İlknur

İlknur
@ilknurkk
İçimde kırk kadın. Kırkı da yabancı, kırkı da öteki.
Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni
68 okur puanı
Haziran 2017 tarihinde katıldı
İlknur tekrar paylaştı.
"ruhumdaki düğümler fazlasıyla sıkı. kimsenin onları çözecek kadar ince tırnakları yok. bense çoktan vazgeçtim tırnaklarımı uzatmaktan. kendimi bilmeyi bıraktım. ölümü bilmek ve anlayabilmek bile daha kolay. yanıtı olmayan bir soru olarak geldim dünyaya. ve sorusu olmayan bir yanıt gibi de gidiyorum. "
Reklam
İlknur tekrar paylaştı.
diğer insanlarla nasıl ilişki kurduğumuz, ne yaptığımız ve bize ne yapılmasına izin verdiğimiz aslında bizi belirleyen şeyler
Ne çok şey değişmiş ömrümde.. Alıntılarımı okudukça ağlayasım geliyor.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yıllar sonra yarım kalmış bir profil..
İlknur tekrar paylaştı.
..yalnız aynı acıyı çeken kadınların anlayabileceği gözyaşları döküyordu. İçten gelmeyen bir okşamanın, soğuk bir öpücükle incinmenin ne denli iğrenç olduğunu bilmek için, Julie'nin ruhuna sahip olmak gerekirdi. Acıklı bir fuhuştu bu! Yüreğin kendi kendini yadsımasıydı bu!
Sayfa 60 - sıradışı yayıncılık
Reklam
İlknur tekrar paylaştı.
Kadınlar, hem kendilerinin doğal güçsüzlükleri,hem de toplumun kuralları yüzünden, öz kişiliklerini gizlemek zorundadırlar.
Sayfa 209 - sıradışı yayıncılık
İlknur tekrar paylaştı.
Bir çocuğun yüzünde yaşlı bir kişinin düşüncelerini görmek kadar korkunç bir şey olamaz bana kalırsa.
Sayfa 135 - sıradışı yayıncılık
İlknur tekrar paylaştı.
Kadınlar yüceltilmeye pek düşkündürler; öyle de olmalıdırlar, çünkü saygı görmediler mi, yok olmuşlar demektir. Onun için, aşktan da ilk istedikleri bu duygudur.
Sayfa 119 - Ezr yayıncılıkKitabı okudu
İlknur tekrar paylaştı.
Baba içini çekerek: Ah şımarık kız! diye haykırdı. En iyi yürekler olarak kimi vakit, rahatınızı sağlıyoruz,sizin rahatınız uğruna kendi zevklerimizden vazgeçiyoruz,kanımızı bile veriyoruz.Demek, bunlar sizin için hiç, öyle mi? Yazık! Evet, bizim verdiğimiz her şeyi umursamadan alıyorsunuz siz. Bir gülümsediğinizi,lütfedip bir sevgi gösterdiğinizi görebilmek için Tanrı gibi güçlü olmamız mı gerek? Sonra başka biri çıkageliyor... Bir sevgili, bir koca gönlünüzü kapıveriyor.
Şimdi derinlemesine irdelemem gereken duyguların taşkınlığındayım. Sanki duygularımı kilometrelerle uzatıyorum, duygularımı yolların bitmezliğine dönüştürüyorum. Oysa sözcüklere dönüştürmem gereken duygular bunlar.
Reklam
Bu denli çok ülke, bu denli çok insan, bu denli çok roman kahramanı tanımalı mıydım. En yakın dostlarım romanların kahramanları gerisindeki yazarlar mı olmalıydı. Uçaklara, trenlere, otobüslere bu denli çok mu binmeliydim. Çeşitli kentlerin gecesinin uzantısında yaşayıp, sabahları uyanıp, gündüzleri uzun caddelerini mi yürümeliydim. Bir alan ve birkaç caddeden oluşan küçük bir kentte neden sınırlanmadı yaşamım.
O susarken, sigara içerken, bakarken, uyurken, severken, solurken. Sanki bunalımı bile rahatlatıcı.
"..ve yaşam yalnız rüzgar, yalnız gökyüzü, yalnız yapraklar ve yalnız hiçti."
Nice istasyonlarda, nice limanlarda, havaalanlarında durakladım. Her gidenle gitmek istedim. Her yolculuğa çıkmak. Hiçbir yere gitmesem de, sürekli yolculuklarda olduğumu algılamakta geç kalmadım. Ama genç yaşlarda, henüz bana, yaşamı yaşanır kılan bu duyguya varmadan önce, gidememek, derin, derin, derin bir acıydı.
333 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.