bilen” stratejik kişi ve kurumlar sayesinde, dönüşüyoruz da çoğu zaman… Ama işin güzel tarafı hâlâ “kontrolün bizde olduğundan” zerre şüphemiz olmuyor. Çaresi belli: Kafa konforunuzu bozun. Tamam, gidip çekirge yemeyin belki ama mesela kokorece veya kelle paçaya bu kadar ön yargılı olmayın. Sizin gibi insanların, yani Homo sapiens türüne mensup canlıların bunları yapabildiğini unutmayın. Daha evvel de söyledim; beden konforu bizi öldürür, kafa konforu da ruhumuzu çürütür. Öfkenizin, saplantılı sevgi ve bağlılığınızın, alışkanlık ve kırmızı çizgilerinizin çoğunun “birileri ve bir şeyler” tarafından size yerleştirildiğini, bunları değiştirebileceğinizi sıklıkla hatırlayın. Ve deneyin… Neticede ben inşallah o çekirgeleri yiyeceğim. Belki boyum uzamayacak, belki başım göğe ermeyecek, belki bağırsaklarım bozulacak. Ama neticede ölmeden evvel “keşke yapsaydım” diyeceğim işlerin listesini bir madde daha kısaltabilmiş olmanın huzurunu yaşayacağım.
Resim