Amaç uğruna her şey mübah mıdır? Amacın ulviliği yapılan ahlaksızlığı örtmekte yeterli midir?
Ahlak ile siyaset yanyana gelebilir mi?
Ahlak ile yakalanamayan siyasi başarı, ahlaksızlık ile yakalanabilir mi?
Peki, amaç için her şeyi mübah görenlerin asıl amacı, kendi hükümranlıklarını korumak mı yoksa halkın refahını düşünmek mi? Makyavel
Antisthenes
1. Giriş:
Bu incelemenin amacı yalnızca kitabı tanıtmak değildir. Kinik felsefenin kurucuları Antisthenes ve Diogenes'in yaşamları, etkilendikleri filozoflar, kinizmin kökenleri ve antik dünyadaki yerlerine dair geniş bir kapsamda ele almaya çalıştım. Zaman ayırıp okuyacak olanlara
İyi akşamlar merhaba güzel insanlar yine güzel bir eserin daha sonuna gelmiş bulunmaktayım. Uzun oldu ama en sonunda bitirdim.
Türk devlet felsefesi adından anlaşıldığı gibi devletin yönetim şeklini sorguluyor.
Yazarımız eski Türk devletlerini Osmanlı devletini
Artısını eksisini bize anlatmış .
Söyle söylüyor mesela
Ne yazıkki devletimizin
-------------DIKKAT AĞIR SPOILER IÇERIR!!!!!!!!!!!!!-------------
Öncelikle yazarın "Körlük" kitabını sonrasında da "Görmek" kitabını okudum.
İlk başta Saramago'nun tarzından bahsetmek istiyorum. Saramago'nun özel isimlerle işi yok. Sadece o kişi ya da ülkeyi betimleyebilecek kelimeleri kullanıyor. (Güneş gözlüklü kız,
Erasmus, hükümdarlardan ve halklardan, bütün insanların kardeşlik havası içerisinde oluşturacakları bir toplumu kendi kişisel ve bencil-emperyalist isteklerinin üzerinde tutmalarını isterken, Machiavelli, her hükümdarın ve ulusun güç ve iktidar isteğini, o hükümdarın ve ulusun düşünce ve davranışlarının en yüksek ve tek hedefi ilan eder. Bır toplumun bütün güçleri, o toplum düşüncesine kendilerini dini bir düşüneeye adarcasına hizmet etmelidir; devletin yüksek yararları, onun kendi bireyliğinin sonuna kadar geliştirilmesi, söz konusu güçler için bütün tarihsel gelişmelerin tek somut amacı ve nihai olmalı, bunların ne pahasına olursa olsun gerçekleştirilmesi, yeryüzünde en yüksek görev sayılmalıdır; Machiavelli için önemli olan, iktidar ve iktidarın geliştirilmesidir; Erasmus için ise adalettir.
Erasmus, hükümdarlardan ve halklardan, bütün insanların kardeşlik havası içerisinde oluşturacakları bir toplumu kendi kişisel ve bencil emperyalist isteklerinin üzerinde tutmalarını isterken Machiavelli, her hükümdarın ve ulusun güç ve iktidar isteğini, o hükümdarın ve ulusun düşünce ve davranışlarının en yüksek ve tek hedefi ilan eder. Bir toplumun bütün güçleri, o toplum düşüncesine kendilerini dinî bir düşünceye adarcasına hizmet etmelidir; devletin yüksek yararlarları onun kendi bireyliğinin sonuna kadar geliştirilmesi, söz konusu güçler için bütün tarihsel gelişmelerin tek somut amacı ve nihai olmalı, bunların ne pahasına olursa olsun gerçekleştirilmesi, yeryüzünde en yüksek görev sayılmalıdır; Machiavelli için önemli olan, iktidar ve iktidarın geliştirilmesidir; Erasmus için ise adalettir.
_İnsanın varlığı sırlarla kuşatılmıştır. Bizim dar bilgimiz ve tecrübemiz sınırsız denizlerde bir küçük adadır sadece.
_Birçok gerçek vardır ki insanın, kendi başından geçip de kafasına dank etmedikçe, bunların tam manalarını anlaması olanaksızdır.
_Bilgelik, aklın yolundan ayrılmayan, yeniliğe açık ve her türlü farklı bakış açılarına karşı
Sansür kısaca sıkıdenetim demektir.
Sinema, tiyatro, televizyon, gazete ve sosyal ağlarda yayınlanan içeriklerin hükümet tarafından önceden denetlenmesi onaylanmasının, gösterilmesinin ve yayınlanmasının izne bağlanmasına sansür denir.
Kavramları çeşitli yollarla kontrol altına almakta bir sansür çeşididir.
Sansür kararının niyeti sansürden
"Kım iktidarını dine hizmet uğrunda kullanırsa her güç sahibi ona boyun eğer.Kim de dini iktidarı için kullanırsa, o zaman herkes ondan bir şeyler kapmak için uğraşır."