Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
AZGIN İSTİBDAT DEVRİ -
Çünkü yukarıdaki acıklı hallerden başka maneviyatı kıracak daha çok şeyler vardı. Mesela, ordu gittikçe fenalaşıyordu, Balkan devletleri bile ordularını gençleştiriyor ve yenileştiriyordu. Türk ordusu ise ihtiyar ve beceriksiz kumandanlar idaresinde bırakılmış, manevra nedir bilmiyorlardı. Hatta atış talimleri bile yapılmıyordu.
Sayfa 51 - Kronik KitapKitabı okuyor
Gönlümün kahrın ile ihtiyar olduğunu Bir sana bir göklere baktığım gün hatırla
Reklam
Seviyorsan mümkün Aranızda kurşun Yasak bölge var Sen genç Sevdan ölünecek kadar güzel Kanunu yapanlar ihtiyar...
Sayfa 165Kitabı okudu
insanlar ne kadar büyürlerse büyüsünler, ne kadar ihtiyar olurlarsa olsunlar yine bazı dakikalar vardır ki annelerine sokularak çocuk olmak isterler.
Yakalım usta
Gönlümün kahrın ile ihtiyar olduğunu Sigaramı sessizce yaktığım gün hatırla
Sayfa 25
Körler ülkesine gelen görebilen adamın uyumsuzluğunun tedavisi için; “Beyninde sorun var, ” dedi kör doktor. Büyüklerden onaylayan mırıltılar yükseldi. “Sorunun sebebi ne? ” “Heh! ” dedi ihtiyar Yacob. "Şu," diye cevap verdi doktor kendi sorusuna." Suratta tahribata yol açan, Nunez'in vakasında görülebileceği gibi, beyni de etkileyebilen göz denen şu hastalıklı, tuhaf şeyler. Oldukça şişmişler, kirpikleri var ve göz kapakları da hareket ettiğinden beyni sürekli meşgul ve rahatsız ediyor." "Yani? " dedi Yacob. "Yani?" "Şunu kesinlikle belirtmeliyim ki, kendisini tamamen iyileştirebilmemiz için tek yapmamız gereken basit bir cerrahi müdahaleyle rahatsızlığa sebebiyet veren kısımları almak." "Ondan sonra aklı başına gelecek mi?" "Tamamen akıl sağlığına kavuşacak ve örnek bir vatandaş olacak." "Bilimi bahşedene şükürler olsun!" dedi Yacob ve hemen Nunez'e müjdeyi vermek üzere dışarı çıktı.
Reklam
Medina-sarote ile Nunez’in evliliğine şiddetle karşı çıkıldı
Kıza değer verdiklerinden değil, Nunez’i ayrı bir varlık, bir aptal, makul insan kalitesinden aşağıda, beceriksiz bir şey olarak gördüklerinden. Kız kardeşleri ailelerine leke sürüleceği için buna karşıydılar; ihtiyar Yacob her ne kadar sakar, itaatkar kuluna bir nebze sempati beslemeye başlamış olsa da, başını iki yana sallayıp bunun imkânsız olduğunu söyledi.
Sultan III Ahmet!..
Baban Mustafa Han'ın ve benim şu halim sana ibret olsun. Biz vezirlerimize teslim olduğumuz, her işi onlara bıraktığımız için senin şu an çıktığın tahttan indik. Kendini vezirlerinin nüfuzu altına sokma. Her şeyi onlara bırakma, her daim işinin başında ol. Kendin gör, kendin anla. Bizi berbat ve perişan eden hallerden sakın. Akil ve ihtiyar ve umur görmüş, bu fena dünyanın türlü belasını çekmiş pirler ile daima meşveret eyle. Zalime şiddetli, mazluma adil ol. Sırrını ifşa etme ki keder ve nedamet gelmeye. Hayatım ve evlatlarım sana emanettir. Emanete sahip çık.
Sayfa 576 - Martı YayınlarıKitabı okudu
Zavallı eşek, sahibini beslemek için bütün yaz var gayretiyle çalışmışken, öteki onu kışın doyurmak istemez. Kasıma doğru sırtından palanı, başından yuları alır. Havaların soğuyacak olmasına rağmen hayvancağızı çırçıplak çayırlığa salıverir. Bunların içinde tüyleri bembeyaz kesilmiş, emeklilik hakkına erişmiş pek ihtiyar ve tembelleri de vardır.
Kurt gibi acıkmış, hayvan gibi kudurmuş Balkan milletleri zavallı vatanımıza senelerden beri kabaran iştahlarını bastırmak için saldırmağa hazırlanıyorlar. Aralarındaki o kalkmaz nifak artık kalkmış kolumuzu budumuzu yemek için hepsi birleşmişti. Anadolu'dan vatan müdafaasına kızlarımızın, annemizin, ihtiyar babalarımızın muhafazasına koşanlar, millet namusunu düşman ayakları altında bırakmağa azmedenlerle İstanbul sokakları insan nehri hâlinde akmağa başlamıştı. Herkesin vazife başına çağrıldığı bu hengâmede ben de, can verip namus vermemek için dövüşerek yara yemiş yiğitlere bakmak vazifesi ile mükellef oldum. Haydarpaşa Tıb Fakültesi Hastanesi'ne tayin olundum. Uhdeme verilen bu vazifede gelecek bütün hastalara nezaret etmek ve yetiştiğim kadar ameliyyat-ı cerrahiyye yapmak hizmetim idi. - Dr. Rıza Nur
Rıza Nur
Rıza Nur
Reklam
Oysa bak, ihtiyar martılar uçmayı bırakıyorlar mı? Sürekli olarak gökyüzünde süzülüp duruyorlar, denize dalıp çıkıp yiyecek buluyorlar. İnsanoğlu bu akıllı yaratıkları örnek almalı.
Diyorum hepimizin bir gizli adı olsa gerek belki çocuk ve ihtiyar, belki kadın ve erkek hepimiz, herbirimiz gizli bir isimle adaşız
Sayfa 14 - Şule Yayınları - pdf
TARİHLER VE OLAYLAR (1960-1975) 13 Ocak 1960: Atsız, Falih Rıfkı Atay'a yayın yolu ile hakaretten İstanbul Toplu Basın Mahkemesi'nde yargılanıyor. 27 Mayıs 1960: İhtilal. 38 subay ve general iktidara el koyuyor. İhtilal bildirisini, 27 Mayıs sabahı 04:36'da, 1944 sanıklarından Alparslan Türkeş okuyor. Cemal Gürsel Devlet Başkanı,
Eski ihtiyar koltuk ve bir de kitaplar. Bütün hayatı küçücük bir odadan ibaretti.
Evet, ey ihtiyar ve ihtiyareler! Madem Rahîm bir Hâlıkımız var; bizim için gurbet olamaz. Madem O var; bizim için herşey var. Madem O var; melâikeleri de var. Öyleyse bu dünya boş değil; hâli dağlar, boş sahrâlar Cenâb-ı Hakkın ibâdıyla doludur. Zîşuur ibâdından başka, Onun nuruyla, Onun hesabıyla taşı da, ağacı da birer mûnis arkadaş hükmüne geçer, lisan-ı halle bizimle konuşabilirler ve eğlendirirler.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.