5 ciltten oluşan bu tefsir setinin henüz ilk cildinin başlarında olsam da inceleme yazabilecek düzeye yetecek kadar fazla okuduğumu düşünüyorum.
Öncelikle bu benim okuduğum ilk tefsir kitabı. Bundan dolayı bir karşılaştırma yapamayacağım ancak dilinin oldukça açık ve anlaşılır olduğunu belirtmek isterim. Ciltlerde surenin hangi dönem, kaçıncı yıl olduğu, içeriği ve isminin anlamı hakkında kısa bilgi, arapça yazılışı, meali ve genel olarak ayet ayet tefsiri yer alıyor. Başlangıç için iyi bir tefsir olduğunu duymuş ve almıştım. Gayet memnunum :)
Allah hepimize Kur'an'ı anlamayı ve yaşamayı nasip etsin.
Hasan Kaplan'ın "Psikolojik Bir Şey" adlı kitabı, çağdaş insanın psikolojik sorunlarına dair kapsamlı bir analiz sunan, dikkat çekici bir eserdir. Kitap, modern toplumun bireyler üzerindeki etkilerini ve bu etkilerin psikolojik yansımalarını derinlemesine ele alır.
Ana Temalar ve İçerik
1. Modern Toplum ve Psikolojik Sağlık
-
Merhaba arkadaşlar, yine harika bir eseri paylaşmak istiyorum sizinle :)
Elizabeth Kübler-Ross ve David Kessler'in ortak çalışması olan "Yaşam Dersleri" (Life Lessons), insan yaşamının anlamı, ölüm, kayıp ve kişisel büyüme üzerine derin bir meditasyon sunar. Kitap, ölüm ve yas süreci üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan
"Artık Biliyorum" ne kadar da kendinden emin ve büyülü bir cümle.Hayatı özümsemiş, acısıyla tatlısıyla geleni karşılayan , hatalarından ders almış ve bundan sonra yapacağı hataları bilerek yapan , tamamım diyen bir cümle. Bence yazar da bu hislerle bu harika sözü kitabının kapağına taşımak istemiş.
Oprah Winfrey Mississippi ' de dünyaya gelirken diğerlerinden 1-0 geride başlayan ve bu açığı her zan zekası ve yetenekleri ile telafi etmeye çalışmış olan dünyaca ünlü siyahi bir medya lideri.Evet , kitapta siyahi olmanın zorluklarından bahsetmemiş fakat kıyıda köşede bu durum biraz saklanmış gibi geldi. En etkilendiğim bölüm ise yazarın çocukluk döneminde okullarda siyasi öğrenciler ve beyaz öğrencilerin ayrı tuvalet kullanmasından söz etmiş.Bundan ötürüdür diyorum ki bir yerlerde bu ırkçı davranş onu çok derinden etkilemiş.Ve hep karşına çıkan zorlukları kendine artı olarak döndürmeyi başarmış.Bu üstün bir yetenek bence.Çünkü herkes böyle bir cesaret gösteremez.
Aslında siyahi kelimesini hiç mi yazmasaydım diye düşünmedim değil ama yazmasaydım nesnel bir inceleme olmazdı.Çünkü pek çok şeyin çıkış noktası bu durum.Tozlu ve zorlu yollardan geçmiş , kendini kanıtlamış ve tamamlamış bir kadın. Devamı ; )
readerathome.blogspot.com/2024/05/artk-bi...
Herkese merhaba,
Uyumsuz bir evren içerisinde var olan ve korunması gereken tek değerin insan olduğuna inanan Albert Camus, ikinci dünya savaşı sırasında yazdığı "Bir Alman dosta mektuplar"da, Nazi Almanyası'nın bu insan kavramına yaptığı saldırılara karşı durmakta, insanın değerini, önemini,kurduğu uygarlığı büyük bir içtenlik ve coşkunlukla savunmaktadır. Kitap 4 mektuptan oluşmaktadır. Etkileyiciydi...
Kitabın bendeki hikayesi; ikinci el bir sahaftan almıştım. İçerisinde not olduğunu o an fark etmemişim bu kitabı okuyan bir kişi not bırakmış "1-1-1973"....
Yüzük Kardeşliği’ni okumaya başladıktan sonra aslında film ile kitap arasında ciddi farklılıklar olduğunu hatırlamış oldum. Böylece aklıma böyle bir yazı hazırlamak geldi. Bu yazıyı hem sizler için hem de kendim için yazıyorum (sonrasında dönüp dönüp tekrar okuyabilmek amacıyla aslında daha çok kendim için hazırlıyorum sanırım)
Filmlerle kitaplar
Osmanlı padişah ve şehzadelerinin savaş taktik ve manevraları için tatbikat yerleri özel av sahaları idi. Buralarda sürüleri çevirmek ve dağıtmak, düşmanı meydanlarda imha hareketine benzerdi.
~~~herkes, varlıklarının derinliklerinde, açlık çeken ruhlardır gerçekten. Önyargılı olmamalı~~~
I. KONFERANS: Gerçekçilik
II. KONFERANS: Afrika'da Roman
III. KONFERANS: Hayvanların Yaşamları
1. Filozoflar ve Hayvanlar
IV. KONFERANS: Hayvanların Yaşamları
2. Şairler ve Hayvanlar
V. KONFERANS: Afrika'da İnsan Bilimleri
VI. KONFERANS:
Yazarın 1973-1976 arası Cumhuriyet Gazetesi'nde yazdığı haftalık yazıların derlemesi. ayrıca kitap için yazılmış iki yeni inceleme de var: 1. Nasıl Başladı? 2. Yolun Neresindeyiz? Kitap 1980 Eylül'ünde basılıyor ve 12 Eylül'ün ayak seslerini duyuruyor.
Aylardır okuduğum hiçbir kitaba inceleme yazmadığım halde bu kitap bana orucumu bozdurdu.
4 3 2 1, Bildungsroman kategorisine girebileceğini düşündüğüm bir roman oldu. Karakterin doğumundan öncesinde ailesini tanıyarak başladığımız roman farklı olasılıklarla farklı tercihlerle farklı yönlere evrilecek bir hayatın hikayesi. Zihni oldukça dinç tutmaya yeminli bir kitap.
Karakterler hikayelerde farklı personalarla çıkıyor karşımıza. Eğer kafanız karışıyorsa takibi kolaylaştırmak adına Amy karakteri üzerinden ana karakterin hikayesinin izinde kalabilirsiniz.
Arka planda akan Amerikan tarihinden olaylara şahitlik ediyoruz bolca. Sıkıcı olmaya çok müsaitken yazarın ustalığıyla çok rahat akıyor Afroamerikan Sivil Haklar Hareketi, Vietnam Savaşı, Kennedy Suikasti…
Kitap bir taraftan da tam bir genel kültür bombası atıyor üzerimize. Bolca yazar, eser, filozof, sinema filminin ismi geçiyor. Tam bir saygı duruşu niteliğinde.
Benim için zaman zaman hikayeden kopmalar oldu. Her detaya hakim olamadığımı düşünüyorum. Bunun sebebi ise bence kitabın hacmi.
Kitabı aralara sıkıştırmadan sakin kafayla okumak gerekiyor. Çapraz okumaya bence çok müsait değil. Vakit varsa kısa sürede bitirilmeli. İlk başladığımda 250 sayfa okudum sonra 330 mesela. Aralarda kısa kısa okuduğum bölümlerde kopmalar yaşadım. Hacminden dolayı uzun zamana yaymak çok doğru olmayacaktır.