Yanında kimse yokken, birlikte olmaktan hoşlandığı, ona ait olan, dönüp "Şuna baksana canım" diyemez miydi? Evet, insan "canım" diyebilirdi ve bu tatlı kelime, sadece sevdiği birine söylemekle bile insanı mutlu ederdi.
Mayıs yakıp soldururdu, mart kararsızdı ve parlaklığına rağmen zor ve soğuk olabilirdi ; fakat nisan bir nimet gibi yumuşacık gelirdi ve eğer berrak bir nisansa o kadar güzel olurdu ki farklı hissetmemek, heyecanlanmamak ve etkilenmemek mümkün olmazdı.
Düşünsenize... İstediğiniz gibi kucak dolusu frezya topluyorsunuz, odaya muhteşem bir gün ışığı doluyor, yazlık elbiseler giymişsiniz ve daha yalnızca nisanın 1'i!
Herkese merhaba sevgili kitap severler Oruçlar açıldı, çaylar kahveler hazırsa yorumuma başlıyorum
#alıntı
Seni sevmek gibi bir zaafım var.
Bir kadının sessizliğinin ne kadar anlamlı olduğunu ve sürekli bir konudan diğerine atlanan dağınık bir sohbetin ne çok düşünce içerdiğini anladım.
Gece kadın gibidir madam
Günümüzün toplumu insana yararlı olmaktan ziyade onu kullanmıyor mu?. Fazla güven saygıyı azaltır, sıradanlık küçümsenmeye mal olur, başkaları için fazla çaba harcamak bizi sömürülmeye çok elverişli kılar.
Kökünden koparılan o güzel zambağın gökyüzünde yeniden çiçek açacağına inanıyor musunuz?
#kitapyorumu
Mart ayının ilk kitap yorumuyla karşınızdayım 1K okurlarıBalzac'ın okuduğum ilk romanıydı ve kesinlikle son olmayacakRomanımızın baş kahramanı Felix. İlk görüşte Madam de Mortsauf'a (yani Henriette) aşık olmasıyla ve tanıdıkça aşkı daha da güçlenen Felix... Onların aşkını bu kadar güçlendiren de yaşadıkları çocukluk travmalarıdır. Roman mektuplardan oluşuyor bu da romana gerçeklik katmış. Kitap aşk ve romantizm konulu görünse de aile, annelik, ihanet, ticaret gibi konulara da değiniyor. Kitaptaki tavsiyeler de ayrıca önemli. Henriette'in mektuplarına ayrıca bayıldımEm son Nathalie'nin mektubu ise tüm yaşananları özetler gibiydi. Okumanızı tavsiye ederim sevgili kitap severler
Vadideki ZambakHonore de Balzac · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202242.4k okunma
Anlatacaklarımı gerçekten dinleyecekseniz, herhalde önce nerede doğduğumu, rezil çocukluğumun nasıl geçtiğini, tüm o David Copperfield zırvalıklarını filan da bilmek istersiniz, ama ben pek anlatmak istemiyorum.