Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İmam-ı Gazali Hazretleri Anlatıyor: Bir gün, buğday tarlalarından geçerken aklıma takıldı; Ey Rabbim! Bu buğdayları yiyelim diye yarattın da, acaba üstlerindeki kılçıklarını neden yarattın? Sonra bir anda sürülerce kuşlar yeşil olgun buğdayları yemeye geldiler fakat buğdayların üzerindeki kılçıklar bir jandarma, bir asker gibi buğdayları bekliyor, kuşların almasına izin vermiyordu. Ne zaman buğday almak isteseler kuşların yüzlerine batıyor kuşlar buğday alamıyorlardı. Subhanallah!... Demek ki; bu kılçıklar buğdayı beklemek için yaratılmış boşuna yaratılmamış dedim. Sonra; "Ey insan! Buğday başağı üzerindeki bir kılçık bile boşuna yaratılmayıp, tüm nimetler senin için yaratılmışken, sen nasıl başıboş, boşuna yaratılmış olabilirsin..? dedim." diyor.
Oysa insanı hedefe vardırıp kurtaracak şey, sadece Allah sevgisidir. Allah'ı sevmek ise onu tanımadan mümkün olmaz. Fıkıhsa, Allah'ı O'nun insanı kötülüklerden alıkoyan ve korkutan sıfatlarını bilmektir. Bu da, kalbin Allah korkusunu hissetmesi ve takvâya sarılması içindir.
Reklam
Sohbet 5 Gıybetin, etimolojisi kaybolmak. Gıybet ise kayıp olan, orada olmayan kişi hakkında konuşmaktır. İmam Gazali, gıybet hususunda "yüzüne de söylerim" ifadesinin, küfre girebileceğini belirtmiştir. Susan kurtuldu ! Konuşulan kişiyi, konuşan 2 kişi de tanısa gıybet 2 kişinin 1'i tanımasa gıybet değil. Bir kişinin
KaraBeg

KaraBeg

@Karabeg__
·
09 Mayıs 12:59
1k - Hasbihal / Sohbet #5
Değerli kardeşlerimiz, Bu haftaki sohbetimiz: 21 Mayıs Salı akşamı 22:30 da başlayacaktır. Sohbet konusu: Gıybet Her hafta 1 sohbetimiz olacak olup günü sabit değildir. Gruptaki 5 arkadaşımızın müsaitliğine göre gün değişmekte olup bu gönderi üzerinde her hafta ilan edilecektir. ❗️Discord sunucumuza katıldığınızda mikrofon izinlerinizi rahatlıkla açabilirsiniz. Çünkü konuşmacılar hariç kimsenin ses veya görüntü açma yetkisi bulunmamaktadır. Discord sunucumuz : discord.gg/9XA9emPg
KaraBeg
KaraBeg
Allahın funny bi kulu
Allahın funny bi kulu
Mert C.
Mert C.
Selîm Gök[h]an
Selîm Gök[h]an
Tâhir Ceyhun Yıldız
Tâhir Ceyhun Yıldız
Krallık nedeniyle sarhoş olan kimse...
"Şuurunu, içki nedeniyle kaybeden kimse için,ayıldıktan sonra kınanma diye bir şey yoktur; Fakat krallık nedeniyle sarhoş olan kimse,ancak krallığını kaybedince kendine gelir."
"O takvâ sahipleri, bollukta da darlıkta da Allah yolunda harcar, öfkelerini yutar ve insanların kusurlarını affeder. Allah da böyle iyilik sahiplerini sever." (Al-i İmran Suresi, 134)
Hazır mısın.
Cenâb-ı Hak konuşması- nın büyüklüğüyle seni çağırıyor: Ey Adem oğlu! Bana yaklaş! Sen de korkak, mahzun, titrek bir kalb, zelil ve korkak bir göz, kırık bir yürek ile ona yaklaşırsın. Ne küçük, ne büyük, kaydetmediği hiç bir şeyi bırakmayan kitabın senin eline verilir. Nice fahiş hareketlerin vardır ki, unutmuşsun, o kitab sana hatırlatıyor. Nice tåat vardır ki, âfetlerinden ga- fil olmuşsun, onların kötülükleri sana keşfolunuyor. Nice mahcubiyet ve korkaklığın, nice darlık ve acizliğin vardır. Keşke bilseydin hangi ayakla Allah'ın huzurunda duracak- sın? Hangi lisanla cevab vereceksin? Hangi kalble Allah'ın dediğini anlayacaksın? Sonra utangaçlığının büyüklüğü hak- kında düşün. O
Reklam
“Selef-i sâlihîn; uyku galebe çalmadıkça uyumazlar, iyice acıkmadan yemezler ve zaruret olmadıkça konuşmazlardı. İşte bundan dolayı “Onlar geceleyin az uyurlar” diye tavsif edildiler.” (İmam Gazâlî, İhyâ, 2/508.)
Ey aciz okuyucu! Senin okumandan nasibin ancak Kur'ani çiğnemen, onunla lisanını kıpırdatmandır. Eğer okuduğu- nun hakkında düşünen bir kimse olsaydın, muhakkak ki, Peygamberler Efendisi'nin saçını beyazlatan bir hükümden senin ödünün patlaması gerekli olacaktı. Sen lisanın kıpır- danmasıyle kanâat ettikçe, Kur'an'ın meyvesinden mahrum kalırsın. Binaenaleyh kıyamet bahsi de Kur'anda zikredilen bahislerden birisidir. Cenâb-ı Hak, kıyametin bazı dehşetle- rini vasıflandırmış ve çok isimlerden bahsetmiştir. Täki, sen, isimlerin çokluğu ile manalarının çokluğuna muttali Olasın.
Bil ki, şehvetlerden korunmaktan dolayı çektiği zahmet- lerin şiddetinden irki-lerek dünyada uzun bir zaman ölümü bekleyen bir kimsenin, özel olarak kıyamet gününde bekle- mesi kısalacaktır. Nitekim Resülüllah (s.a.v.) kıyamet günü- nün uzunluğundan sorulduğu zaman buyurdular: "Nefsimi yed-i kudretinde tutan Allah'a yemin olsun! O gün mü'minin üzerinde hafifleşir. Öyle ki, dünyada kılmış olduğu farz namazdan daha hafif gelir ona!"
Artık ne zaman rabbine dönüş yapacaksın ? Öldükten sonra mı ?
Ey miskin! Mahşer ehlinin teri ve üzüntülerinin şiddeti hakkında düşün. Onlar içerisinde bağırıp şöyle diyen vardır: - Ya Rab! Beni şu üzüntüden ve bekleyişten cehenneme göndermekle olsa bile kurtar! Bütün bunlar insanoğlunun başına hesabdan da, ceza- dan da evvel gelir. Sen de onlardan birisisin. Bilmezsin seni, terin, nereye kadar kaplar. Bil ki, Allah yolunda haccetmek, cihada gitmek, oruç tutmak, namaz kılmak, herhangi bir müslümanın ihtiyacını yerine getirmek için koşmak, emr-i bilma'rûfu (iyiyi emret- mek) ve nehy-i anilmünkeri (kötüyü yasaklamayı) yapmak suretiyle Allah yolunda dünyada iken dökülmeyen ter, mut- láka kıyamet arasatında Allah'tan hayâ ve korku vasıtasıyla insandan akacaktır.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.