290 syf.
5/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Cinayet romanları kıyasında sınıfta kalacak bir kitap, açıkcası konu ilgi çekici değil, belki ilk 50 sayfası daha kaliteli bir polisiye vadediyor olabilir ama sonrasında polisiyeden çok karakterlerin ordan oraya sürüklenişi cezbedici gelmeye başlıyor. Öğrendikleri hiçbir bilgi şok edici değil, ilginç değil, okuyucuyu yerinden zıplatmıyor veya daha çok okuma isteğiyle kamçılamıyor ama yine de Pınar Kür'ün kalemi sürükleyici ve kitabı bitirmek istiyorsunuz, en azından ben istedim. Düşük beklentilerle devam ettiğimi itiraf etmeliyim, sonu bu açıdan tatmin ediciydi. Belki de tamamen polisiye sever benliğimi deaktive etmemiş olsaydım sonunu biraz öngörebilirdim, benim için 50den sonra polisiye anlamını yitirmişti maalesef. Okuması için kimseye önereceğimi sanmıyorum ama seçeneklerden biri olarak sunulsaydı en sona da bırakmazdım gibi hissediyorum.
Cinayet Fakültesi
Cinayet FakültesiPınar Kür · Everest Yayınları · 0238 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Ölümün Ötesi - Dolores Cannon
"Var olan her şey tek bir hayattan mı ibarettir?"
Ölümün Ötesi
Ölümün Ötesi
Merhabalar herkese, geçmiş yaşamlara geri dönüş çalışmalarında bir öncü olan ve Kuantum Şifa Hipnoz Akademisi'nin kurucusu olan
Dolores Cannon
Dolores Cannon
'ın kaleminden Ölümün Ötesi adlı kitabın kendimce incelemesiyle geldim. Cannon
Ölümün Ötesi
Ölümün ÖtesiDolores Cannon · Akaşa Yayınları · 2016208 okunma
Reklam
272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Beyin, kesinlikle senin hikayen ;)
İnsanı tanımanın en etkili yollarından biri beyni yakından incelemektir. Anlamlandırabildiğimiz ya da anlamlandıramadığımız her türlü düşünce ve davranışın altında onun gizemli dünyası vardır. Siz de bazen nedenini bilmediğiniz ve sizde derin izler bırakan olaylara ya da tanımadığınız bir size rastlıyorsunuzdur, eminim. Beyin ile ilgili bahsedilen
Beyin
BeyinDavid Eagleman · Domingo Yayınevi · 20165,6bin okunma
309 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Hikâye açıldıkça şoka girdim. Miras işlerinin kalabalık ailelerde sıkıntılı olduğunu biliyorum ama işin içine başka değişkenler girince durum daha da karışık olabiliyormuş. Bir de Norveç bildiğimiz kadarıyla güvenli, huzurlu bir ülkedir ya hani. Orada da hiçbir şeyin garantisi yokmuş, bu bilgi de epey ilginç oldu. Bir solukta okunuyor, ben çok keyif aldım. Tavsiye ederim. =)
Miras
MirasVigdis Hjorth · Siren Yayınları · 20213,847 okunma
STOACILIK, Paolo Togni:
''Stoacı öğretinin özellikle MÖ II ile MÖ I. yüzyıl arasında geçirdiği dönüşümler o kadar etkilidir ki, Hellenistik Stoacılık iki döneme ayrılarak ele alınır. MÖ III ile II yüzyıl arasında yaşayan Eski Stoacılığın başlıca temsilcileri, Zenon'un yanı sıra Khioslu Ariston, Assoslu Kleanthes, Soloilu Khrysippos, Babilli Diogenes ve Tarsoslu Antipatros'tur. MÖ II ile I. yüzyıl arasında gelişen Orta Stoacılık döneminde ise okulun liderleri önce Rodoslu Panaitios, sonra da Apameialı Poseidonios'tur. Ancak Hellenistik Stoacılığın en azından iki yönü, yüzyıllar boyunca muhafaza edilir. Bunlar bir yandan okulun Sokratesçi kökeni, diğer yandan Stoacı düşüncenin sistematik yapısıdır.'' (Sayfa: 26) * Sokrates'in Varisleri: * Stoacılar kendilerini Sokratesçiliğin tek hakiki varisi olarak görürler ve doktrinleriyle, gelenekler yoluyla aktarılan Sokratesçi öğretilerin gerçek muhafızları ve yorumcuları olduklarına inanırlar. Öte yandan Zenon'un, Kynik okul başta olmak üzere Stoayı kurmadan önce üyesi olduğu tüm felsefi okullar da Sokrates'ten türediklerini iddia ederler. Stoa Sokratesçiliğinin en ilginç yönlerinden biri, Sokrates'e atfedilen ve iyiliğin bilgisi için erdemli bir hayat sürmenin zorunlu olduğunu savunan ''ahlaki entelektüalizm'' adlı felsefe tezinin radikalleştirilmesiyle ilgilidir. Hem Sokrates'e hem de Stoacılara göre erdem (arete) ve bilgi (episteme) özdeştir, ama Stoacı filozofşara göre bunlar, erdemli zihinleriyle sıradan insandan (phaulos) ayırt edilen bilgelerin (sophos) uzmanlık alanıdır. (Sayfa: 26-27)
140 syf.
·
Puan vermedi
·
80 günde okudu
Zülfü Livaneli yine çok ilginç bir öykü yakalamış. Kısacık bir roman, öykü tadında. Birçok not aldırıyor yine Livaneli. Deniz ve balıkçılığı anlatırken Yaşar Kemal okuyorum sandim bir ara. Çok güzel betimlemeler de var. Duraklamadan okunsa 3-4 saat ancak sürer. Çok akıcı bir dili var, zaten bırakmıyorsunuz. Öyle çok konuya değinmiş ki kısacık romanda. Göçmenlerin Ege Denizi'ndeki trajik sonları da var, köylülerin madencilere karşı verdikleri mücadele de var... Ötesinde bir çocuklu bir ailenin dramı da var. Keyifle okumanın yanında Livaneli'nin o müthiş bilgi birikiminden bukleler de gerçekten 'iyi ki okudum' dedirtiyor insana. Ben çok beğendim kitabı. Çok da şey öğrendim doğrusu. Okuru bol olsun diyorum...
Balıkçı ve Oğlu
Balıkçı ve OğluZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 202127,2bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.